Bir efsaneyi tarihe uğurlamak

HABER MASASI
Abone Ol

2020 yılı pek iyi başlamadı. Tek başına Ocak ayında bile, bazı yıllara bedel düzeyde olay, hatta felaketlere şahit olduk.

Aşkın Baysal.

En beklenmedik kötü haberlerden biri ise, spor dünyasından geldi. NBA’in ve Los Angeles Lakers’ın gelmiş geçmiş en büyük yıldızlarından Kobe Bryant, geçirdiği helikopter kazası neticesinde –kendisi de yolun başında bir basketbol oyuncusu olan- 13 yaşındaki kızı Gianna Maria ile birlikte hayatını kaybetti. Dünya çapındaki tüm spor ve NBA tutkunlarını yasa boğan bu olaydan sonra Kobe’nin ne kadar büyük bir oyuncu olduğu bir kez daha hatırlandı belki ama, bu efsanevi kariyeri bazı satır başları ile bir kez daha anmak gerekiyor.

En büyükler arasında

Tıme dergisi.

NBA’in 1980’lerin ortasından itibaren David Stern’in (kendisi de 1 Ocak 2020 itibariyle hayata veda etti bu arada) liderliğinde ABD sınırlarının ötesine geçmeye başladığı, global bir fenomene dönüştüğü son döneminin majesteleri Michael Jordan, Magic Johnson, Larry Bird ve LeBron James ile birlikte en büyük isimleri arasında sayılan Kobe, bu konumunu fazlasıyla hak ediyor. Onu, Jordan’ın en büyük varisi ve majesteleri ile birlikte NBA’in post-Stern döneminin en büyük iki ismi olarak sayanlar da hiç haksız sayılmazlar. Ne de olsa beş kez NBA şampiyonluğu yaşamış, iki kez ligin sayı kralı olmuş, bir maçta 81 sayı atarak Wilt Chamberlain’in 100 sayılık aşılmaz rekorunun ardından ikinci sırada yer almış, bir kez normal sezonun, iki kez finallerin en değerli oyuncusu seçilmiş, 18 kez All Star’a seçilmiş, kariyeri boyunca 1.566 maça çıkıp 33.643 sayıyla NBA tarihinin en skorer üçüncü oyuncusu olmayı başarmış, veda maçında bile 60 sayı atmayı başarmış, bütün bunlarla yetinmeyip Dear Basketball adlı kısa animasyon filmiyle bir de Oscar Ödülü almış bir devden bahsediyoruz.

Zamansız kaybının ardından Kobe’nin bu güzel oyun için ne anlama geldiğini, neye karşılık geldiğini unutulmaz söz ve eylemlerle ifade eden pek çok isim oldu. Birçok NBA oyuncusu, ölüm haberinin yayılmasından sonra yapılan maçlarda, seyircilerin de yaptığı tezahüratlarla, yoğun duygusal anlar yaşadılar. Kobe’nin yakın arkadaşı ve takımdaşı Lebron James’in perişan halleri kameralara yansıdı. Birçok oyuncu ayakkabılarının üzerindeki RIP mesajlarıyla sahaya çıktılar. Futbol cephesinde Neymar attığı golü Kara Mamba’ya ithaf etti. Tenis oyuncusu Nick Kyrgios, Rafael Nadal ile oynayacağı maça onun formasıyla çıktı. Bir performans sanatçısı, basketbol potasıyla bir Kobe portresi çizdi. Ve daha pek çok saygı duruşuna tanık olduk.

En güzel jest Jamal Crawford’dan

Bu arada Phoenix Suns forması giyen Jamal Crawford’un attığı tweet özellikle dikkat çekti, büyük ilgi gördü. Crawford, mevcut logonun da bir oyuncudan, bir başka Lakers efsanesi Jerry West’ten ilham alınarak tasarlandığını hatırlatacak biçimde, “Kobe NBA’in yeni logosu olmalı” diyordu.

Crawford’ın çağrısı hemen karşılık buldu. Birçok tasarımcı Kobe’nin unutulmaz hareketlerinden yola çıkarak çeşitli logolar tasarlamaya ve tweet’in altında paylaşmaya başladılar. Oynadığı oyuna ruh ve karakter katmış büyük, çok büyük bir efsaneyi uğurlamak üzere, burada o taslak logolardan en çok beğenilen birkaçını paylaşalım…