Bosna’da Direnişin Adı Fata Orloviç

Fata Nine’nin, bahçesindeki kaçak kilisenin kaldırılması için 20 yıldır sürdürdüğü hukuk mücadelesine kesin cevap Arupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden geldi.
Fata Nine’nin, bahçesindeki kaçak kilisenin kaldırılması için 20 yıldır sürdürdüğü hukuk mücadelesine kesin cevap Arupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden geldi.

BosnaHersek’in Srebrenitsa şehri yakınlarındaki Konyeviç PolyeKöyü’nde yaşayan ve 20 yıldır bahçesine yapılan kaçakkilisenin kaldırılması için mücadele eden Boşnak NineFata Orloviç, hukuk mücadelesinde zafer elde etti...

Bosna Hersek’in Srebrenitsa şehri yakınlarındaki Konyeviç Polye Köyü’nde yaşayan Boşnak nine Fata Orloviç, kendisine teklif edilen milyon avrolara, dayak ve baskılara karşın 20 yıldır sürdürdüğü hukuk mücadelesinde ‘’Zafer’’ elde ederek, Bosna direnişinin adeta sembolü oldu. Osmanlı’nın ardından Avusturya Macaristan, Sırp Hırvat Sloven Krallığı, Yugoslavya dönemi ile son olarak da 1992-1995 yıllarındaki acı savaşa rağmen Boşnaklar’ın hâlen o topraklarda ayakta kalmaları ve kimliklerini muhafaza etmelerine verilebilecek en güzel örneklerden birisi 77 yaşındaki Fata Orloviç’in hikâyesidir. Bosna Hersek’in doğusunda yer alan Srebrenitsa yakınlarındaki Konyeviç Polye köyünde, savaştan önce eşi ve 7 çocuğuyla yaşayan Fata Orloviç, savaş sırasında Sırplar tarafından Tuzla’daki toplama kampına götürüldü. Savaşta eşi Şaçir Orloviç ile 22 yakınını kaybeden Fata nine, bir süre kampta, ardından da farklı bölgelerde mülteci olarak yaşadı.

ABD’ye giden 4’ü erkek, 3’ü kız 7 çocuğunun tüm ısrarlarına rağmen doğduğu toprakları terk etmek istemeyen Fata Orloviç, 1995 yılında savaşı bitiren Dayton Anlaşması’nın imzalanmasının ardından ‘’mültecilerin evlerine dönebileceği’’ maddesini dikkate alarak, 1999 yılında köyüne döndü. Köye döndüğünde evinin bahçesinde, bölgeye yerleşen Sırplar tarafından kilise yaptırıldığını gören Fata Orloviç, arazisine izinsiz yaptırılan kilisenin kaldırılması için hukuk mücadelesi başlattı. Kilisenin yıkılmaması için kendisine teklif edilen milyon avroları reddeden Orloviç, daha sonra 20 yıl sürecek bir hukuk mücadelesi başlattı. Orloviç, bu hukuki süreç devam ederken evinin bahçesindeki kilise kaldırılana kadar, Bosna Hersek dışında yaşayan çocuklarını ziyareti reddetti. Ayrıca Bosna Hersek İslam Briliği (Diyanet), Fata Nine’yi bu mücadelesinden dolayı ödüllendirmek için, tüm masrafları taraflarınca karşılanmak üzere hacca göndermeyi teklif etti. Ancak Fata Nine, ‘’Evimin bahçesindeki kilise kaldırılmadan hiçbir yere gitmeyeceğim’’ diyerek hacca gitme teklifini bile reddetti.

DAVA TAMAM SONUÇ YOK

Kendisine ait arazide kaçak olarak yaptırılan kilisenin kaldırılması için yerel mahkemeye başvuran Orloviç, 2007 yılında davayı kazandı, ancak kilise avukatlarının davayı temyize götürmesi üzerine süreç uzadı. Mahkeme, 25 Mayıs 2010’da yıkım kararının uygulanmasına hükmetti, ancak karar uygulanmadı. Orloviç’in o tarihten bu yana ömrü mahkemelerde ve bahçesindeki kiliseye ayine gelenlerle mücadele etmekle geçti. Fata nine, evinin bahçesindeki kiliseye ayine gelenlerle tartışması nedeniyle sık sık karakola götürülüyor ve polisten şiddet görüyordu. Ancak Fata nine, gördüğü bütün bu zorluklara rağmen mücadelesini bırakmayarak, davasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürdü.

AİHM, KAÇAK KILISENIN YIKILMASINA HÜKMETTI

Fata Nine’nin, bahçesindeki kaçak kilisenin kaldırılması için 20 yıldır sürdürdüğü hukuk mücadelesine kesin cevap Arupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden geldi. Fata Nine, Bosna’daki mahkemelerden kilisenin yıkılması için verilen kararların uygulanmamasından dolayı bir süre önce konuyu avukatları aracılığıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıdı. AİHM, geçtiğimiz günlerde Boşnak Fata Nine’nin bahçesine Sırplar tarafından izinsiz inşa edilen kilisenin yıkılmasına hükmetti. Yıllardır bahçesindeki kilisenin kaldırılması için hukuk mücadelesi veren 77 yaşındaki Orlovic’i haklı bulan mahkeme, ülkesindeki savaş sırasında (1992-1995) terk etmek zorunda kaldığı evinin bahçesine izinsiz yapılan Ortodoks kilisesinin yıkılmasına karar verdi. Mahkemeden yapılan açıklamada, kilisenin kaldırılmasından Bosna Hersek devletinin sorumlu olduğu ifade edilirken, hükmün üç ay içinde yerine getirilmesi gerektiği kaydedildi. Kilisenin izinsiz olarak inşa edildiğinin altı çizilen açıklamada, mülk sahiplerinin bu yapı ile ilgili bilgilendirilmediği ve savaşın ardından evlerine döndüklerinde bahçelerindeki bu kilise ile karşılaştıkları anımsatıldı.

‘’BU KARARI BEKLEMEK HIÇ DE KOLAY OLMADI’’

Konyeviç Polye köyünde yalnız yaşadığı evde AİHM’nin kararını öğrenen ve Türkiye’ye, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Türk milletine olan sevgisiyle bilinen Fata Orloviç, duygu ve düşüncelerini Gerçek Hayat ile de paylaştı. AİHM’nin verdiği kararı beklemenin hiç de kolay olmadığını belirten Fata Nine 20 yıldır hukuk mücadelesini, yalnız başına, her türlü tehlikeye, baskıya, hatta fiziksel şiddete rağmen pes etmeden sürdürdüğünü kaydetti. Bu mücadelesini sadece kendi şahsı için yürütmediğini anlatan Fata Nine; ‘’Ben 77 yaşında yaşlı bir kadınım, yarın öbürgün öleceğim. Ancak bu mücadelemi yurt dışında yaşayan çocuklarım ve Bosna Hersek’in çocukları için verdim. Çocuklarım veya torunlarım yurt dışından döndüklerinde onlara bırakacağım arazide evlerini inşa etsinler, yaşasınlar. Bosna Hersek’in genç nesilleri de haksızlığa karşı mücadele etmenin gerekli olduğunu görsünler. Evimin bahçesine, kaçak olarak bu kiliseyi yapanların bir nebze utanmaları olsaydı, beni 20 yıl süründürmek yerine bu durumu daha ilk yıllarda çözmeleri gerekirdi. 20 yıl çok uzun bir süre, hem beni hem çocuklarımı çok yordular.”

‘’KILISE DÜŞMANI DEĞILIM’’

Fata Nine, kendisinin kilise düşmanı olmadığını vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti: ‘’Ben kilise düşmanı değilim, evimin bahçesine izinsiz olarak cami de inşa edilseydi, yine aynı mücadeleyi verir kaldırılmasını isterdim. İbadet yeri yapılırken helallik istenir. İnsanları öldürüp, göçe zorlayıp topraklarında hiç kimse kilise yapamaz.’’

FATA NINE ABD’LILERI BILE ŞAŞIRTMIŞTI

Bu arada, Fata Nine’nin evinin bahçesinde yaptırılan kaçak kiliseye karşı verdiği mücadele Wikileaks belgelerinde de yer almıştı. ABD’nin Saraybosna Büyükelçiliği’ndeki bir diplomat tarafından hazırlanan belgede, Fata Orloviç 2008 yılında ‘’Cesur Kadın’’ ödülü için aday gösteriliyor. ‘’Her ne kadar Orloviç, ‘cesur kadın’ ödülü için tipik bir aday olmasa da Bosnalıların sistematik ayrımcılığa, dini hoşgörüsüzlüğe ve adaletsizliğe karşı mücadelesinin sembolü oldu’’ denilen belgede, ‘’İnancımız odur ki; insan onurunu savunmada Orloviç’in sebat, güç ve yılmaz ruhundan daha iyi hiçbir örnek yoktur’’ ifadeleri dikkati çekiyor. 1994 yılından bu yana ABD’de düzenlenen ”Cesur Kadın” ödülüne 2008 yılında Fata Orloviç aday gösterilirken, ödülü ABD’li aktivist Lilly Ledbetter kazanmıştı.