Banya Luka’nın gülü: Ferhad Paşa Camii...

​Banya Luka’nın gülü
​Banya Luka’nın gülü

Tedirginliğimizin yersiz olmadığını, şehre ayak bastığımızilk dakikalarda anlıyoruz. Bazı Sırplar, Ferhad Paşa Camii’nifotoğraflamamızdan rahatsız olmuşlar. Kral Petar KaradordeviçCaddesi’nden geçerken araçlarının camını indirip, ağır küfürlerediyorlar. İçlerinden biri küfürlerine şunu ekliyor: “Cami fotoğrafıçekmek istiyorsanız, Travnik’e gidin!”

Saraybosna’dan, ülkenin kuzeyindeki, Banya Luka’ya gitmenin birkaç farklı yolu var. Biz, Visoko - Zenitsa - Jepçe - Maglay - Tesliç - Kotor Varoş - Çelinats hattını tercih ediyoruz. En kısa ya da en konforlu alternatif olmasa da yeşilin tüm tonlarını barındıran, keyifli bir yolculuk bizi bekliyor.

Günün ilk ışıklarıyla başlayan yolculuğumuz, dört saati aşan bir sürenin ardından tamamlanıyor. Artık, ülkenin iki özerk bölgesinden biri olan, Sırp Cumhuriyeti sınırlarındayız. Banya Luka nüfusunun büyük bölümü Sırplardan oluşuyor. Bosna Hersekli Sırpların fiili yönetim merkezi konumundaki bu şehirde, zaman zaman Boşnaklara yönelik saldırı olayları yaşanıyor. Azda olsa, tedirginiz.

Bosna Hersek’teki birçok şehir gibi Banya Luka da akarsu kenarında kurulmuş. Etrafı tepelerle çevrili bu şehirden, Sava Nehri’nin bir kolu olan Vrbas Nehri geçiyor.

Tedirginliğimizin yersiz olmadığını, şehre ayak bastığımız ilk dakikalarda anlıyoruz. Bazı Sırplar, Ferhad Paşa Camii’ni fotoğraflamamızdan rahatsız olmuşlar. Kral Petar Karadordeviç Caddesi’nden geçerken araçlarının camını indirip, ağır küfürler ediyorlar. İçlerinden biri küfürlerine şunu ekliyor: “Cami fotoğrafı çekmek istiyorsanız, Travnik’e gidin!”

Bosna Hersek’teki birçok şehir gibi Banya Luka da akarsu kenarında kurulmuş. Etrafı tepelerle çevrili bu şehirden, Sava Nehri’nin bir kolu olan Vrbas Nehri geçiyor. Şehrin en önemli sembollerinden biri olan Ferhad Paşa Camii de bu nehrin kenarında bulunuyor.

. Şehrin en önemli sembollerinden biri olan Ferhad Paşa Camii de bu nehrin kenarında bulunuyor.
. Şehrin en önemli sembollerinden biri olan Ferhad Paşa Camii de bu nehrin kenarında bulunuyor.

Ferhad Paşa Camii, 1579 yılında Bosna Sancak Beyi Sokullu Ferhad Paşa tarafından yaptırılmış. Sipahi mahlaslı Mustafa Bey’in yazdığı düşünülen kitabeye göre inşaat masrafları, gazada esir edilen Avusturyalı Graf Engelbert Auersperg’e karşılık alınan, 30 bin Duka fidyeden karşılanmış. Camiyle birlikte han, kervansaray, bedesten, hamam, sıbyan mektebi, medrese, şadırvan, çeşme ve türbeden oluşan bir külliye inşa edilmiş.

  • Caminin 42,70 metrelik minaresi, gökyüzüne uzanan bir sancaktan farksız. Avlu kapısının karşısında yer alan şadırvan, tam eksen üzerinde değildir. Avlu duvarının pah yaptığı sağ ön köşede ise bir çeşme vardır.

Kıble duvarı hizasında, avlu duvarına saplanmış Ferhad Paşa Türbesi yer alıyor. Cami gibi kesme taştan, sekiz köşeli ve kubbeli olan türbede, Ferhad Paşa ve oğlu Mehmed Paşa’ya ait iki sanduka bulunuyor.

Caminin sol tarafında nispeten daha küçük, basık, sekiz köşeli ve üstü kiremit kaplı ahşap çatılı bir türbe daha bulunuyor. İkinci türbede, paşanın annesi veya torunu olduğu söylenen, Sâfi Kadın medfundur. Üçüncü türbe ise avlu kapısı ve çeşme arasında ve iç taraftadır. Sekiz köşeli ve kubbeli olan bu türbede Ferhad Paşa’nın bayraktarlarına ait iki sanduka yer alır.

İkinci Dünya Savaşı’nın yıkıcılığından payına düşeni alan Ferhad Paşa Camii, savaşın ardından eski haline getirildi.

Ne var ki Çetnik (faşist) Sırplar, dünya savaşının yapamadığını yaptılar. 7 Mayıs 1993’de patlayıcı döşeyerek, Ferhad Paşa Camii’ni yerle bir ettiler. Parçalanan taşların üzerinden dozerle de geçtiler. Ardından caminin aynı taşlarla yeniden inşa edilmesini önlemek için farklı yerlere dağıttılar.

Bu kültürel soykırım, neredeyse, şehirdeki tüm camiler için tekrarlandı. Defterdar Hasan Efendi (Arnaudiya) Camii, Gazanfer Bey (Gazanferiye) Camii, Yama Camii, Potoçka Camii, Sultan Süleyman (Careva) Camii, Tabaçka Camii, Kubad Ağa Camii, Cafer Ağa Cami, Grabska Camii, Osman Şah Camii ve Kalenderiye Camii de aynı akıbete uğradılar.

Ferhad Paşa Camii’nin kuzey batısında ve revakın sol kemeri karşısındaki saat kulesi de, Çetnik Sırp zulmüne maruz kaldı.
Ferhad Paşa Camii’nin kuzey batısında ve revakın sol kemeri karşısındaki saat kulesi de, Çetnik Sırp zulmüne maruz kaldı.

Bu yıkıcılığın ardından, şunu söyleyebiliriz: Çetnik Sırplar, Srebrenitsa soykırımının provasını Banya Luka’da yaptılar.

Ferhad Paşa Camii’nin kuzey batısında ve revakın sol kemeri karşısındaki saat kulesi de, Çetnik Sırp zulmüne maruz kaldı. 1993 yılında bir gece vakti, Çetnik Sırplar tarafından yıkıldı. Vakfiyesinden 1587’de Ferhad Paşa tarafından inşa ettirildiği anlaşılan bu eser, hem Osmanlı hem de Bosna coğrafyasındaki ilk saat kulesi olma özelliğine sahipti.

Bugüne sadece fotoğrafları ulaşan saat kulesi, 3.20x3.30 metre taban ölçülerindeydi. Yöresel çeşitli taşlarla örülmüş, kalın duvarlara sahipti. İlk hali 14,40 metre yüksekliğe sahipti. 1969 yılındaki depremden sonra kulenin boyu 18,89 metreye yükseltildi. Saatin üst bölümüne, tuğladan bazı ilaveler de yapıldı. Her cepheye ikişer adet yarı dairesel açıklık, taç ve dekoratif eklenerek, yüksekliği 22 metreye çıkarıldı.

Yeniden Ferhad Paşa Camii’ne dönelim…

  • 2001 yılında Ferhad Paşa Camii’nin yeniden inşası için bir karar alındı. Fakat 7 Mayıs 2001’de, Çetnik Sırplar, Boşnak Müslümanları taş yağmuruna tutup, bir kişiyi şehit ettiler. Bunun üzerine caminin yeniden inşası, yıllarca ertelendi.

2008 yılında, Ferhad Paşa Camii yeniden inşa edilmeye başladı. 2015 yılı Ramazan ayında da ibadete açıldı. Caminin resmi açılışı da, oldukça anlamlı bir şekilde, 7 Mayıs 2016’da yapıldı.

Ferhad Paşa Camii, 23 yıllık ayrılığın ardından, yeniden insanları kurtuluşa davet ediyor. Tüm haşmetiyle, ileri karakol nöbetine devam ediyor. Darısı, diğerlerinin başına inşallah.