Bir soyad için nesep bozmaya değer mi?

Kadının çocuğa soyadını verme hakkını savunanlar, “Çocuk erkek velayetindeyken soyadını verebiliyorsa, kadına vekalet geçince kadın da bu hakkı kullanabilir” fikrini ileri sürüyor
Kadının çocuğa soyadını verme hakkını savunanlar, “Çocuk erkek velayetindeyken soyadını verebiliyorsa, kadına vekalet geçince kadın da bu hakkı kullanabilir” fikrini ileri sürüyor

Uzun zamandır konuşulan “çocuk kimin soyadını almalı” tartışmaları verilen kararlarla yeni boyut kazanıyor. Yakın zamanda Yargıtay’ın verdiği “boşanan bir annenin daha çocuğuna kendi soyadını vermesi” kararı nesep karmaşasına sebep oluyor eleştirilerine maruz kalıyor. Şimdilik az sayıda olan kararın artması sonucu kardeşlerin birbirleriyle evlenmesi bile söz konusu.

Türk Medeni Kanun'un (TMK) 321. Maddesine göre yeni doğan bir çocuk, anne babası evliyse, babasının soyadını alıyor. Çocuğun bu soyadı alması, evlilik birliği kapsamında değerlendiriliyor. Eğer anne baba evli değilse çocuk annesinin soyadını kullanıyor.

Anayasa Mahkemesi 2009 yılında, TMK 321’e ilişkin bir olay sonrası, evlilik dışı çocukların annelerinin soyadını taşıyabileceği ifadesini anayasaya aykırı bularak iptal etti. İptal sonrası herhangi bir yeni düzenleme yapılmadığı için hukuki bir boşluk oluştu. Daha sonra boşanmış annelerin çocuklarının resmi işlemini yaparken annesi olduğunu belgeyle kanıtlaması istendi. Bu durumdan oldukça muzdarip olan anneleri rahatlatacak olan emsal karar 2012 yılındaki bir davadan çıktı.

Yargıtay İptal Etti

Kocasından boşanan bir kadının soyadını çocuğuna vermek için açtığı dava sonrası mahkeme, soyadın çocuğa verilmesine hükmetti. Gerekçe olarak da 2525 sayılı Soyadı Kanunu’nun 4. maddesinin ikinci fıkrasındaki “Evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına tevdi edilmiş olsa bile babasının seçtiği veya seçeceği soyadını alır” ifadesinin Anayasa Mahkemesince 8 Aralık 2011 tarihinde feshedilmesini gösterdi.

Son yıllarda ülkemizde de artan annenin çocuğuna soyadını vermesi kararlarının her ne kadar haklı yanları olsa da bir sorunu da yanında getiriyor: Nesep karmaşası.
Son yıllarda ülkemizde de artan annenin çocuğuna soyadını vermesi kararlarının her ne kadar haklı yanları olsa da bir sorunu da yanında getiriyor: Nesep karmaşası.

İş burada da bitmeyerek konu Yargıtay’a taşındı. Yine TMK 321’i gerekçe gösteren Yargıtay şu bölüme atıfta bulunarak kararı iptal etti “doğru nesepli çocuğun; babanın (ailenin) soyadını taşıyacağı, boşanma ve ölüm üzerine velayetin annede olmasının soyadında herhangi bir değişikliğe neden olmayacağı, babanın soyadı ve çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı, usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek bir kararla değişmedikçe çocuğun soyadının da değişmeyeceği.”

Karara Geri Adım

  • Mayıs 2013’te bireysel olarak AYM’ye başvuran anneye AYM’nin 2015 yılında verdiği gerekçeli kararda, 2525 Sayılı Soyadı Kanunu’nun 4. maddesinin 2 fıkrasının AYM tarafından feshedilmesini gösterdi. Kadın ve erkeğin evlilik süresi ve sona ermesinde eşit hak ve sorumluluklara sahip olduğuna dair uluslararası sözleşmelerin hükümleri ve anayasanın 10. ve 41. Maddelerine aykırı olması nedeniyle annenin çocuğa soyadını vermesi onaylanmış oldu. Yani kadının kendi çocuğuna soyadını verememesi bir hak ihlali olarak görüldü ve soyadını verebilmesi kararlaştırıldı.

Ardından Yargıtay 9 Nisan 2018 günü “Boşanmış kadın velayeti kendisine verilmiş olan çocuğuna kendi soyadını verilmesini velayet hakkına dayanarak aile mahkemesinden isteyebilir” kararını verdi. Böylece, bu örnek karar boşanmış annelerin çocuklarına kendi soyadlarını verme taleplerinin önünü açmış oldu.

Nesep Karışması

Kadının çocuğa soyadını verme hakkını savunanlar, “Çocuk erkek velayetindeyken soyadını verebiliyorsa, kadına vekalet geçince kadın da bu hakkı kullanabilir” fikrini ileri sürüyor. Öte yandan kadının soyadını çocuğuna verememesini, cinsiyet ayrımı ve eşitlik ilkesine aykırı olması bağlamında değerlendirenler de bulunuyor.

  • Son yıllarda ülkemizde de artan annenin çocuğuna soyadını vermesi kararlarının her ne kadar haklı yanları olsa da bir sorunu da yanında getiriyor: Nesep karmaşası. Bir diğer adıyla nesil karmaşası. Sperm ve anne sütü bankalarının yanına bir de annenin soyadı eklenmiş oldu. Tüm bunlar, ‘aile toplumun temelidir’ ifadesine terslik teşkil ederken aidiyet ve birlik kavramlarını da alaşağı etmiş olacak.

Birçok kişi, boşanma sonrası farklı bir soyad alan çocuğun, üvey kardeşiyle evlenmesi gibi bir riskin bulunduğunu söyleyerek bu karara karşı çıkıyor. Annenin yeni bir evliliği durumunda çocuğun soyadına ilişkin doğacak yeni karmaşanın nasıl halledileceği ayrı bir soru olarak ortaya çıkıyor. Verilen bu kararların şimdilik az olması yukarıdaki risklerin kontrolünü sağlasa bile her geçen gün artan boşanmayla açılan soyadı davaları gelecekte nesillerin karışması gibi ciddi bir sorunu önümüze koyuyor.