Şairin gördüğü şeyler: William Blake

CELİNE SYMBİOSİS
Abone Ol

İngilizcenin en büyük şairlerinden biri olan William Blake (1757-1827), aynı zamanda sanat tarihinin en özgün görsel sanatçılarından biriydi. Yaşadığı dönemde kendine özgü görüşleri nedeniyle çalışmaları uzun süre göz ardı edilmiş olsa da günümüzde Romantik hareketin en büyük öncülerinden biri olarak kabul edilmektedir.

İlk yıllar

William Blake, 28 Kasım 1757'de İngiltere'nin sanayi, politik ve kültürel yaşamında kökten değişikliklerin yaşandığı bir dönemde dünyaya gelir. Londra'daki gösterişsiz ama saygın bir semt olan Broad Street'te yaşayan bir ailenin oğlu olan Blake, hoş ve huzurlu bir çocukluk geçirir. Erken çocukluk döneminden itibaren çeşitli imgelemler gördüğünden söz ettiği için ailesi onun yaşıtlarından farklı olduğunu düşünerek okula gitmeye zorlamamıştır. Bunun yerine okuma ve yazmayı annesinin gözetiminde evde öğrenir. Belki bu sayede sanatsal yeteneği çok erken bir tarihte keşfedilerek çizim dersleri alması sağlanır. Fakat sanat eğitimine devam etmenin masraflı olması aileyi Blake’i usta bir gravürcü olan James Basire'ın (1730- 1802) yanına çırak olarak vermeye zorlar.

  • The Death of the Wife of the Biblical Prophet Ezekiel, 1785.
  • Blake’in üzerinde erken ve derin bir etkisi olan Kutsal Kitaplar, hayatını ve eserlerini yoğun bir maneviyatla renklendirerek ömür boyu bir ilham kaynağı olmayı sürdürmüştür. Blake erken tarihli bu çalışmasında, Ezekiel’in, peygamberlik görevi boyunca insanların sevdiklerinin ölümüne ağlamaması veya yas tutmaması gerektiğini vaaz ettiği için karısının ölümü üzerine kendi öğretisine sadık kalarak sergilediği metanetli duruşu betimlemiştir.

Ustasından geçen çırak

Blake ustasının yanında geçirdiği yedi yılda bakır levhaları parlatmayı, gravürleri keskinleştirmeyi, mürekkebi öğütmeyi, resimleri bakırın boyutuna indirgemeyi, levhaları asitle aşındırmaya hazırlamayı ve sonunda keskin gravürü bakıra işlemeyi öğrenir. Çıraklığının sonlarına doğru İngiltere'nin kral ve kraliçelerinin mezarlarını çizmesi için Westminster Abbey'e gönderilmesi sanatsal tarzının ve fikirlerinin oluşmasında önemli bir faktördür. Kariyeri boyunca üzerinde kalıcı bir etki bırakan Orta Çağ sanatını da burada öğrenmiştir.

Oberon, Titania and Puck with Fairies Dancing, 1786.

Kraliyet himayesinde liberallik mi?

1779'da çıraklık eğitimini tamamladığında yeni kurulan Kraliyet Sanat Akademisi'ne kabul edilir ve bir yandan da profesyonel bir gravürcü olarak kendi eserlerini sergilemeye başlar. Akademinin belirlediği yüksek sanat tarzını eksik ve fazla genelleşmiş bulan Blake’in tercihi Raphael'in hassas Rönesans ressamlığı ve Michelangelo'nun eserlerinde tasvir ettiği ideal klasik formdur. Üstelik Akademi’nin başkanı olan Sir Joshua Reynolds’un "kraliyet himayesindeki liberallik" fikrini de uygun bulmamaktadır. 1780'de yaşamını bir ressam olarak değil, bir gravür sanatçısı olarak kazanmak üzere Kraliyet Akademisi'ni terk eder ve eski çırağı James Parker ile birlikte bir matbaa kurmaya karar verir.

Blake’in ticari girişimi başarılı olmasa da bu matbaa sayesinde dostluk kurduğu yayıncı Joseph Johnson aracılığıyla zamanın en önde gelen muhalif entelektüel çevresiyle tanışır. Amerikan Devrimi’nin sona erdiği, Fransız Devrimi’nin yaklaştığı bu çalkantılı dönemde kendisini geliştirmeye çalışırken politik gelişmeleri de yakından izler. Özellikle Fransız Devrimi, Blake'in yaşamında dönüm noktası olmuştur. Devrimi izleyen baskıcı dönemde radikal düşüncelerini alegorik süslerle gizlemeye mecbur bırakılsa bile hiçbir zaman siyasete sırtını dönmemiştir.

Pity, 1795.

Poetical Sketches (Şiirsel Eskizler)

Romantik şairlerin en eskisi ve en orijinali olarak kabul edilen Blake, ilk gençlik yıllarından itibaren şiirler yazar ancak Joseph Johnson aracılığıyla tanıştığı entelektüel gruba katılana kadar bunları yayınlanmamıştır. Blake orada şiirlerini okuyarak büyük beğeni kazandıktan sonra Poetical Sketches (1783) adı altında ilk şiir koleksiyonunu yayımlar. Bu eser kamuoyunda hiçbir etki yaratmasa da geleneksel şekilde yayınladığı ilk ve tek şiir kitabı olduğu için önemlidir.

  • Songs of Innocence and of Experience, 1789.
  • Blake'in baskı resminde gösterdiği en büyük ilerleme, kardeşi Robert'ın zamansız ölümünün ardından 1787'de gerçekleşir. Blake, hem metin hem de görüntü için tek bir baskı yüzeyinden oluşturduğu özgün "ışıklı gravür" yöntemini kardeşinin ölümünden kısa bir süre sonra onunla iletişime geçmesiyle ilham aldığını açıklamıştı. Blake’in yeni yöntemiyle ürettiği ilk büyük eseri olan Songs of Innocence'ı (1789) ve Songs of Experience (1794), farklı tarihlerde yazılmasına rağmen yazılan daha sonra birleştirilerek tek bir kitaba dönüştürüldü. Bu iki şiir kitabında Blake, masumiyet ve deneyim gibi iki zıt durumu anlatabilmek için çoğunlukla "çocuk" figürünü kullanır.
  • The Ancient of Days, 1794.
  • Blake hayatı boyunca Raphael, Michelangelo ve Dürer gibi sanatçıları örnek alarak şiirsel bir deha ile yaratılmış zamansız bir sanat üretmenin peşinde olmuştur. Blake'in bu tasarımları genellikle birbirini tamamlayan bir hikâye anlatır ve eserin anlamını kavrayabilmek için okuyucunun bu iki anlatıyı birleştirilmesi gerekir. Elinde pergeliyle karanlığa doğru uzanan sakallı, etrafı ateşli bir bulutlarla çevrilen kişi Yaratılış'ın ya da Hristiyan Tanrısı'nın basit bir imgesi değildir. Bu, Blake'in yazılarında belgelenen kendi yarattığı karmaşık mitolojisinde Tanrı benzeri ama kusurlu bir figür olan Urizen'dir. Blake için Urizen akıl ve yasayla ilişkilendirilmiş olsa da evreni yaratmış ama sonra onu hayal gücünü kısıtlayan yasalarla tuzağa düşürmüştür.

Son yıllar

Yüzyılın başında Blake, hem fiziksel yorgunluktan, hem sanatına yönelik aldığı övgü ile alay arasında değişen tepkilerden, hem de büyüyen gerici politik ortamdan dolayı ruhsal çöküntü içine girer. Bir değişiklik isteyen Blake, hamisi şair William Hayley’ni davetiyle bir süre sahil kasabası Felpham’da yaşamaya karar verir. Hayley'in yanında geçirdiği üç yılda kendisini olgunluk dönemi eserlerine hazırlayan derin ruh hâlini deneyimler. Londra'ya döndüğünde en iddialı eserleri olan Milton (1804-1808) ve Jerusalem (1804-20) üzerinde çalışmaya başlar ancak iş bulmakta giderek zorlanmaya başlamıştır. Geniş kitlelere ulaşmak için son büyük çabası olan 1809'daki resim sergisi de olumsuz eleştirilerle karşılanır. Blake bu eleştiri ve eserlerine gösterilen ilgisizlik karşısında yıkılır ve artık kabul görmek için çaba göstermekten vazgeçer. Yaşamanın son yıllarında aralarında Dante'nin İlahi Komedya'sının da yer aldığı bir dizi gravürü tamamlayamadan 1827’de hayatını kaybeder.

  • The Circle of the Lustful: Francesca da Rimini (The Whirlwind of Lovers), 1824.
  • Blake'in Dante'nin İlahi Komedya’sını resmetmeye yönelik son büyük projesi, şehvet denen fırtınaya kapılıp sonsuza kadar lanetlenen Paolo ve Francesca'yı resimlediği "Aşıklar Kasırgası" gibi en vizyoner eserlerinden bazılarını yaratması için ona özgürlük alanı tanıdı.