Ulusal park içinde konumlanan sıfır enerjili konut: New Forest House

New Forest House, İngiltere’nin güneyindeki New Forest Ulusal Parkı’nın ormanlık alanı ile fundalıkların sınırındaki 18,5 dönümlük bir alanda konumlanıyor. Konut, ulusal parkın doğal korunaklı peyzajında minimum müdahale oluşturacak şekilde tasarlanıyor. PAD studio, düşük enerjili bina tasarımı hedefiyle binayı 2009 yılında tamamlıyor ve ardından konutu takip ederek 10 yıllık bir çalışma hazırlıyor.

Ana konut yapısı ve ek konuk evi, güneş enerjisi kazanımını en üst düzeye çıkaracak şekilde konumlanıyor. Isıtma ve sıcak su gereksinimleri için yenilenebilir teknolojilerin kullanılması tasarımda ana etken olarak değerlendiriliyor. Projede mümkün olduğunca sürdürülebilir, dayanıklı ve yerel kaynaklı malzemeler kullanılıyor. Yerel kaynaklı malzemelerin kullanımı bir yandan doğal peyzaja uyum sağlıyor.

PAD studio, mimari tasarım ile New Forest Ulusal Parkı’na uyum sağlayan basit bir hacim amaçlıyor. Form, ölçek, malzeme seçim ve detayları New Forest Ulusal Parkı'nın bağlamına ayak uyduran bir karakter geliştiriyor. Bu temeller sonucu basit bir tasarım konsepti geliştiriliyor. New Forest House, yekpare bir duvara yaslanan iki basit hacimsel formdan meydana geliyor.

Konuta, kuzey tarafından eski kayın ağaçları ile örtülü bir yolla erişiliyor. Doğu-batı ekseninde uzanan yekpare duvar, konut alanı ile giriş alanını birbirinden ayırıyor. Duvarın giriş alanındaki açıklık, varışta güneydeki uçsuz bucaksız manzarayı gösteriyor. Duvarın arkasına gizlenen yaşam alanına doğru geçilirken doğal peyzaj yavaş yavaş ortaya çıkıyor.

Yekpare duvar tasarım dışında çeşitli yapısal işlevleri üstleniyor. Duvar; doğal yüzme havuzu ve bodrum katı için kazılan toprak için bir istinat duvarı görevi görüyor. Sürdürülebilirlik açısından sıcak dalgalanmaları kontrol etmek için bir termal kütle oluşturuyor. Duvar kalıbı olarak New Forest Ulusal Parkı’nda da çok sayıda bulunan Douglas Köknarı kullanılıyor ve doğal ahşap dokusu beton duvar yüzeyinde iz bırakıyor.

Yapısal açıdan yüksek düzeyde termal kütleye sahip malzemeler tercih ediliyor. Bu bağlamda betonarme yapı ile hafif ahşap strüktür kullanılıyor. Beton gibi termal olarak yüksek kütleye sahip malzemeler, gün boyunca güneşten gelen ısıyı depoluyor ve sıcaklık düştüğünde bu ısıyı yavaşça bırakıyor. Başlangıçta, sahadan alınan sıkıştırılmış toprak kullanılmak isteniyor ancak testler sonucu toprağın uygun olmadığı tespit ediliyor.

Ahşap kaplı ana konut hacmi, doğal bir yüzme havuzuna bakan basit bir dikdörtgen formdan oluşuyor. Zemin katta yer alan yaşam alanı ve açık planlı mutfak doğrudan terasa açılıyor. Ayrıca özel banyolara sahip iki yatak odası bu katta doğrudan peyzaj manzarasına bakıyor. Bodrum katta ise diğer iki yatak odası, hobi odası bulunuyor.

Konuk evinde bir yatak odası, banyo ve küçük bir mutfak bulunuyor. Bu hacimde ayrıca doğrudan terasa açılan destek birimleri gizleniyor. Her iki konut hacmi, doğal ahşap ile kaplanırken yeşil bir çatı ile geliştiriliyor. Açıklıklar ahşap panjurlarla desteklenerek güneş kontrolü sağlanıyor.

Mülk sahibinin doğaya uyumlu yaşama ve New Forest Ulusal Parkı’nın hassas ekosistemine özen gösterme arzusu bulunuyor. Bu çerçevede PAD studio konutu bir dizi sürdürülebilir sistemle destekliyor. Proje; yüksek düzeyde yalıtım, toprak kaynaklı ısı pompası, ısı geri kazanım sistemi, güneş panelleri ve yağmur suyu toplama sistemi içeriyor.

PAD studio, konutun tamamlanmasından bu yana enerji ve çevresel performansını takip ediyor. Verilere göre New Forest House’un, 2021 standartlarına göre inşa edilmiş bir evden %97 daha verimli olduğu tespit ediliyor. New Forest House'un sürdürülebilir enerji kullanımı, güncel CO2 emisyon değerlerine göre hala net sıfır enerjili ev kategorisinde yer alıyor. Konut, gaz kullanılan bir eve kıyasla %110 daha az enerji harcıyor.

İşverenin ekoloji ve yaban hayatı geliştirme talebi projenin geliştirilmesi sırasında önem taşıyor. Yeşil çatı için yerel tohum karışımı özel olarak yetiştiriliyor ve yeni bir ekolojik yaşam alanı oluşturuluyor. Yüzme havuzu ve etrafındaki sulak bitkiler; böcekler, semenderler ve Yalıçapkını türleri için alternatif bir yaşam alanı sunuyor. Arazinin daha uzak kısımları ise yerel vahşi yaşamı desteklemek için yeniden bitkilendiriliyor.