Kuzeyin Mona Lisa’sı: İnci Küpeli Kız

Johannes Vermeer, İnci Küpeli Kız.
Johannes Vermeer, İnci Küpeli Kız.

Hollandalı ressam Johannes Vermeer’in baş yapıtı olarak değerlendirilen İnci Küpeli Kız’ın böylesine ünlenmesine sebep olan, resmin odak noktası haline gelen modelin kulağındaki inciden çok, modelin duruşunda ve bakışında gizlidir. Neredeyse tanıdık birine bakıyoruzdur ama kız bize doğru mu dönmektedir yoksa arkasına mı?

Dünya geneline nam salacak kadar ünlenmiş resimlere baktığımızda gördüğümüz esas bir nokta vardır: resmedilene dönüp tekrar tekrar bakma isteği veren ve ardındaki gizemi çözebilmek için insanın kafasını kurcalayan bir sebep. Yani sanatçının kendine has ve çağının çok ötesine düşen bakış açısı. İnci Küpeli Kız (Girl with a Pearl Earring), değeri yapımından çok sonra fark edilen bir resim olsa da, bu ünü sonuna kadar hak ediyor.

Peki kimdir bu kusursuzca resmedilmiş incisiyle bize anlatacakları olan kız? Ressamın bir tanıdığı mı? Ünlü bir aristokratın eşi mi? Yoksa halktan sıradan biri mi? Tüm bu sorulara cevap vermeden önce, Vermeer’den ve yaşamından bahsetmek daha isabetli olacak.

Johannes Vermeer.
Johannes Vermeer.

Johannes Vermeer, ev içindeki günlük hayatı betimleyen resimleri ile tanıdığımız barok ressamıdır aslen. Hollanda’nın bilim ve sanatta dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri olduğu Altın Çağı dönemine denk düşse de, yılda 3-4 tablo yapacak şekilde çok az eser üreterek devam ettiği hayatı, pek de zenginlik içinde geçirmez. Bunun en bariz kanıtı ölümünden sonra ailesine bıraktığı yüklü borçlardır. Oysa eserlerinde döneminde çok görülmeyen parlak renklere, maviden sarıya kadar pek çok pahalı boyaya rastlanır. Yaşamı hakkında çok detaylı bilgilere sahip olamasak da, eline fırçasını aldığındaki titizliği, dikkati ve mükemmeliyetçiliği tüm eserlerinde hissedilmektedir.

Vermeer’in, eşi Catherina, kayınvalidesi ve 11 çocuğuyla birlikte, Hollanda’nın Delft şehrinde, içerisinde stüdyosunun da bulunduğu bir evde yaşadığını biliyoruz. Aslen Protestan olmasına rağmen, bir katolik olan Catherina ile evlilik öncesi mezhebini değiştirme şartına uymuş ve kendinden çok daha zengin bir kayınvalidesi olduğu için, karlı bir evliliğe adım atmıştı. Zengin olarak başladığı evliliği, ev nüfusunun kısa sürede kalabalıklaşması ve ülkenin girdiği savaşlar gibi sebeplerle fakirliğe doğru yol alacaktı.

Johannes Vermeer, Delft Manzarası (View of Delft).
Johannes Vermeer, Delft Manzarası (View of Delft).

Herhangi bir resim eğitim alıp almadığı ya da ustası olup olmadığı belirsizdi. Zaten çok titiz ve yavaş çalıştığı için senede en fazla 3 tablo tamamlayan bir ressam iken, hem Fransa hem de İngiltere tarafından Hollanda’ya savaş açılmasıyla, Vermeer’in işleri oldukça geriledi ve borçları artmaya başladı. Savaşın, doyurmak zorunda olduğu onlarca boğazın ve borçlarının da etkisiyle geçirdiği cinnet sonucu, 43 yaşında vefat etti.

Her ne kadar döneminde Delft’te saygı duyulan bir ressam ve sanat tüccarı olsa da, kasabasının dışında herhangi bir tanınırlığı olduğuna dair bir bilgiye rastlamıyoruz. Ölümünün ardından uzun yıllar unutulan Vermeer, sanat eleştirmeni Thore Bürger tarafından 1866 yılında yeniden gün yüzüne çıkarıldı. Bürger, o zamanlar yayınladığı bir makalede 66 eseri hakkında bilgi veriyor olsa da, bugün bu eserlerden sadece 36 tanesinin Vermeer’e ait olduğu kabul ediliyor ve 3 tanesinin üzerine tarih atılmış. Bu yeniden keşfin sonrasında Vermeer’in ünü tüm dünyaya yayıldı ve ismi en ünlü Flaman sanatçıların başında anılmaya başlandı.

Théophile Thoré-Bürger.
Théophile Thoré-Bürger.

Vermeer’in resimlerinde, boyanın tuval üzerinde ufak taneli gevşek katmanlar halinde yayılarak çizilmesiyle oluşan pointillé tekniğine rastlıyoruz. Sanatçıların kompozisyonu oluşturmadan önce doğru oranlardaki yerleşime ulaşmak için yaptığı ön çalışmalara Vermeer’ in eserlerine rastlanmıyor olmasına rağmen, yerleşimin kusursuz olduğu göze çarpar. Bunun sebebi, 16. yüzyıla kadar adı pek de bilinmeyen ve günümüz fotoğraf makinelerinin atası kabul edilen camera obscrua’yı kullanmış olmasıdır.

İlk olarak Leonardo da Vinci, Johannes Kepler gibi ünlü sanatçıların çalışmalarında rastladığımız bu alet, portatif bir karanlık kutu olarak düşünülebileceği gibi, ressamın bizzat içinde olduğu bir karanlık oda da olabilir. İster oda ister kutu olsun, temel prensip ön taraftaki küçük açıklık yahut mercekten gelen ters görüntünün ayna yardımı ile düzeltilmesidir. Vermeer’ in bu tekniği en belirgin biçimde kullandığı bilinen eseri Delft Manzarası’ dır. Detaylar şaşırılacak ölçüde belirgin ve inceliklidir.

Camera obscura ile resim yapımı.
Camera obscura ile resim yapımı.

Ama kalabalık, gürültülü ve stres yüklü bir ortamda, zamanı durdurmuşçasına yaptığı olağanüstü sakinlik ve dinginlikte resimlerine bakarak oldukça disiplinli bir çalışma anlayışı olduğunu tahmin etmek zor değil. Bu katı düzeninin yanı sıra, 17. yüzyıl ressamları arasında kullandığı boya kalitesi açısından sınırları Vermeer kadar zorlayan az bulunur. Doğal lacivert yahut sarı gibi o zamanda bulunması hayli zor renkleri, oldukça bol kullanması finansal anlamda bu kadar sıkıntıda olan biri için şaşırtıcıdır. Bu yüzden Vermeer’in bu boyaları bir koleksiyoner yahut bizzat patronu Pieter Claesz van Ruijven’den aldığı düşünülmektedir.

Vermeer eserleri, tarihsel bir belgeymişçesine, 17. yüzyıl Hollandasının yaşamına ve sosyal hayatına dair çeşitli bilgi vermektedir. Bir hizmetçinin süt dökmesinden, aristokrat sınıfına mensup bir kadının piyano çalışına kadar pek çok sahneyi betimlemiştir.

Dönemindeki diğer sanatçıların aksine, şehir silüetleri ve dış dünya yerine dört duvar içindeki hayatı ve insanları tercih etmiş ve genellikle de model olarak kadınları kullanmıştır. Çevresindeki bolluktan mıdır bilinmez, 36 eserinin ikisi hariç resimlerinde çocuk figürlere yer vermez. Bunlardan biri Vermeer’ in nadir dış mekan resimlerinden olan ve kaldırımda oyun oynayan iki çocuğu görebileceğimiz Küçük Sokak, diğeri ise Delft Manzarası’dır. Vermeer’ in eserlerinde kadınlara çok fazla yer verip, çocuklara ise neredeyse yokmuş gibi davranmasının nedenini uzmanlar şu şekilde yorumlamıştır;

Johannes Vermeer, Küçük Sokak (The Little Street).
Johannes Vermeer, Küçük Sokak (The Little Street).
Resimlerinde kendi hayatını değil, geleneksel Flaman hayatı ve sosyal yaşamını yansıtma isteği ve kadınlara karşı duyduğu derin saygı yer alıyor.


Küçük Sokak eserinden detay, kaldırımda oyun oynayan çocuklar.
Küçük Sokak eserinden detay, kaldırımda oyun oynayan çocuklar.
Delft Manzarası’ ndan detay, kucağında çocuğu ile bir kadın.
Delft Manzarası’ ndan detay, kucağında çocuğu ile bir kadın.

Vermeer’in Flaman sanatında bu derece önemli olmasının bir diğer sebebi de, ışığı ve gölgeyi inanılmaz bir başarı ile yansıtabilme yeteneğidir. Işık kaynağının çoğu zaman soldan ve bir pencereden geldiği, ışığın nesneleri ya da figürü kimi zaman tamamen kimi zaman da parçalar halinde sardığı görülür. Gölgeleri ve ışığı net şekilde gösterebilmek için, örtü, halı ya da kıyafet kıvrımlarının dağınık halde çokça resmedildiği farkedilir.

Ayrıca kullandığı pahalı boyalardan başka amber, toprak ve kum gibi maddeleri de kullanarak iç mekan ışıklandırmasını ve duvarlara yansıyan renkleri, doğal haline çok yakın bir şekilde resmedebilmeyi başarmıştır.

Modellerin kumaş kıvrımlarındaki ışıklar, cam yüzeylere düşen yansımalar, ışık kaynağının tam yerini bulabilecek kadar net gölgelendirmeler ile elde ettiği zamansızlık etkisi ve fotografik kalite, Vermeer’in başarısını görebileceğimiz sayısız yerlerdendir.
Modellerin kumaş kıvrımlarındaki ışıklar, cam yüzeylere düşen yansımalar, ışık kaynağının tam yerini bulabilecek kadar net gölgelendirmeler ile elde ettiği zamansızlık etkisi ve fotografik kalite, Vermeer’in başarısını görebileceğimiz sayısız yerlerdendir.

Vermeer’i bu kadar konuştuktan sonra sıra geldi baş yapıtı sayabileceğimiz İnci Küpeli Kız’a. İlk ismi Girl with a Turban (Türbanlı Kız) olan eser, 20. yüzyıldan sonra bugünkü ismini almıştır. Sanatçının ışığı ve gölgeyi kullanmadaki başarısını yüzünde, gözlerinde ve dudaklarındaki ışıltılarda rahatça görebildiğimiz bu kız kimdir peki? Odak noktamızdaki inci küpesi ve açık mavi türbanı, kıza egzotik bir hava verir. Adeta akan bir netlikle, muhteşem bir yüzey üzerinden bize bakan bu kızın kim olduğu halen gizemini korumaktadır. Kimine göre Vermeer’in büyük kızı Maria, kimine göre hizmetçi bir kız, kimine göre ise dönemin zenginlerinden Van Rujiven’ in kızı Magdelena.

Tüm olasıkların yanı sıra, bu resim yapıldığında Vermeer’in en büyük kızı resimdeki model için fazlasıyla küçük, yaklaşık 12 yaşında. Ayrıca kızın izleyene karşı bakışı, bir kızın babasına bakışına benzemiyor. Her ne kadar bizi büyük bir masumiyetle gözlüyor olsa da, o dönemde Flaman resminde kadının aralanmış dudakları aynı anda cinsel bir gönderme. Dönem için zenginlik belirtisi olan modelin kıyafetlerinin ve inci küpenin, bir hizmetçiye giydirilmesi pek olası gözükmüyor. Magdelena, olduğunu destekleyecek nitelikte bir belge de henüz gün yüzüne çıkmış değil. İşte bu yüzden, bu esrarengiz güzelliği gerçek hayatta kim olduğunu net olarak bilemiyoruz.

Tablonun karşısına geçtiğimizde, İnci Küpeli Kız’ın kim olduğunu bilmiyor oluşumuz, onu dışarıdan seyrediyormuş gibi değil de, karşımızda birazdan konuşacakmışız hissini bozamıyor. Söyleyecekleri var, apaçık gözleri ve aralık dudaklarından çok belli. Ama öyle bir ifade ile resmedilmiş ki, söyleyeceklerindeki sıradışılık daha sesini duymadan bizi çarpıyor. Bizden bir beklentisi olduğunu göstermekten hiç çekinmeyen bir bakış bu.

Vermeer Love Letter (Aşk Mektubu), Music Lesson (Müzik Dersi), Milkmaid (Sütçü Kız) ve benzeri pek çok eserinde izleyiciye belirli bir oranda yakınlık hissi verirken, aynı anda mesafeyi korumayı da ihmal etmez. Bu mesafeyi de genelde perde yahut örtü gibi yardımcı bir elemanla sağlar. Oysa İnci Küpeli Kız’a bu mesafeden uzağızdır. Koyu bir arka plan üzerine yerleştirilen model; parlak renkler ve ışık oyunları ile üç boyutlu bir yapı kazanır, adeta uzansak dokunabileceğimiz bir yakınlığa ulaşır. Kızın mavi türbanı ile uyum içerisindeki sarı kumaş parçası, yüzüne vuran ışık için kusursuz bir zemin hazırlar. Gözleri, ağzı ve inci arasında oluşan üçgen parçası, Barok resmin esaslarından biridir aslen. Onun kim olduğu, ressam ile ilişkisinin ne olduğu yahut neden böyle giyinip bir şey söyleyecekmiş gibi bize döndüğünün tek doğru cevabı yoktur, her bir izleyicinin yorumuna açık binlerce olasılık vardır ve bu yüzden dünyanın en bilinen eserlerinden biridir İnci Küpeli Kız.

Eser aslen bir troniedir. Fransızcadaki kupa yahut kafa anlamına gelen trogne kelimesinden türeyen tronie, 17. yüzyılda Flaman Barok resminde, herhangi bir duyguyu belirgin bir hale getirerek yansıtmak için yapılan abartılı bir kostüm veya yüz ifadesini gösteren ve portre resimleri için kullanılan bir tür grubu. Yapılışının üzerinden geçen 100 küsür yıl sonra ilk kez 19. yüzyılda bir müzayedede ortaya çıkar. Tablo IVMeer şeklinde imzalanır ama restore edilene kadar fark edilemez. Bürger’in resmi müzeye bağışladığı 1902 yılından beri resim, Lahey’de Mauritshuis Kraliyet Resim Galerisi’nde sergilenmektedir. Ama dünya çapında bir çekiciliğe sahip bu hanımefendi, Mauritshuis bir yenilenme sürecine girdiğinde, çeşitli sergiler kapsamında Japonya, İtalya ve Amerika gibi deniz ötesi yolculuklar da yapar.

Vermeer’in İnci Küpeli Kız’da kullandığı imzası.
Vermeer’in İnci Küpeli Kız’da kullandığı imzası.

Peki Vermeer gibi finansal sıkıntılar içindeki bir ressam, eserin neredeyse odak noktası haline gelebilecek büyüklükteki bir inciyi nasıl almış olabilir? Uzmanların görüşü, resimdeki incinin büyük ihtimalle aslen gerçek bir inci olmadığı yönündedir. 17. yüzyılda Venedikli zanaatkarların cam kullanarak doğal inci görünümündeki yapay inci üretimine sık rastlanır. Resimdekinin de böyle bir yapay inci ya da cilalanan bir kalay parçası olduğu düşünülmektedir. İnci uzaktan bakıldığında büyük ve ağır görünmektedir ama detaylı bakıldığında inci olarak algıladığımız yerin büyük bir boya lekesi olduğunu algılamak zor değil. Bu da bize Vermeer’in ilizyon oluşturmadaki başarısını gösteriyor.

Cam kullanarak yapay inci oluşturulması ile ilgili bir ilüstrasyon.
Cam kullanarak yapay inci oluşturulması ile ilgili bir ilüstrasyon.

Eser yağlı boya ile yapıldığı için zaman içerisinde korunamamanın etkisiyle yüzeyde çatlaklar meydana gelir, fakat bu çatlaklar eserde kötü bir görüntünün aksine farklı bir derinliğe sebep olur.

2018 yılından beri de özel olarak inşa edilmiş cam bir odada tutularak yeniden bakıma alınan efsanevi resimde, önceden fark edilemeyen detaylar keşfedildi. Araştırmacılar tarafından Xray ışınları ve mikro görüntüleme teknolojisi ile taranan resimde, Vermeer’in pigment halinde boyaya karıştırdığı küçük parçacıklar da kullandığı fark edildi. Şimdiye dek hep arkasında boş siyah bir zemin olduğunu sandığımız İnci Küpeli Kız’ın görüntüleme teknikleri sayesinde aslen, sağ üst köşeden sarkan katlanmış yeşil bir perdenin önünde durduğu fakat neredeyse 350 yıl içinde perdenin solup yok olduğu anlaşıldı. Ayrıca kızın gözleri etrafında incecik kıllara yani kirpiklere rastlandı.

İnci Küpeli Kız’ın araştırmalarla ortaya çıkan kirpikleri.
İnci Küpeli Kız’ın araştırmalarla ortaya çıkan kirpikleri.

Bu araştırma sayesinde Vermeer’in eserde kullandığı boyaların kaynaklarına da ulaşıldı. Küpenin etrafındaki beyazın İngiltere’den, kızın türbanındaki mavinin Afganistan’dan, kırmızının ise Meksika ya da Güney Amerika’dan geldiği saptandı. Tabiki Vermeer boyaları seyahatler ile değil, büyük ihtimalle patronu sayesinde Delft’den gelmekteydi.

Peki tüm dünyada bu kadar bilinen bir eser, başka sanatçı ve tasarımcıları nasıl etkiledi? Kim olduğunu bilemediğimiz bu kızın bakışlarına başka kimler kapılıp gitti biraz da bunu inceleyelim:

İlk sırayı elbette pek çoğumuzun oldukça aşina olduğu ve resme ayrı bir hikaye katan Tracy Chevalier’ın 1999 yılında yazdığı aynı isimli kitabı alıyor. Romanda Chevalier; 16 yaşındaki hizmetçi rolündeki Griet’ı, Vermeer’a ünlü tablosu için ilham veren karakter olarak başrole oturtuyor.

Tracy Chevalier’ın 1999 yılında yazdığı aynı isimli kitabı.
Tracy Chevalier’ın 1999 yılında yazdığı aynı isimli kitabı.
Kitabın ün kazanmasının ardından 2003 yılında başrollerini Scarlett Johansson ve Colin Firth’in paylaştığı ve yönetmenliğini Peter Webber’ın yaptığı bir film uyarlaması da çekildi.
Kitabın ün kazanmasının ardından 2003 yılında başrollerini Scarlett Johansson ve Colin Firth’in paylaştığı ve yönetmenliğini Peter Webber’ın yaptığı bir film uyarlaması da çekildi.
Online duvar dekorasyon mağazası IXXI mağazasının modern ve soyut yaklaşımıyla İnci Küpeli Kız’ın piksel versiyonu duvarlarınızı süsleyebilir.
Online duvar dekorasyon mağazası IXXI mağazasının modern ve soyut yaklaşımıyla İnci Küpeli Kız’ın piksel versiyonu duvarlarınızı süsleyebilir.
Ünlü sokak sanatçısı Banksy pandemi sürecinde İnci Küpeli Kız’a piercing ve maskeli versiyonu ile yeni bir soluk getirdi.
Ünlü sokak sanatçısı Banksy pandemi sürecinde İnci Küpeli Kız’a piercing ve maskeli versiyonu ile yeni bir soluk getirdi.
Kıbrıslı görsel tasarımcı Hayati Evren’in Pizza Yapan teyzelerinde, İnci Küpeli kızımıza kendisi ile sıkça karşılaştırılan Mona Lisa eşlik ediyor.
Kıbrıslı görsel tasarımcı Hayati Evren’in Pizza Yapan teyzelerinde, İnci Küpeli kızımıza kendisi ile sıkça karşılaştırılan Mona Lisa eşlik ediyor.
Hayati Evren, İnci Küpeli Kız’ı başka pek çok eserinde de kullananlardan.
Hayati Evren, İnci Küpeli Kız’ı başka pek çok eserinde de kullananlardan.
Pop kültürü ve klasik imgelerle yaptığı kolajlardan tanıdığımız Japon grafik tasarımcısı Shusaku Takaoka’nın çalışması.
Pop kültürü ve klasik imgelerle yaptığı kolajlardan tanıdığımız Japon grafik tasarımcısı Shusaku Takaoka’nın çalışması.
Jane Perkins’in geri dönüştürülebilir pek çok malzeme ile oluşturduğu İnci Küpeli Kız uyarlaması.
Jane Perkins’in geri dönüştürülebilir pek çok malzeme ile oluşturduğu İnci Küpeli Kız uyarlaması.
Çalışmalarını ünlü resimlerdeki ikonik kişiler, fotoğraflar ve özellikle internet olmak üzere popüler medya ile beslendiğini söyleyen ünlü kolaj sanatçısı Barry Kite da İnci Küpeli Kız’ dan etkilenenlerden.
Çalışmalarını ünlü resimlerdeki ikonik kişiler, fotoğraflar ve özellikle internet olmak üzere popüler medya ile beslendiğini söyleyen ünlü kolaj sanatçısı Barry Kite da İnci Küpeli Kız’ dan etkilenenlerden.
Ünlü kolaj sanatçısı Barry Kite’ın bir başka çalışması.
Ünlü kolaj sanatçısı Barry Kite’ın bir başka çalışması.
Artist Nanan Kang’ın yaptığı mısır koçanlı İnci Küpeli Kız da görülmeye değer.
Artist Nanan Kang’ın yaptığı mısır koçanlı İnci Küpeli Kız da görülmeye değer.
Klasikleşmiş ya da tarihi resimleri yeniden yorumlamasıyla tanıdığımız sanatçı Jisbar da, İnci Küpeli Kız’a yeni bir soluk getirenlerden.
Klasikleşmiş ya da tarihi resimleri yeniden yorumlamasıyla tanıdığımız sanatçı Jisbar da, İnci Küpeli Kız’a yeni bir soluk getirenlerden.
Lego ve İnci Küpeli Kız bir araya gelirse.
Lego ve İnci Küpeli Kız bir araya gelirse.

Ünlü tablolara eklediği parodili konuşmalar ve kolajlarla tanıdığımız sanatçı Mehmet Geren de İnci Küpeli Kız’ı unutmayanlardan.
Ünlü tablolara eklediği parodili konuşmalar ve kolajlarla tanıdığımız sanatçı Mehmet Geren de İnci Küpeli Kız’ı unutmayanlardan.
Dijital sanatçı Gedox, “Bizimle Oturamazsın” isimli çalışmasında İnci Küpeli Kız’ ı Vincent ve Frida ile buluşturmuş.
Dijital sanatçı Gedox, “Bizimle Oturamazsın” isimli çalışmasında İnci Küpeli Kız’ ı Vincent ve Frida ile buluşturmuş.
Pandemi döneminde Getty Müzesi’nin klasikleri evinizde oluşturun yarışmasında da İnci Küpeli Kız pek çok şekilde tasvir edildi.
Pandemi döneminde Getty Müzesi’nin klasikleri evinizde oluşturun yarışmasında da İnci Küpeli Kız pek çok şekilde tasvir edildi.

Saint Dominc Akademisi öğrencilerinin çalışması.
Saint Dominc Akademisi öğrencilerinin çalışması.
Failun Failun Mefailun ismi ile de tanıdığımız Erhan Atay’ın pop kültürünü resim ve Rönesans sanatı ile bir araya getirdiği eserlerinde İnci Küpeli Kız’a da rastlamak mümkün.
Failun Failun Mefailun ismi ile de tanıdığımız Erhan Atay’ın pop kültürünü resim ve Rönesans sanatı ile bir araya getirdiği eserlerinde İnci Küpeli Kız’a da rastlamak mümkün.
Magem Prat, İnci Küpeli Kız’ı farklı malzemeler kullanarak kolaj şeklinde tasarlamaya çalışan sanatçılardan.
Magem Prat, İnci Küpeli Kız’ı farklı malzemeler kullanarak kolaj şeklinde tasarlamaya çalışan sanatçılardan.
Nicoline van Wonderen ise kızımızı mozaik kullanarak tasarlamış.
Nicoline van Wonderen ise kızımızı mozaik kullanarak tasarlamış.

İnci Küpeli Kız’ı türlü malzemelerle kendince yeniden yorumlayarak günümüze taşıyanlar bir yana, bir de eserin orjinaliyle adeta evinin duvarına asmışçasına vakit geçirme şansına sahip olanları da unutmamalı bu listede. Eserin orjinalinin bulunduğu Mauritshuis’in yeniden açılışı şerefine Facebook üzerinden düzenlediği yarışmada 492 katılımcı, İnci Küpeli Kız ve kendilerinin fotoğraflarını paylaştılar. Ve kazanan Elsa Oushoorn, resmin orjinalini, replikası yapılmış odasında tadını çıkardı. Durumla ilgili videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz:

Ya Vincent İnci Küpeli Kız ile karşılaşırsa?


Kim olduğunu bilememekten mi ne diyeceğini kestirememekten mi bilinmez, İnci Küpeli Kız’ın pek çok sanatsevere ilham olacağı su götürmez bir gerçek...