Beden dili

Arşiv.
Arşiv.

İnsan duygularıyla var olan ve yeri geldiğinde duygularını gizlemeyi öğrenerek bunu bastırmaya çalışabilen bir varlıktır.

Gerek dış görünüşümüzü gerek hislerimizi kontrol ederken belli noktalarda fire veririz ve biz bu fireye evrensel olarak “beden dili” diyoruz.

Peki beden dili evrensel midir?

Tabi ki hayır! Beden dili bir bütün olarak evrensel değildir. Halk dilinde söylenen, “ kadın saçlarıyla oynadı, kesin sıkıldı!” gibi tabirlerin aslında hiçbirinin bilimsel olarak kanıtlanmış alt yapısı bulunmamaktadır. Fakat otonom yani sistemimize ait olan bazı tepkiler, kültürden kültüre değişkenlik göstermez ve evrensel beden dili olarak geçer. Öncelikle bilinmesi gereken en önemli nokta beden dilinin ikiye ayrıldığı gerçeğidir.

Toplumda birçok insan beden dilini eller ve ayakların kullanımından ibaret zannediyor fakat düşünüldüğünden çok daha fazlası mevcut. Bu yazımızda beden dilinin evrenselliğini gösteren “ mikro ifadeler “ adlı başlığımızı ele alacağız.

Mikro ifadeler

İngiliz Psikolog Paul Ekman’ın bilim literatürüne kattığı “mikro ifadeler” evrensel duyguları barındırmaktadır. İnsanların yüzlerinde 40 ile 500 milisaniye arasında ortaya çıkan bu duygular, asla tam anlamıyla gizlenemez. Evrensel olmasını sağlayan en büyük kanıt ise, her insanda aynı kasları harekete geçiren 7 duygunun varlığı olarak bilinir. Bir kesim, 7 evrensel duygunun rol model alınarak öğrenildiğini dile getirse de yapılan bilimsel araştırmalar bu 7 evrensel duygunun, kör doğan bebeklerde dahi aynı kasları harekete geçirdiğini söylemiştir.

7 evrensel duygu

Üzüntü, şaşırma, korku, öfke, gülümseme, küçümseme tiksinme.

Yalan yakalama tekniklerinde dahi referans alınan ve insandan insana asla değişmeyen bu ifadelerin insanların yüzlerinde nasıl ifadeleri ortaya çıkardığına bir göz atalım.

1. Üzüntü

Üzüntü mikro ifadesinde dudak kenarları aşağıya çekilir ve kaş uçları yukarı kalkar burada en belirgin olan nokta ise göz kapaklarının yarıya inmesidir. Pek bir insanın timsah göz yaşı döküp dökmediğini nasıl anlarsınız?

Gerçek üzüntü ile sahte üzüntü arasındaki en belirgin fark, alın çizgilerinin belirginliğidir. Eğer bir kişi üzülürken alın çizgisinde belirginleşme olmuyorsa, bu sahte bir üzüntü ifadesidir.

2. Şaşırma

Şaşırma mikro ifadesinde ise göz kapakları açılır, ağız aralanır ve kaşlar havaya kalkar fakat gerçekten şaşıran bir insan ile sahte şaşıran bir insanı nasıl ayırt edebiliriz? Bunun için iki tekniğimiz mevcut.

Bunlardan ilki gerçek şaşıran insanların göz bebeklerinde ciddi bir büyüme olmak zorundadır. İkinci tekniğimiz ise, göz bebeklerimizin üst tarafında bulunan beyazlık, şaşırma esnasında 1 saniyeden uzun süre gözükemez, eğer gözüküyorsa bu sahte şaşırma belirtisidir.

3. Korku

Korku mikro ifadesinde ise kaşlar yukarı doğru kalkar, üst göz kapakları açılır ve ağız bölgesinde gerginleşme olur – dudaklara doğru - . Gerçekten korku ifadesi çok kısa süreli gerçekleştiği için insanlar bu ifadeyi ayırt etme ihtiyacı duymazlar ve beden yine gerçekçi tepki olarak göz bebeklerinde aşırı büyüme ifadesini gerçekleştirir.

4. Öfke

Öfke mikro ifadesinde ise kaşlar uçları aşağı doğru iner ve dudaklar büzüşür – bastırılır-. Peki gerçek öfke ile sahte öfke arasındaki en belirgin tepkiler nelerdir gelin bir göz atalım.

Sahte öfke daha dişli bir başlangıca sahiptir, gerçek öfke ise kademe kademe artar.

Bu duruma eşlik eden diğer belirtilerimiz ise, gerçek öfkelenen insanların iki kaş ortasındaki çizgi belirginliği oluşur ama sahte öfkelenen insanların iki kaş ortasında bir çizgi meydana gelmemektedir.

5. Gülümseme

Belki de farkı en belirgin olan evrensel duygumuz gülümsemenin bilindik başlıca tepkileri, iki dudak kenarının yanaklara çekilmesidir lakin sahte gülümseme ile gerçek gülümseme arasında da ciddi bir fark mevcuttur.

Bu konudaki en büyük teknik ise kişilerin göz kenarlarında kırışıklık meydana gelmesi olarak adlandırılır, “ kaz ayakları” olarak nitelendirilen göz kenarlar eğer kırışmıyorsa karşıdaki insanın gülümsemesi gerçekçi bir gülümseme olarak söylenemez.

6. Küçümseme

7 evrensel duygudan tek asimetrik olan ifademiz küçümseme ifadesidir, insan yüzünü kafamızda şema olarak ortadan ikiye simetrik ayırdığımızda iki tarafın farklı ifadelerine tanık olacaksınız.

Küçümseme mikro ifadesinin temel belirtisi, dudağımızın tek tarafının yanaklarımıza doğru çekilmesidir, birçok yalan yakalama tekniklerinde de referans olarak alınan bu ifadenin, karşınızdaki insan yalanına inandığınızı gördüğü zamana genelde küçümseme mikro ifadesini gerçekleştirir ve asla kontrol edilemez.

7. Tiksinme

Son olarak ele alacağımız mikro ifade ise tiksinme ifadesidir.

Bu ifadenin başlıca temel belirtileri ise, burun ucunda gerginlik ve üst dudaklarımızın yukarı kalkması olarak bilinmektedir.

Küçümseme ile çok sık olarak karıştırılan bu ifadenin temel farkı ise, küçümseme ifadesinde dudağımızın tek tarafı yanaklarımıza çekilirken, tiksinme ifadesinde üst dudağımız yukarı kalkarken buna eşlik eden bir burun ucunda gerginlik olur.

Asla gizlenemez

Mikro ifadeleri barındıran bu 7 evrensel duygu asla gizlenemez, bastırıldığında ortaya çıkar ve yüzümüze 40 ile 500 milisaniye arasında yansımaktadır. İstediğiniz kadar gizlemeye çalışın, 7 evrensel duygudan bir tanesini hissettiğiniz an beynimizde bulunan amigdala sayesinde yüz kaslarımız çok hızlı bir şekilde hareket etmektedir.

Mikro ifadeleri bilim literatürüne katan İngiliz Psikolog Paul Ekman’ın söylemine göre, günde 30 dakika alıştırma ile 6 ay gibi kısa bir sürede, uzman bir mimik okuyucusu olabilirsiniz.

Burak Harun Kaplan-Mikro İfade Uzmanı