Sanat karın doyurur mu?

Arşiv
Arşiv

Sanat, duygu ve düşünceleri ifade etmenin bir aracı olarak insanlık tarihi boyunca önemli bir rol oynamıştır. Ancak “sanat, sepet işleri” lafının üretildiği bir ülkede, doğal olarak birçok kişi sanatı; "bir baltaya sap olamamış insanların uğraşı” olarak görebilmektedir.

Özellikle lise çağında meslek seçme yaşına gelen ve sanatla ilgilenmek isteyen çocuklar bu bakış açısıyla sıkça karşılaşmaktadır.

“Sanat karın doyurur mu?” sorusuna net bir cevap bulabilmek için kişinin hayattan beklentisine bakmak gerekir. Ancak ondan sonra makul bir cevaba ulaşılabilir. Sanat, salt ticari bir kaygıyla yapılıyorsa ortaya çıkan eserlerin gerçek anlamda “sanat eseri” olduğu da tartışmalı hale gelir. Zira bu durumda sanat ürettiğini iddia eden kişi sanatçı değil iş adamı pozisyonundadır.

Gençlerimizin birçoğu sanata tutkusu olmasına rağmen, daha sanat serüvenine başlamadan vazgeçebilmektedir. Nedeni sorulduğunda da her birinin ağzından “İleride düzgün bir iş bulamam, aç kalırım.” serzenişi duyulmaktadır. Sanata merak salan gençlere genellikle “Sanatçı olup para kazanamazsın. Bir üniversite bitir, doğru düzgün sigortalı bir işin olsun.” denildiğini çokça duyarız.

Peki, bu durum ne kadar gerçek? Sanatçılar para kazanamıyor mu? Sanat gerçekten karın doyurmuyor mu?

Oyun yazarı Haldun Taner'in "Sersem Kocanın Kurnaz Karısı" adlı oyununda bu soruya cevap niteliğindeki şu cümleyi hatırlayalım:

"İsterse sanat karın doyurmasın,

Yemek sanatkara iyi değildir.

Aç ayı oynamazsa oynamasın,

Bir sanatkar asla ayı değildir."

Öncelikle kalitesini ispatlayabilmiş sanatçıların gayet güzel para kazandıklarını söylemek yanlış olmaz. Zira sanat, karın doyurma amacından ziyade ruhu doyurma ihtiyacından doğan bir eylemdir. Karın doyurmak ise bu eylemden sonra doğal olarak gelişen ikincil bir durumdur.

Sanatı sadece maddi bir kazanç aracı olarak değil, bir ifade biçimi olarak görüp özgün eserler üretenlerin maddi kazanç anlamında da çok daha avantajlı olduğu söyleyebiliriz. Gerçek sanatçı profiline uyan kişiler de sanata para kazanma aracı olarak bakmazlar. Ürettiği eser anlamında ruhsal doyuma ulaşan sanatçı, elbette nitelikli eserler ortaya koymaya başlayacaktır. Anlam derinliği olan özgün ve nitelikli eserler de illaki alıcısını bulacaktır ve bulmaktadır da. Bu yüzden karakterinizin uygun olduğu sanat dalına gerçekten severek ilgi gösteriyorsanız, mutlaka karşılığını alırsınız.

Sanat, gerçek anlamda sanata gönül veren kişiler için oldukça kârlı bir kariyer olabilir. Örneğin, ünlü ressamlar, heykeltıraşlar, fotoğrafçılar ve tasarımcılar dünya çapında tanınmış eserler üreterek büyük gelir elde ediyorlar. Sanat galerileri, müzayede evleri ve çevrimiçi platformlar sanatçılara eserlerini satma fırsatı sunmaktadırlar. Ayrıca, film yönetmenleri, müzisyenler ve yazarlar da sanatlarıyla büyük başarılar elde edebilirler.

Bir sanatçı adayının, ürettiği eserleri üzerinden para kazanabilmesi için öncelikle zamanın ruhuna uygun olmakla beraber özgün ve nitelikli eserler ortaya koyması gerekmektedir. Sanatçının tanınırlığı ve itibarı, hiç şüphesiz eserlerinin değerini artırmaktadır.

Sanat piyasasına yeni girecek genç sanatçı adaylarına bir tavsiye niteliğinde şunları söyleyebiliriz:

- Kendinizi ve tarzınızı geliştirin ve sürekli olarak yeni beceriler öğrenin.

- Eserlerinizi tanıtmak için etkili bir pazarlama stratejisi oluşturun. ,

- Sergilere, sanatçı topluluklarına katılın ve diğer sanatçılarla işbirliği yapın.

- Çeşitli gelir kaynakları ile ilgilenin, örneğin sanat dersleri verin. Özel sipariş alın.

- Küratörlere kendinizi ve eserlerinizi tanıtın. Galerilere dosyalarınızı gönderin.

-Teknolojiyi verimli kullanarak alternatif tanıtım yolları arayın. Sosyal medya paylaşımları bu anlamda iyi bir fırsat olabilir.