Afrikalı engelliler misyonerlerin hedefinde

Engelliyseniz aileniz sizi sahiplenmiyor. Hayat sizin için daha zor. Bir yere gitmek için birinin yardım etmesi gerekiyor. Yardım eden kişiyle aranızda güçlü bir bağ oluşuyor. O kişi bu bağı, inancınızı değiştirmek için kullanıyor.
Engelliyseniz aileniz sizi sahiplenmiyor. Hayat sizin için daha zor. Bir yere gitmek için birinin yardım etmesi gerekiyor. Yardım eden kişiyle aranızda güçlü bir bağ oluşuyor. O kişi bu bağı, inancınızı değiştirmek için kullanıyor.

Afrika ülkelerinde engellilerin durumu hiç kolay değil. Ailelerinin engelli diye bir kenara atmasından, yetersiz eğitim materyallerine kadar büyük sorunlarla karşı karşıyalar. Ama en büyük sorun misyonerler... Müslüman engelli insanlar, bu dezavantajlı durumlarından dolayı sürekli hedefteler. Bütün bu sorunları Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği’nin düzenlediği bir program için İstanbul’a gelen Ayisha Frimpong ve Asmanou Bouraima ile konuştuk. Hristiyanların sayılarını artırmak için Müslümanları hedef aldıklarını söyleyen Ayisha Frimpong, “İnsanların zayıf noktalarını hesap ediyorlar. Mesela okula gitmek istiyorsun, ayakkabı lazım. Karnın acıkıyor, yemek lazım. İhtiyaçlarını sana vererek seni Hristiyanlaştırıyor” ifadelerini kullanıyor.

Programı Türkiye’de yapma nedenlerini birlik başkanı Selahattin Aydın, birliğin merkezinin, güçlü ve aktif yardım kuruluşlarının Türkiye’de olmasına bağlıyor. Engelli bireylerin içinde bulundukları zor şartlardan dolayı hedef seçildiğini anlatan Aydın, “Adam baston veriyor, altına bir de İncil sıkıştırıyor. Bunu alırsan bunu da almak zorundasın. Böyle inancını kaybetmiş çok sayıda insan var” diyor.

EĞİTİM OLMAZSA OLMAZ

Projelerinin amacını, Afrika’daki üye kuruluşlarını potansiyel bakımdan güçlendirmek diye özetleyen Selahattin Aydın şunları söylüyor: “Biz doğrudan doğruya yardım yapan bir kuruluş değiliz. Bizim çalışmalarımız Kur’an hizmetiyle sınırlı. Fakat bize üye olan kuruluşlar Kur’an hizmeti dışında başka hizmetler de yapmak durumunda. Biz diyoruz ki, kabartma mushaf ihtiyacında size yardımcı olalım, ama insanî yardım noktasında da sizi doğru kuruluşlarla buluşturalım.” Herkesin zihninde bir hayat kurgusu olduğunu ve engelli insanların da hayalleri bulunduğunu aktaran Aydın, bu hayalleri gerçeğe dönüştürmenin tek yolunun eğitim olduğunu söyleyip ekliyor: “Eğitim olmadığı müddetçe bizim kas gücüyle hayatımızı sürdürebilme şansımız yok. Eğitim yaşayabilmemiz için anahtar bir rol oynuyor.”

‘BAKIN MÜSLÜMANLAR YOK BİZ VARIZ’

Batı Afrika ülkesi olan Gana’dan Türkiye’ye gelen Ayisha Frimpong, bir özel eğitim uzmanı. Gana Engelli Öğrenciler Ağı’nda (Disable Muslim Network) görev alıyor. Bu kuruluşları kurma amaçlarını ise şöyle anlatıyor: “Birçok Müslüman gencin İslami noktada ihtiyaç içinde olduğunu gördük. Gana’da Müslüman öğretmenler olsa da engelli bireylerin eğitiminde -özel eğitim- alanında uzmanlaşmış insan sayısı çok az. Ülkemizde 34 tane özel eğitim kurumu var, çoğunluğu Hristiyanlar tarafından işletiliyor. Öğretmenlerin çoğu gayrimüslim ve öğrencilerin İslam’dan uzaklaşmaları adına çalışıyor. Bu okullarda okuyan Müslüman çocuklar var. Bu çocuklar için okulumuzda Dava isimli bir program başlattık. 5 okul daha bu programa dahil oldu. Programı Gana’daki tüm bölgelere yaygınlaştırmayı planlıyoruz.”

Gana’daki bütün okulları gezip öğretmenleri harekete geçiren Ayisha, gayrimüslimler tarafından kendilerine “Müslümanlar sizi sevmiyor, sizi sevmedikleri için size sahip çıkmıyorlar” denildiğini ifade ediyor.

Ayisha, müslüman okullarına gelen yardımların birçoğunun gayrimüslimlere ait olduğunu vurguluyor.

Ayisha, ayrıca sözlerine şöyle devam ediyor; “Okullarımızda yapılan bağışların hemen hepsi gayrimüslimlerin. Bunu yaptıkça da ‘bakın Müslümanlar yok, biz varız’ diyorlar. Biz harekete geçince okullarımızı ziyaret etmeye başladılar. İftarlar, yardım ve eğitim programları düzenleyerek daha organize olduk”

Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği’nin yardımıyla kabartma Kur’an edinerek Kur’an-ı Kerim eksikleri kalmadığını dile getiren Ayisha, tek eksikliklerinin kabartma Kur’an eğitimcisi olduğunu ve bu eğitimi Türkiye’de gerçekleştirme projeleri olduğunun da altını çiziyor.

ZAYIF NOKTANIZDAN YAKALIYORLAR

Afrika’da engelli doğan bebeklerin bazı aileler tarafından kabul edilmediğini anlatan Ayisha, çocukların çöpten toplandığını söylüyor. “Engelliyseniz aileniz sizi sahiplenmiyor. Hayat sizin için daha zor. Bir yere gitmek için birinin yardım etmesi gerekiyor. Yardım eden kişiyle aranızda güçlü bir bağ oluşuyor. O kişi bu bağı, inancınızı değiştirmek için kullanıyor. Bu yüzden dezavantajlı durumda olan engelli bireyler bizim projemizin temeli.”

  • Misyonerlerin Müslümanları hedef almasını ise şu sözlerle açıklıyor; “Hristiyanların sayılarını artırmak için Müslümanları hedef alıyorlar. İnsanların zayıf noktalarını hesap ediyorlar. Mesela okula gitmek istiyorsun, ayakkabı lazım. Karnın acıkıyor, yemek lazım. İhtiyaçlarını sana vererek seni Hristiyanlaştırıyor. Bu yüzden bizim Müslümanlar için özel bir okul kurmamız ve Müslüman öğretmenler yetiştirip onlara dinlerini öğretmemiz lazım”

Müslüman olup misyonerlerin etkisine aldığı bir öğrenciyi tekrar kazanma çabalarını ise şöyle aktarıyor Ayisha Frimpong “Görme engelli bir kızımız ortaokuldayken öksüz kaldı. Babasının desteğiyle okulu bitirdi. Daha sonra babası da öldü. Üniversiteye gitmek istedi ve bir süre kendisinden haber alamadık. Üniversiteye gitmek için yabancı kuruluşlardan destek almış ve o arada dini bırakmış. Gana’daki Zekât Vakfı’nı bilgilendirdim, birçok kuruma rapor yazdım. Kızımızla yakından görüşmeye başladık. Zekât Vakfı kızımızı bir yıl destekledi ve tekrar İslam’a döndü. Daha sonra yardım için yeni yerler aramaya başladık. Bu tarz insanları arayıp selamlaşıyoruz ki irtibatımızı canlı tutabilelim.”

Kiliseye de gittim ama pratiklerin çoğunu yerine getirmediğim için kızıyorlardı. ‘İhtiyacım var, çarşıya gitmeliyim’ diyordum orada gidip namaz kılıp geliyordum.
Kiliseye de gittim ama pratiklerin çoğunu yerine getirmediğim için kızıyorlardı. ‘İhtiyacım var, çarşıya gitmeliyim’ diyordum orada gidip namaz kılıp geliyordum.

‘ÇARŞIYA GİDİP NAMAZ KILIYORDUM’

Eğitim sosyolojisinde doktora sahibi olan tek görme engelli Müslüman olan Asmanou Bouraima aynı zamanda Togo’daki “Togo -Action pour le bien-etre et l’epanaussement des Avugles” isimli görme engelliler derneğinin başkanı. Bu dernek Uluslararası Kabartma Kur’an Hizmetleri Birliği’ne bağlı bir kuruluş. Aynı zamanda derneğin Görme Engelliler İslam Merkezi adında bir organı daha bulunuyor.

Misyonerlerin okuluna gidip dinini koruyan ve şimdi de ülkesindeki bir engelli merkezini yöneten Asmanou Bouraima, 10 yaşında gözlerini kaybetmiş. Bouraima hikâyesini şöyle özetliyor, “Gözlerimi kaybettikten sonra 5 yıl kadar köyde kaldım. Daha sonra bir körler okulu olduğunu duyduğum ve oraya gittim. Bu misyonerlerin kurduğu bir okul ve eğitime devam etmek istiyorsan kiliseye gitmelisin ve İncil okumalısın dediler. Babamı aradım ve olanları anlattım. ‘Oğlum bu okula devam et. İnşallah Müslüman olarak geri dönersin’ dedi. Her pazar kiliseye gitmek zorundaydık. Kabartma yazıyı öğrenebilmek için bir yıl orada kaldım. Daha önce çok kez asilik yaptığım için kiliseye giderken gözleri sürekli benim üzerimde oluyordu. Okulda benden başka görme engelli çocuk yoktu. Bazı babalar Hristiyan okulu olduğunu görünce çocuklarını geri alıyordu. Ben direndim. Kiliseye de gittim ama pratiklerin çoğunu yerine getirmediğim için kızıyorlardı. ‘İhtiyacım var, çarşıya gitmeliyim’ diyordum orada gidip namaz kılıp geliyordum.

RADYO KURMAK İSTİYORUM

Orada bir yıl okuduktan sonra kendime ev tuttum ve özgürleştim. Daha sonra üniversiteye gidince daha özgür bir hâle geldim. Benden önce ülkede 14 tane âmâ üniversite öğrenci vardı ve hepsi Hristiyan’dı. Şükürler olsun ki, yüksek lisans ve doktora sahibi tek âmâ Müslüman benim. Bunun bana Allah’ın böyle bir yer açmam için bir mesajı olduğunu ve bunu bana soracağını düşündüm. 2010 yılında bir villa kiralayıp orayı İslam merkezi yaptım. Sokode’de yani başkente yakın bir yerde. Alman bir arkadaşım vardı 2014 yılında bana yardım etti okulumuzu açtık. Ve daha sonra o arkadaşım beni kabartma kuran birliği ile tanıştırdı.”

Togo’da 7 tane Hristiyan okulu olduğunu ve tek Müslüman okulunun kendi açmış olduğu okul olduğunu ifade ediyor. Çocukları kendinin okuttuğunu dile getiren Asmanou, farklı ülkeleri gezerek dini liderlerle de görüşüyor. “Sokaklardan görme engelli çocukları topluyorum” diyen Asmanou Bouraim, şu bilgileri veriyor: “Şimdilik 40 tane öğrencimiz var. 4 tanesini üniversiteye yollayacağım. Birliğin gönderdiği cüzleri bu çocuklara okutuyorum. Öğrenciler yatılı olduğu için onlara bakmak ve beslemek zorundayız. Eğitim materyalleri de işin içine girince mali açıdan zorlayıcı oluyor. Okula gitmeyen yetişkinlere de bu tür desteklerde bulunuyoruz. Sonraki adımda İslâmî bir radyo kurmak ve o radyo üzerinden yayın yapmak istiyorum.”

Togo hükümetinin Müslüman ya da misyoner diye ayırmadan her iki okula da öğretmen verdiğini ve maaşlarını ödediğini aktaran Bouraima, “Burada devlet okul açmıyor. Siz açarsanız size öğretmen yardımı yapıyor, destek veriyor. Misyoner okullarına da aynı şekilde davranıyor. O yüzden kendi okullarımızı kurup devletten destek almalıyız” diyor.

  • *Afrika’daki engelli kardeşlerimize yardımcı olmak isterseniz www.braillequran.org sitesinden bağış yapabilir, detaylı bilgi edinmek isterseniz 0 212 361 66 61 telefon numarasıyla irtibat kurabilirsiniz.