B2: Bedeni de ruhu da korur
Kırmızı et, karaciğer, yağlı balıklar ve haşlanmış yumurtanın sarısı B2 açısından hayli zengindir. Hayvanî gıda yemeyen vejetaryenler kendilerine hangi zulmü yaptıklarını bilseler, asla bu hataya düşmezlerdi. Zîra tabiatta bir denge vardır ve hiçbir ideolojik gerekçe bu dengeyi bozamaz.
Mâlum B vitamininin diğerlerinden farklı olarak B1, B2, B3, B5, B6, B7, B9 ve B12 şeklinde türevleri var. Bunlardan B1’i geçen hafta ele almıştık şimdi sıra B2’de…
Kimyadaki adı riboflavin olan B2’nin görevi, büyümeyi ve bedenin direncini sağlamaktır. Bir başka görevi ise glutatyon adlı enziminin oluşumunu sağlamak.
Glutatyon ise vücudu zararlı saldırılara karşı güçlü ve zinde tutmak, TİP-2 diyabet, kanser gelişimi ve katarakt oluşumunu engellemek, gözü güçlendimek ve yorgunluğunu almak, migren ataklarını hafifletmek, sinir sisteminin düzenli çalışmasını sağlamak, astım ve bronşit hastalığını tedavi etmek, antikor ve kırmızı kan hücre üretimine yardım etmek, tiroid, egzama, dermatit, romatoid artrit gibi birçok hastalığa mânî olmakla görevli.
B2’nin belki de en mühim görevi; vücuda alınan gıdaların enerjiye dönüşmesini sağlamak ve deri, saç ve tırnak gibi dokuların oksijen kullanımına da destek olmaktır.
Bu durumda onun eksikliğinde bedende neler yaşanabileceğini tahmin etmek güç değil ama yine de bir sıralama yapmakta fayda var.
B2’nin eksikliği nelere neden olur?
- • Ağız, dilde, boğazda yaralar ve kırmızılık
- • Sindirim rahatsızlıkları
- • İştahsızlık
- • Ciltte kırışıklık ve pullanmalar
- • Saç rengi bozulmaları
- • Göz kanlanması
- • Görme bozukluğu
- • Katarakt oluşumu
- • Göz tembelliği
- • Unutkanlık
- • Anemi
- • Ruhî çöküntü
- • Protein, yağ ve karbonhidrat dâhil hemen her türlü besin emilimi sıkıntısı ve bunların neticesi olan başka rahatsızlıklar peşpeşe gelebilir.
Aşırı işlem yaparak gıdaların mahiyetini bozan modern gıda endüstrisinin insanlığa attığı en büyük kazıklardan biri, işlemler sırasında gıdaların değerini düşürmesidir. Bu da beraberinde farklı rahatsızlıklara neden olacaktır. Bazen de gıdanın besin değeri düşmese bile, birlikte gelecek pestisit türü kimyevî maddeler, hayvan ve bitkilere verilen antibiyotik ile hormonlar da vitaminlerin vücuda geçmesini engellediği gibi daha fazlasına ihtiyaç duyulmasına da sebebiyet verebilirler.
Bu nedenle işlem görmüş, katkı maddesi eklenmiş, pestisit ve hormonlara maruz kalmış gıdalardan uzak durmak gerekiyor.
B2 vitamini her gıdada bulunmaz. Bu nedenle B2 olan gıdaların mutlaka yenilip-içilmesi gerekir.
Hangi gıdalarda bulunur?
Kırmızı et, karaciğer, yağlı balıklar, kaliteli peynirler, ev yapımı yoğurt, mantarlar, kavrulmamış badem, haşlanmış yumurtanın özellikle sarısı, susam, tahin, ıspanak, brokoli, ısırgan, papatya, tahıllar ve baklagiller en çok B2 ihtiva eden gıdalardır.
Hayvanî gıda yemeyen vejetaryenler kendilerine hangi zulmü yaptıklarını bilseler, asla bu hataya düşmezlerdi. Zîra tabiatta bir denge vardır ve hiçbir ideolojik gerekçe bu dengeyi bozamaz.
Günlük ihtiyaç ne kadardır?
Yetişkinlerin B2 vitamini ihtiyacı, ortalama 1,5 mg civarındadır. Gebelik ve emzirme durumlarında B2 vitamini ihtiyacı 15 mg’a kadar çıkar. Bu yüzden annenin beslenmesi demek, bebeğin beslenmesi demektir.