Eğitim kurumunda simgesel bir yapı: Çankaya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi
Erkal Mimarlık, Çankaya Üniversitesi’nin yeni Mimarlık Fakültesi binası için simgesel bir yapı tasarladı. Hareketli hacimlerden oluşan yapıda kamusal sirkülasyon ön planda yer alıyor. Beyaz dış cephesiyle dikkat çeken yapı, Eskişehir yolundan görülüyor.
Yeni Mimarlık Fakültesi binası, Çankaya Üniversitesi Merkez Kampüsü’nün doğu kısmındaki ilk yüksek yapı olma özelliğini taşıyor. Eskişehir yoluna yakın konumu ve yüksekliği sayesinde, Ankara’ya gelen ve gidenlere üniversiteyi tanıtıyor. Diğer yandan yeni bina, öğrencilerin güncel ihtiyaçlarını nitelikli bir mimari ile karşılıyor.
Binada 8 adet 200 m² büyüklüğünde, 4 adet de 100 m² büyüklüğünde stüdyo bulunuyor. Farklı boyutlardaki stüdyolar öğrenci gruplarına ve üniversiteye çeşitlilik sağlıyor. Diğer yandan fakülte ve bölüm yönetim birimleri, derslikler, ofisler, amfi ve laboratuvarlar eğitim programını destekliyor.
Binayı oluşturan birimler, üç farklı kotta komşularıyla bağlantılı olacak biçimde kurgulanıyor. Kuzey ve güney cephelerindeki yollar doğrudan iki zemin kata bağlanıyor. Zemin kattaki açık alanların hemen altındaki bodrum katı ise çevreden yapıya olan girişleri düzenliyor. Bu sayede iç mekan ile dış mekan arası bağlantı güçlendiriliyor.
Binanın yerleşimi, çevresel koşulların etkisinde şekilleniyor. Komşu Hukuk Fakültesi binası, Isı Merkezi binası, küçük ağaçlık alan ve kampüs içi yollar yapının sınırlarını oluşturuyor. Küçük ağaçlık alan, sert iklim koşullarına ve değişken toprak yapısına karşı kendi kendine geliştiği için korunmasına önem veriliyor.
Yapı parselinin, ihtiyaç programına kıyasla oldukça küçük olması sebebiyle çok katlı bir çözüm geliştiriliyor. Mimarlık eğitiminin en önemli bileşeni olan stüdyolar, kampüsün genel yerleşim planı ilkelerine uygun olarak doğu-batı ekseninde yerleştiriliyor. Bu karar ile stüdyolar kuzey cephesinde konumlanıyor ve gün boyunca doğal ışık elde ediliyor. Kuzey cephesine yerleştirilen stüdyolar aynı zamanda Eskişehir yolunun kesintisiz karayolu gürültüsüne maruz kalan güney cephesinden uzak kalıyor.
Ofis bloğu stüdyolara eşlik edecek şekilde kuzeye yerleştiriliyor ve fakülteye biçimsel bir kimlik kazandıracak rasyonellikle ana kütleye eklemleniyor. Sosyal işlevlerden ve eğitim alanlarından oluşan bir diğer blok ise güney tarafta ana kütle ile bütünleşiyor. Bu blok, dış ve iç mekanlar arasında bağ kuruyor.
Mahremiyet ve birliktelik bir arada kurgulanıyor. Stüdyolar, güvenlik ve özelleşme düşüncesiyle birbirinden bağımsız kalacak şekilde yerleştiriliyor. Bu bağımsız kurgu, üniversite ve fakülte ortamının gerektirdiği ortak kültürün yaşatılması için çeşitli birliktelik seçenekleri ile destekleniyor.
Eğitim, büyük ve küçük ebatlarda olan iki farklı stüdyo tipine ayrılıyor. Büyük stüdyoların hacimleri, yüksek kotlarda tasarlanan boşluklarla zenginleştiriliyor. Tasarım stratejisi, kesitte şaşırtmalı bir yerleşim şeması ortaya çıkarıyor ve katlar arasındaki program çeşitliliğini hacme yansıtıyor. Küçük stüdyolar, öğretim görevlisi odaları ve ortak dolaşım alanları, küçük iç pencereler ile yüksek tavanlı büyük stüdyolara bakıyor.
Ana stüdyolar kuzey cephede konumlandığından dolayı, dolaşım alanları güney cephe boyunca uzanıyor. Her katta farklı büyüklüğe erişen dolaşım alanları, bina içindeki sosyal yaşantıyı düzenliyor. Güney cephe, Eskişehir yoluna ve kampüs içi ortak alanlara bakıyor. Bu nedenle koridorlar çevrenin izlendiği, fuayelerin aynı zamanda sergi alanları olarak kullanıldığı bir kurgu ile geliştiriliyor.
Sirkülasyon alanları, düşeyde ve yatayda süreklilik içinde bir mekanlar dizisi olarak kurgulanıyor. Koridorlar, derslik ve laboratuvar gibi eğitim alanlarına erişim vermenin ötesinde fakülte üretiminin bir parçası haline geliyor. Ortak vakit geçirme, toplanma, sosyalleşme, sergileme ve kampüs kültürünün canlı kalması amaçlanıyor.
Binanın ikinci katı dekanlık olarak hizmet veriyor. Dekanlık katı, büyük bir saçak gibi ana hacimden uzayarak giriş merdivenlerini örtüyor. Örtülen mekan 8 metre tavan yüksekliğine sahip sosyal aktivite alanı olarak tanımlanıyor. Ana kütleden çıkma yapan kat hacmi, zemindeki sosyal ve akademik hayattan soyutlanmış şekilde kurgulanıyor.
Yeni Mimarlık Fakültesi binası bir arka plan şeklinde tasarlanarak barındırdığı görsel eğitim ağırlıklı bölümlerin ana özelliğini yansıtıyor. Sade malzeme ve renk paleti ile daha çok mekansal kurguya odaklanılıyor. Binanın, mimarlık eğitimini salt mekan ile harekete geçirmesi amaçlanıyor. Mimarlık, iç mimarlık ve şehircilik alanlarında mekansal üretimin düşünme ve tasarım aşamasındaki kilit rolü vurgulanıyor.
Proje | Çankaya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi |
Mimar | Erkal Mimarlık |
Konum | Etimesgut, Ankara |
Yıl | 2021 |
Tasarım ekibi | Emre Erkal, Filiz Erkal, Ozan Erkal, Coşkun Erkal |
Mimar proje ekibi | Hasan Özek, Refia Güngör, Zeynep Öziş |
İşveren | Çankaya Üniversitesi |
Fotoğraf | Orhan Kolukısa, Yerçekim Mimari Fotoğraf |