Orta Çağ'dan modern dünyaya: Dubrovnik

SKYROAD
Abone Ol

Dubrovnik,Hırvatistan'ın turizmbaşkenti. Bu güzelDalmaçya kenti,özel bir turu elbettehak eder. Ancak“Param ve zamanım,başka yerlere degerekiyor” dersenizbenim yaptığım gibiotobüsle bir Balkanturuna katılır vegünübirlik Budva'danDubrovnik'egidebilirsiniz. Böylebir ziyaret size oradaharcayacaklarınızhariç, yaklaşık 70 - 80Euro'ya mal olacaktır.

Cercei Lannister'ın Gezindiği Surlar

Son yılların en gözde gezi destinasyonlarından Dubrovnik, gittikçe artan şöhret ve rağbetinin bir kısmını Game of Thrones dizisine borçlu elbette.

Kale surlarında, Yedi Krallık'ın fesat Kraliçesi Cercei Lannister gibi bir gezinti yapmak isterseniz ayrıca ücret ödemek durumundasınız. Bu da cüzdanınızdan 150 Kuno, yaklaşık 13,5 Euro eksilmesi anlamına gelecektir. Dubrovnik gezisinde ilk dikkat etmeniz gereken şey:

Cercei Lannister'ın Gezindiği Surlar

  • Cebinizdeki para birimi. AB üyesi olmalarına rağmen Hırvatlar, para konusunda çok tutucu. Döviz bürolarından ihtiyacınız kadar Euro'nuzu Kuno'ya çevirirseniz geziniz daha kolaylıklı geçecektir.

İkinci önemli nokta ise Dubrovnik, bir magnetin 4 Euro'ya satıldığı nadir Avrupa şehirlerindendir. Sadece hediyelik eşyalar değil hemen her şey çok pahalıdır. Bu yüzden bütçeniz kısıtlıysa, neyi satın alacağınız konusunda aceleci olmayın, nokta atışı yapın.

Surlarda Anı Yakalamak

Yüzlerce yıl sadece zamanın tahribatına değil, 1991 yılında Sırp topçusunun acımasız salvolarına da maruz kalmış surlarda, eski şehrin tamamını temaşa zevkine erişebilirsiniz. Gün doğumunun ve gün batımının sunduğu keyfi çıkardığınızı düşünüyorsanız ve surların üzerinde yeterince selfie yaptıysanız artık sur içinde yer alan tarihi eserlere zaman ayırmalısınız.

Surların ardındaki şehir.

Surlardan indiğinizde sırtınızı giriş yaptığınız eski şehrin iki ana kapısından biri olan Pile Gate'e verirseniz önünüzde Stradun (Büyük Cadde) uzanacaktır. Bu caddeye çıkan daracık sokaklarda keşfe değer birçok hoş ayrıntı sizi kışkırtsa da öncelikle ana caddeden başlattığınız turunuzu tamamlayın derim. Ayrıca caddenin iki yanında sıralanan kafe ve restoranlar, hediyelik eşya mağazalarına takılmadan yapacağınız yürüyüş, size daha derli toplu gezinti imkânı verecektir.

Franciscan ve Dominik Manastırı, Sponza Sarayı, Orlando Sütunu, Rektörler Sarayı, Çan Kulesi ve Onofrio Çeşmesi'ni görmek için bir gün yeterli mi?

Sırtınızı Pile Gate'e verirseniz önünüze Stradun (Büyük Cadde) uzanacak.

Bu biraz da nasıl gezdiğinize, ne kadar fotoğraf çekip, ayrıntılara ne kadar gömüldüğünüz ile ilgili. Bence bu şehrin hakkı, hiç değilse iki gün. Ancak ekstra bir tur ile günübirlik gelenler, hızlı hareket ederler ve tüm konsantrasyonunu bu şehre verirlerse içlerinde bir ukde kalmayacaktır.

Adriyatik'in kıyısında bir hayat: Karadağ
SkyRoad

Ve Hâlâ Vaktiniz Kaldıysa…

Bir şehrin cazibesi, sokaklarında yaşanan hayatla doğru orantılıdır. Surlar içindeki bu sevimli Ortaçağ şehri, minik meydanlarında ve sokaklarında bin bir tarihi ayrıntısı, canlı heykelleri, sokak sanatçıları, ressamları ile sizi uzun saatler boyu kendine bağlamasını bilecektir.

Bir şehrin cazibesi, sokaklarında yaşanan hayatla doğru orantılıdır.

Eski şehri, girdiğiniz kapıdan terk ederseniz, turistlerin araçlarını beklerken yorgunluk giderdiği küçük meydandaki banklara atmayın hemen kendinizi. Önünüze çıkan otobüs yolundan yukarılara doğru bir yürüyüş yapın. Yaklaşık beş dakikalık bir yürüyüşten sonra solunuzdaki sokakların sonunda karşınıza çıkan bir seyir terası çıkacak. Burada surları ve içini daha panoramik bir biçimde görebilirsiniz.

Şehrin tamamını görebilmenin bir başka yolu daha var, o da teleferik.

Sabah 9'den gece yarısına kadar çalışan teleferiğe gidiş geliş 87 Kuno vererek binebilir, Dalmaçya kıyılarının bu şık şehrine tepeden bakabilirsiniz.

Şehirde İtalyan Etkisi

14, 15 ve 16. yüzyıla ait tarihi eserleri gördüyseniz, şimdi sizi İtalya'dakileri aratmayacak pizzaların servis edildiği şık restoranlar, enfes pastalar eşliğinde yudumlayacağınız kahve çeşitleri, dondurma ve tatlılar kafeler bekliyor. Özellikle İtalyan mutfağını sevenler için Dubrovnik, bilindik lezzetleriyle bir hayli tanış gelecektir.

Şık restoranlar, enfes pastalar eşliğinde yudumlayacağınız kahve çeşitleri, dondurma ve tatlılar kafeler bekliyor.