Töhaf'ın yitimi

Beynimiz glikojen ve oksijenle çalışan dev bir stüdyoya sahiptir.
Beynimiz glikojen ve oksijenle çalışan dev bir stüdyoya sahiptir.

Yapımcı, yönetmen, oyuncular, stüdyo falan hepsi bir buçuk kilogramlık beynimizin içerisindedir. Bir yetişkinin vücut ağırlığının ortalama yüzde 2’si ağırlığında olan beynimiz vücuda giren oksijenin yüzde 25’ini kullanır, ama bunun karşılığını fazlasıyla verir.

TÖHAF: Tam Özerk Hayal Film. Bütün manipülasyonlara, antidepresan yıpratmalarına ve maruz kaldığımız görsel bombardımana rağmen beynimizde henüz özerkliğini koruyan bölgeler olduğu biliniyor. Tam Özerk Hayal Film şirketi gibi. Bir kitabı okurken ya da bir öyküyü dinlerken beynimizde bu bölgenin yarattığı sadece bize has olan filmlere verdiğim isimdir. (2006)

Sadık Yemni

Sözlüğü

Kaskatı Somut

Serbest hayal kurdurmayan, çağrışımlara kapalı dijital görsellerin fink attığı bir dünyanın tam göbeğindeyiz. Mutlak sahtenin gerçeği kapsaması, kötü kopyalarını yayması, ardından onu tümden silmesi ve hakikatin artık hissedilemez hâle gelmesi tehlikesinden söz ediyorum. “Leb” denmeden “leblebi” demenin sonu geliyor. “Leblebi” dendiğinde beynimizde sadece leblebi karşılığı olarak lanse edilmiş olan bir imge canlanacak. Bunun muhtemel çağrışımları çok az olacak ve yayındaki parazit şeklinde algılanacak. Kasıtla öyle yorumlanacak Sahici hayatın gelişigüzelliğindeki zorlamasız ahenk, hedef alınmış durumda.

Sosyal medya görsel malzeme bombardımanıyla gün ve gün bu benzersiz yetimizi yitirmemize hizmet ediyor.


Ağır, kıpırtısız, değişmeyen somut enjekte ediliyor ve hazır, yoruma, evrime kapalı suretler bünyeye giriyor. Soyutun tarz değiştirmesi fıtrat değişimini tetikliyor. İnsanlık tarihi boyunca kazanılmış yetenek, birikim ve hassa körelmeye başlıyor. Emoji alfabesi projesi de aynı hedefe yönelik: “:)” sonsuza kadar aynı şekilde gülümsemeye kararlı. Dijital tekniklerle yapılan aşırı şiddet ve umarsızlık yüklü filmlerin ve içi boşaltılmış kelimeler vasıtasıyla yapılan anlatıların bir işlevi de insanın eşsiz bir yetisi olan “TÖHAF”ı yıpratmaya ve yıkmaya yönelik olmasıdır. “TÖHAF” körelmeden sanal gerçekliğin asıl hayatı taklidi yani muhayyer gerçeklik defolu ve yetersiz kalmaya mahkumdur.

Tam özerk hayal film

  • “TÖHAF” yani “Tam Özerk Hayal Film” tek kişilik bir ekibin planladığı, adım adım gerçekleştirdiği eşsiz filmler için uydurduğum bir terimdir. Yapımcı, yönetmen, oyuncular, stüdyo falan hepsi bir buçuk kilogramlık beynimizin içerisindedir. Bir yetişkinin vücut ağırlığının ortalama yüzde 2’si ağırlığında olan beynimiz vücuda giren oksijenin yüzde 25’ini kullanır, ama bunun karşılığını fazlasıyla verir.

Matematik, fizik formüllerini keşfeden, kalp buran müzik besteleri yapan, harika yapıları planlayan, âşık olunca bütün bunları berhava eden ve kâinatın en benzersiz çağrısını nöronlarında hisseden bu eşsiz aparat sayısız işlevlerinin yanı sıra bize film çekme imkânı da sunar. Beynimiz glikojen ve oksijenle çalışan dev bir stüdyoya sahiptir. Dünyamızda şu anda çeşitli yetkinlikte yedi küsur milyar şahsi film yapımcısı bulunuyor.

Sosyal medya görsel malzeme bombardımanıyla gün ve gün bu benzersiz yetimizi yitirmemize hizmet ediyor.
Sosyal medya görsel malzeme bombardımanıyla gün ve gün bu benzersiz yetimizi yitirmemize hizmet ediyor.

“TÖHAF”; konuşma, sohbet, dinleti ve okuma gibi kaynaklardan beslenir. Televizyonun olmadığı zamanlarda ailece radyo temsillerini dinlerken duyduğum sözleri kafamda filme tercüme eder, her karaktere bir yüz ve kıyafet uydururdum. Agatha Christie’nin örneğin Fare Kapanı (Mouse Trap) kitabından uyarlanmış olan temsili birden fazla dinlediğim için filmini seyretmiş duygusuna sahiptim. Rahmetli anneannemin altmış yıl önce anlattığı masallara ait görsellerin birkaçı hâlâ bellek arşivimde misafirdir. Çok severek okuduğumuz bir romandan sahneye uyarlanmış filmin bizi genellikle hayal kırıklığına uğratması, TÖHAF’ın kitabı okuduğumuz sürede oluşturduğu 20-30 saat uzunluğundaki yapımının o filme benzemesinin mümkün olmamasındandır. TÖHAF sanal gerçeklikle asıl sahicinin, yani hakikatin bize varan ekolarının farkına varan bir hassadır. İşte bu hassa köreltilmek isteniyor.

“TÖHAFsever” filmler

Bir filmi örnek vereceğim. Paranormal Etkinlik (Paranormal Activity) filmi 2007’de vizyona girdiğinde çok ilgi görmüştü. Çünkü “TÖHAFsavar” korku ve şiddet filmlerine göre karşı kefede duran yapımdı. Filmde hiçbir garip cisim açıkça gözlenemiyor, kan dökülmüyor, ama gerilim ve seyircinin dikkati en üst noktada tutuluyordu. Öykünün eksik bıraktığı şeyleri bilinçaltı ve ilkel korkular departmanının katkısıyla “TÖHAF” tamamlıyordu. Yer yer belgesel havasına bürünen, sıradan insanların deneyimlerini ele alan, gerçeklik duygusunu sürekli kılmaya çalışan yapımlar şiddet furyasından bıkan, midesi kaldırmayan “TÖHAFsever” film meraklıları için sığınak filmler oldular.

Paranormal Activity filmi vizyona girdiğinde çok ilgi görmüştü.
Paranormal Activity filmi vizyona girdiğinde çok ilgi görmüştü.

TÖHAF’ın yitimi

Sosyal medya görsel malzeme bombardımanıyla gün ve gün bu benzersiz yetimizi yitirmemize hizmet ediyor. Tek dilli, dinli, emoji alfabeli, tek dünya hapishanesi projecileri TÖHAFları hedef almış durumda. TÖ-Tam Özerk, ŞD’nin “Şeytani Düzen”in en büyük düşmanı. Mesele sadece kasıtla imal edilmiş görsellerin ve filmlerin tasallutu değil. Aşırı çiğnenmiş yamultulmuş yorum ve anlatımlar da “TÖHAF” tarafından işleme sokulamıyor. Masalların içindeki tılsım sönüyor. Kelimeler, kavramlar herkes için başka anlam ifade etmeye başlıyor, kaos ve yabancılaşma durulmak bilmeyince TÖHAFlar arası anlayış birliği giderek yapıbozuma uğruyor.

TÖHAF’ın kötürümleşmesi içimizde derin bir umarsızlık ve kötücül bir fauna tarafından sonsuza kadar kuşatılmışlık, kapatılmışlık duygusu yaratır. Kendi irademizle dünyayı değiştirme güdümüzün, iyinin sonunda her şeye galebe çalacağına olan inancımızın köreldiğini hissederiz. Küresel ölçekte bir zihin kontrol sistemi kurmak ancak “TÖHAF”ların kitlesel olarak çökmesi sonucunda mümkün olacaktır. Bu nedenle herkes kendi “TÖHAF”ına mukayyet olmalıdır.