Kaplıcadan konser salonuna: Karlovy Vary’nin Dönüşüm Hikâyesi

19. yüzyılın sonlarına doğru bilim ve teknoloji alanında yaşanan önemli buluşlar, sanayileşmenin ilerlemesiyle birleşerek mimaride de izlerini bırakıyor. Çelik konstrüksiyonların karmaşık mekanik sistemlerle entegre edilebilmesi, bu dönemin öne çıkan yapılarından biri olan İmparatorluk Kaplıcası’nın tasarımını etkiliyor. 1895 yılında tamamlanan kaplıca, hem mimari yapısı hem de gelişmiş spa sistemleriyle dönemin dikkat çeken yapısı haline geliyor. Ancak, 20. yüzyılın sonlarında bina, yalnızca belirli kültürel etkinliklerde kullanılmaya başlanıyor ve zamanla harabe hale geliyor. Yapının sahibi, büyük ölçüde zarar gören bu tarihi binayı koruyarak ona yeni bir işlev kazandırmaya karar veriyor. Restorasyon çalışmalarının ardından, spa olarak kullanılan yapı, kültür merkezi olarak hizmet vermeye başlıyor. Bu yeni işlevle birlikte Karlovy Vary Senfoni Orkestrası, galeriler ve bir sosyal merkez gibi önemli kültürel unsurlar, bu tarihi çatının altında buluşuyor.

İmparatorluk Kaplıcası, sanayi ve teknoloji alanında önemli gelişmelerin yaşandığı bir dönem olarak kabul edilen 19. yüzyılın ikinci yarısında inşa ediliyor. Bu dönemin getirdiği yenilikler, yapının tasarımına doğrudan etki ediyor. Mimar Ferdinand Fellner ve Hermann Helmer, turbanın (organik çamur) işlenmesi ve dağıtılması için yenilikçi bir sistem geliştiriyor. İşleme merkezinde hazırlanan turba, konveyör bantlar ve asansörlerle banyo katlarına taşınıyor. Bu sistem sayesinde, günlük 2.000 ziyaretçi 100 banyoyu kullanabiliyor. Bu sistemlerden dolayı inşaat bütçesi iki katına çıksa da yatırım kısa sürede kendini geri ödüyor.

20. yüzyılın sonlarına doğru giderek bakımsız bir hale gelen yapının restore edilmesine karar veriliyor. Bina sahibi, yapının kültürel bir merkez olarak yeniden işlevlendirilmesine karar veriyor. Daha önce spa'nın turba asansörünün bulunduğu arka taraftaki mekanik odaya kırmızı bir sahne yerleştiriliyor. Daha önce turba taşıma sistemine ev sahipliği yapan bu alan, sanat ve sahne sanatları etkinliklerine uygun bir mekâna dönüştürülüyor.

Bu dönüşümde geçmişin izleri korunuyor. Spa olarak kullanımı sona eren orijinal yapıdan yalnızca birkaç dökme demir sütun günümüze ulaşıyor. Bu durum, yapıya yeni bir "mekanik sistem" entegre etme fırsatı sunuyor. Gelişmiş sahne ve akustik teknolojilerinin kullanıldığı salon, esnek yapısıyla farklı etkinliklerin gereksinimlerine göre şekil değiştirebiliyor. Ayrıca, salon tasarımı, her etkinliğin özel ihtiyaçlarına göre mekânın düzenini ve akustik özelliklerini uyarlayabilen bir "dönüştürücü" işlevi sunuyor.

Salon, yankı süresini, sesin yönünü ve yoğunluğunu ayarlayabilen gelişmiş akustik unsurlarla donatılıyor. Orkestra kabuğu, geri çekilebilir bir yansıtıcı ekran ile sesi izleyicilere yönlendiriyor. Sahne üzerindeki döner üçgen paneller, sesi yansıtabilir, emebilir, dağıtabilir veya belirli bir yöne yönlendirebilir hâle getiriliyor. Çelik taşıyıcı sistem üzerine yerleştirilen ahşap paneller, orkestra alanında rezonatör görevi görüyor. Böylece müzikal performansların akustik kalitesi artırılıyor.

492 metrekarelik avluya yerleşen salon; konserler, tiyatro gösterileri, dans performansları, konferanslar, film gösterimleri ve popüler müzik etkinlikleri gibi birçok organizasyon için uygun hâle getiriliyor.Karartma perdesi, alanın tamamen karartılmasını ve akustik olarak izole edilmesini sağlıyor. Sahne ve ses sistemlerinin yapının içine entegre edildiği projede havalandırma ve yangın güvenlik sistemleri ise ana merdivenin üzerindeki çatı bloğuna yerleştiriliyor.

Yapım sürecinde büyük yapı elemanlarının doğrudan atriyuma taşınması mümkün olmuyor. Bu nedenle tüm bileşenler çatıdaki özel bir açıklıktan geçirilerek içeri alınıyor. Parçalar hâlinde taşınan malzemeler, yapı içerisinde monte ediliyor. Sonuç olarak, tarihî İmparatorluk Kaplıcası, 330 seyirci kapasiteli, modern teknolojilerle donatılmış çok amaçlı bir kültürel merkez hâline dönüştürülüyor.









| Proje | Karlovy Vary Konser Salonu |
| Tasarım ofisi | Petr Hájek ARCHITEKTI |
| Mimar | Petr Hájek, Nikoleta Slováková, Martin Stoss |
| Proje alanı | 492 m² |
Proje tamamlanma tarihi | 2024 |
| Proje yeri | Karlovy Vary,Çek Cumhuriyeti |
| Fotoğraflar | Benedikt Markel, Petr Polák, Ester Havlová |