Oryantiring

Zamana karşı mücadele ettiğiniz Oryantiringde belli başlı hedeflere ulaşıp yarışma öncesi size verilen kağıdı dolduruyorsunuz.
Zamana karşı mücadele ettiğiniz Oryantiringde belli başlı hedeflere ulaşıp yarışma öncesi size verilen kağıdı dolduruyorsunuz.

Günümüzde, tüm akıllı telefonlarda navigasyon uygulaması var. Bir yerden bir yere giderken onu açıyoruz ve hedefimize ulaşıyoruz. Hem çok daha hızlı hem de bizi kısa yollardan götürüyor. Peki, bir ormanda kaybolduğunuzu düşünün ve telefonunuzun da şarjı bitmiş olsun. Elinizde sadece harita var. Bu haritayı kullanarak doğru hedefe ulaşabilir misiniz?

Umarız, bu az bilinen spor dalı ileride çok daha fazla kişiye ulaşıp olimpiyatlarda kendine yer bulabilir.
Umarız, bu az bilinen spor dalı ileride çok daha fazla kişiye ulaşıp olimpiyatlarda kendine yer bulabilir.

İşte, insanların ormanın içerisinde sadece harita kullanarak hedeflere ulaşabileceği bir spor var. İsmi de oryantiring. Pek çoğumuz bunu biliyoruzdur. Hatta yarışmalarına katılanlar bile vardır. Gelin, bu sporun tarihine bakalım. 1918’de İsveç’in ormanlarından çıkan bu spor, günümüzde milli takımlarca yapılıyor. Zamana karşı mücadele ettiğiniz oryantiringde belli başlı hedeflere ulaşıp yarışma öncesi size verilen kağıdı dolduruyorsunuz. Tüm hedeflerdeki işaretleri en hızlı toplayan veya en çok toplayan ise mücadeleyi kazanmış oluyor. En yaygın olarak yapılan “yayan” oryantiringin farklı dalları da mevcut. Karlı bölgelerde kayakla, dağlık arazilerde bisikletle, bazı yerlerde ise temin edilen bir radyo iletişimi ile gerçekleştirilebiliyor. Kiminin amacı en hızlı şekilde bitirmek, kiminin ise kısıtlı zamanda olabildiğince çok noktaya ulaşmaya çalışmak. Oryantiring, 1930’lara kadar pek bilinen bir spor olmamasına rağmen pusulaların geliştirilmesiyle birlikte popülaritesini artırdı. İnsanların hem kaybolma riski daha az olmaya başladı hem de insanlara bu sporu daha rahat sürdürebilme imkanı sağlandı.

Oryantiringin dünya çapında da yoğun bir sporcusunun olduğunu söylemek mümkün. Uluslararası arenada, Uluslararası Oryantiring Federasyonu, kuralları ve yönergeleri belirleyen otorite olarak karşımıza çıkıyor. 1977’de Finlandiya’da kurulan federasyonun sorumlu olduğu alanlar ise ayak oryantiringi, dağ bisikleti oryantiringi, kayak oryantiringi ve patika oryantiringi. Tabii ki milli federasyonlar ve lokal kulüpler de kendi çaplarında faaliyetlerine devam ediyor. Şu ana kadar olimpiyatlara girebilme başarısını gösterememesine rağmen dünya şampiyonaları düzenlemekteler.

Peki, oryantiring için ne gerekli? Öncelikle bu sporu yapabilecek çok büyük bir alan gerekli. Yeterli zorluğun bulunduğu bir orman arazisi bunun için ideal. Aynı zamanda sizi daha az terletecek bir kumaş, harita ve pusula. Bunlara ek olarak da bol bol harita okuma yeteneği. Ve etrafa yerleştirilmiş “marker”lar. Artık bir oryantiring yarışması için hazırsınız.

Her şey güzel; koşuluyor, araştırılıyor, bulunuyor. Bunları yapmanın insana nasıl bir katkısı oluyor sizce? Öncelikle takımlı olarak yapılanlarda takım bilincini oluşturan bu spor zihnin harita okumasını inanılmaz anlamda geliştirmekte. Harita okumayı sadece harita okumak olarak görmeyin. Parçaları birleştirme... Herhangi bir şeyi gördüğünüz zaman onu zihinde anlamlandırabilme ve hikayeyi baştan sona kurabilme yeteneği... Rekabet ve strese rağmen belli görevleri tamamlayabilme... İşte, oryantiring bunların hepsini size kazandırabilir. Tüm bu nedenlerden ötürü askeri eğitimlerde de oryantiring yarışları yapılıyor.

Umarız, bu az bilinen spor dalı ileride çok daha fazla kişiye ulaşıp olimpiyatlarda kendine yer bulabilir. Bir sonraki sayıda başka bir spor ile görüşmek dileğiyle.

Üniversite öğrencisi Emirhan Ünal