Alleye yenilikçi yorum: ODTÜ Teknokent Bilim
Türkiye mimarisinde önemli bir yere sahip olan ODTÜ Ankara yerleşkesi, bünyesine kattığı Teknokent yapısıyla, yenilikçi ruhu mimariye de yansıtıyor. Davetli yarışma sonucunda tasarlanan yeni yapı, mekansal hafızanın sürekliliğine katkı sağlıyor.
Türkiye’de modern mimarinin önemli temsilcilerinden biri olan ODTÜ Ankara Yerleşkesi, 45 milyon metrekarelik bir alana sahip. Yatay mimaride planlanan üniversite binaları, 1961 yılında düzenlenen yarışma sonucu, Behruz ve Altuğ Çinici tarafından tasarlanıyor. Çinici tasarımı ile temelleri atılan çekirdek yerleşke, çeşitli doku ve yapı gruplarının bir aks düzleminde bir araya gelmesiyle planlanıyor.
Yerleşim sisteminin omurgasını, kamusal alan işlevi gören ve Fransızca bir terim olan “alle” oluşturuyor. Kimi yerde daralıp kimi yerde genişleyerek esnek bir yapıya sahip olan alle, ODTÜ’nün gelişebilecek bölgelerine dair alınacak tasarım kararlarını etkiliyor. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mekânsal Strateji ve Tasarım Çalışma Grubu’nun 2016’da yayınladığı, Mekansal Strateji ve Tasarım Kılavuzu’nda, ODTÜ’nün yakın gelecekteki yapılaşması üç temel eksen üzerinden ele alınıyor.
Ana yaya omurgasına ve eğitim yapılarına belli bir mesafede olan üçüncü eksen; Teknokent, ODTÜKent ve yeni yurtlar bölgesi olarak tanımlanıyor. Üçüncü eksende inşa edilmesi planlanan ODTÜ Teknokent, FREA Mimarlık tarafından tasarlanıyor. Düzenlenen yarışmada birinci olan FREA Mimarlık, mekansal hafızanın sürekliliğini sağlamak için ODTÜ allesini kampüs dışına taşıyor.
Tasarımın temelini oluşturan alle, program gereği olarak projede “inovasyon allesi” olarak ifade ediliyor. Tasarım ekibi, yaya hareketini oluşturan ve girinti ve çıkıntılara sahip olan alleyi, teknokent tasarımına da taşıyor. İki düz kütle arasına alınan inovasyon allesi, iç çepere de nişler dizisi olarak yansıyor.
Kampüs allesinin güçlü yapısını yeniden oluşturan inovasyon allesi, boşluk hissini üçüncü boyuta taşıyarak hacimsel anlamda yapıya yeni bir yorum getiriyor. Bu hacimsel boşlukta bir sosyal hayatın tanımlanması ve kullanıcıların iletişim halinde olması amaçlanıyor. İç yüzeylerde tekrar etmeyen boşluklarıyla ODTÜ Teknokent allesi, ara mekan olarak da kullanılıyor.
Esneklik ilkesi, yapının plan kurgusunun temelinde yer alıyor. Yapı çekirdeklerinin çevresindeki dolaşımın genişlemesiyle, koridorlar farklı işlevlerde kullanılabiliyor. Aynı plana sahip iki katta; istenirse ortalarından geçilebilen küçük ofisler, istenirse inovasyon allesine yaslanmış daha büyük ofisler oluşturulabiliyor.
Yapıya giriş alt zemin kottan sağlanıyor, böylece inovasyon allesinin trafik ile olan ilişkisi kesiliyor. Araç trafiği ile ilişkisi olmayan alan, kamu kullanımına açılabiliyor. Kullanıcı girişinin alt kottan verilmesinde arazinin doğal kotları belirleyici rol oynuyor. Alt zemin kottan giriş sağlayan kullanıcılar, tek güvenlik noktasından geçerek iki ofis koluna erişim sağlıyor. Alt zemin kotta; kuluçka ofisleri, etkinlik alanları, ortak çalışma mekanları ve doğal zemine açılan ticari birimler yer alıyor.
Alt zemin, zemin ve +5 kat olarak inşa edilen yapının yüksekliğini, uçuş mania hattı (hava araçlarının geçişlerinin engellenmemesi için gerekli olan yükseklik) belirliyor. Çatıdaki parapet mania hattını belirginleştirirken teknik cihazların gizlenmesine de olanak sağlıyor.
İnovasyon allesinin hatlarını oluşturan iç çeperler farklı boyutlardaki emaye boyalı camların bir araya gelmesiyle oluşuyor. Dış çeperler ise iç çeperde oluşturulan hareketliliğe ve çok renkliliğe zıt bir duruş sergiliyor. Dış cephe, çift cidarlı bir yapıya sahip. Güneşin gelişine göre farklı açılarda yerleştirilen dikey metal elemanlar, cephede ikinci bir yüzey oluşturuyor.
Proje | ODTÜ Teknokent Bilim |
Proje ekibi | Emre Şavural, Fatih Yavuz, Baran Ekinci, Bengü Büyükkayacı, Canseven Toprak |
Program | Ofis, Araştırma merkezi |
Yer | Ankara, Türkiye |
Yıl | 2015 |
Alan | 36.000 m² |