Müze mimarisinde bir başyapıt: Mercedes Benz
Mercedes Benz Müzesi, Carl Benz ve Gottlieb Daimler tarafından 1886'da icat edilen Mercedes araçlarının gelişim süreçlerine ve koleksiyonuna vitrinlik yaparken mimari olarak da ikonik bir eser olarak günümüze ışık tutuyor. 2006 yılında inşa edilen yapı, yaklaşık 3.500 m²'lik bir alana yayılıyor ve 17.000 m²’lik bir sergi alanı sunuyor. 210.000 m3 bir kapalı alana sahip olan yapı, otomotiv endüstrisinin 135 yıllık tarihini ilk günden itibaren sunan tek müze unvanını taşıyor.
Hollandalı Mimar Ben van Berkel ve mimarlık firması UNStudio tarafından tasarlanan müze binasının kat planı, 80 metrelik tekdüze bir genişliğe sahip yuvarlak bir Reuleaux üçgeni şeklinden oluşuyor. İç mekandaki merkez, binanın dış şekliyle uyumlu bir atrium (iç avlu) tarafından oluşturuluyor. Atriumun etrafında, DNA'nın çift sarmalından (trefoil) esinlenen bir şekilde yukarıdan aşağıya doğru iki eğimli bir seviye bulunuyor. Sonuçta ortaya çıkan iki dairesel koridor en üstte başlıyor ve toplam dokuz kat boyunca dolanarak çıkışa ulaşıyor. Her iki yol da markanın mirasının bir metaforu olarak dokuz kat boyunca ikili bir sarmal oluşturuyor.
DNA spiraline göre modellenen iç kısımdaki dairesel form sayesinde otomobilin icadından kazasız sürüşün ileriye dönük vizyonuna kadar, insanların hareketliliği için her dönem yeni şeyler tasarlayan Mercedes-Benz markasının özgünlük ve devamlılık fikrine bağlı kalınıyor.
33 metre genişliğinde, on kamyonun yükünü taşıyabilen kolonsuz odalar, mimari özelliklerin bir parçası olduğu kadar, bu biçim ve boyutta ilk kez kullanılan çift kavisli yük taşıyıcı bileşenler olan burguların da bir parçası oluyor.
Müzede tavanlar desteksiz olarak 33 metreye kadar uzanıyor. Hepsi birbirinden farklı 1.800 üçgen pencere camı bulunan bina, özellikle alacakaranlıkta 110.000 tonluk neredeyse ağırlıksız bir yapı gibi görünüyor.
Stuttgart ve Berlin'deki HG Merz ofisi tarafından geliştirilen ve uygulanan sergi konsepti de özgün bir tasarım. Ziyaretçiler müzedeki iki saatlik yolculuklarında 135 yılı aşkın otomotiv tarihi boyunca benzersiz bir zaman yolculuğu deneyimliyor.
İlk tur boyunca markanın hikayesini kronolojik sırayla anlatan yedi "Efsane Odası" bulunuyor. İkinci turda, marka portföyünün ve koleksiyonunun zaman içindeki çeşitliliğinin sunulduğu beş bağımsız "Koleksiyon Odası” yer alıyor. Ziyaretçiler istedikleri zaman iki tur arasında geçiş yapabiliyor.
Sergi, Mercedes-Benz'deki günlük çalışma hayatına bir bakış sunan ve aynı zamanda otomobilin geleceğinden konulara değinen "Teknolojinin Büyüleyiciliği" ile tamamlanıyor. Mercedes-Benz markasının ayrıntılı resmi, 80 binek araç, 40 ticari araç, 40 yarış aracı olmak üzere 160'dan fazla taşıt ve 1.500'den fazla sergiden oluşuyor.