Halk içinde mütecahid bir nesne yok aydın gibi

''Aydın olmak için muhalifliğe iman etmek gerektiği savından hareket edenlerin devlete rağmen bir başka otorite simgesi olan terör örgütünün değil halkın yanında yer alması beklenirdi.''
''Aydın olmak için muhalifliğe iman etmek gerektiği savından hareket edenlerin devlete rağmen bir başka otorite simgesi olan terör örgütünün değil halkın yanında yer alması beklenirdi.''

Ülkemizde aydın, halkı aşağılamanın onu yok saymanın göbek adıdır.

  • Yıllarca zorunlu veya gönüllü sürüldükleri cephelerde, kilerlerde, tavan arasında, damda, sokak ortasında; koşarken, yürürken, otururken, sigara içerken, çay yudumlarken kadınlar, çocuklar, gencecik insanlar öldü. Mayına basıp, üstüne bomba yağdırılıp belki bir kurşunla veya kör bıçakla.
Çanakkale’de yan yana yatan, kaderleri birlikte çizilmiş Diyarbakırlı ve Konyalı şehitler...
Çanakkale’de yan yana yatan, kaderleri birlikte çizilmiş Diyarbakırlı ve Konyalı şehitler...

Biz halk için devletle savaşıyoruz iddiasının göz boyamadan ibaret olduğunu gösterdi. Bölgesini işaretleyen bir canavar gibi saldırdı; kurban eti dağıtan müslüman Kürt’e, Suriyeli mülteciye, evinde oturan ihtiyara. Üstüne mermi boşaltmak yetmedi, camdan attı, kemiklerini kırdı, etini parçaladı.

Vahşet nedir sorusunun cevabı, Yasin Börü davasının otopsi raporlarında. Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş mermiyle vurulmuş. Yasin’de 15, Hasan Gökguz’da 20, Ahmet’de 22 kesici ve delici alet darbesi. Riyat’ın kafatası kırılmış. Fazlasını yazmaya kalemin mecalinin kalmadığı böyle kör bir şiddet karşısında her vicdan sahibi ‘bir insan bunu nasıl yapabilir?’ diye tepki gösteriyor, lakin görünen o ki ancak bir insan bu kadar zalim olabiliyor… Kimdi esfeli safilin ve neydi bel hum adal?

Buna rağmen medya, vur emri verenleri parlattı. Söz yazdı, saz çaldırdı. Şimdi bir kısmının bakma nedamet getirdiğine, ilk fırsatta yine sahneye sürecekler yaldızlarla parlattıkları sırtlanları. İşin aslı ne darbe duasını bıraktılar ne cinnetten ekmek çıkarma alışkanlıklarını.

''7 Haziran seçimlerinde HDP’nin barajı geçmesini ayrılık için vize olarak algılayanlar çıktı. ''
''7 Haziran seçimlerinde HDP’nin barajı geçmesini ayrılık için vize olarak algılayanlar çıktı. ''
''Vahşet nedir sorusunun cevabı, Yasin Börü davasının otopsi raporlarında...''
''Vahşet nedir sorusunun cevabı, Yasin Börü davasının otopsi raporlarında...''
  • Fakat ülkemizde aydın, halkı aşağılamanın onu yok saymanın göbek adıdır. Halkın maslahatını gözetmek, aydın lakabını kendine yakıştıran karanlık zevatın kibirden mamul nefsine hakarettir.

Bu büyük beyler gidip de Sur’un küçelerinde mi dolaşsınlar? Garibanları oturtup hendek siyasetinden memnun musun, neden evini barkını terk ettin, talebin nedir diye mi sorsunlar? Ne münasebet?

Tüm bu hadiseler gösteriyor ki seçilmiş idareciler düzen ve dirlik için muhatap arıyorsa, muhatap doğrudan yine onları seçen millet olmalıdır. Haklar ve özgürlükler tescilli canilerin narsistik hezeyanlarına, bar zamparalarına, İslam düşmanlarına, ideolojik saplantılara, ruhsuz sloganlara, kirli pankartlara feda edilmemelidir.

Ümmetin şerefli iki kardeşi Türkler ve Kürtler olarak bilmeliyiz ki milyon oyunun döndüğü bu coğrafyada hayatta kalmanın ve bir iddia sahibi olmanın tek yolu birliktir. Ve yine bilmeliyiz ki acıyı geçiştirmek için verilen uyuşturucular sadece hastalığı derinleştiriyor. Biz tedaviyi arıyoruz, yani uhuvveti yani adaleti.

Şu da virdimizdir ki örgütlerin ve küresel zalimlerin bizi derdimizden vurmalarına izin vermeyeceğiz. İçecek çorba giyecek potin bulamayan çocukları, sosyalizm edebiyatı yapan aristokrat züppelerin insafıyla baş başa bırakmayacağız. Kibir kusan canavarlarla gücümüz nispetince mücadele edeceğiz. Bunu yaparken kitaptan ayrılmayacağız, ayrılanın adı sanı makamı ne olursa olsun onunla aynı safta yer almayacağız.

*Mütecahid: İnkâr eden.