Cübbenin de bir bedeli var

Cübbeli Ahmet’in artık daha sık ve rahat bir şekilde Mustafa Kemal güzellemeleri yapabilmesinin, daha doğrusu Mustafa Kemal’i ‘eleştirilemez’ göstermeye çalışmasının arkasında belki de Mısıroğlu’nun sorduğu soruları bugün ona sorabilecek kimse kalmaması vardır. Yahut belki de artık söylediği o sözlere kendisinin de kalben inanıyor olması... Sonuçta inandığınız gibi yaşamazsanız yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız.
Cübbeli Ahmet’in artık daha sık ve rahat bir şekilde Mustafa Kemal güzellemeleri yapabilmesinin, daha doğrusu Mustafa Kemal’i ‘eleştirilemez’ göstermeye çalışmasının arkasında belki de Mısıroğlu’nun sorduğu soruları bugün ona sorabilecek kimse kalmaması vardır. Yahut belki de artık söylediği o sözlere kendisinin de kalben inanıyor olması... Sonuçta inandığınız gibi yaşamazsanız yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız.

Cübbeli Ahmet Hoca adıyla tanınan Ahmet Mahmut Ünlü’nün Mustafa Kemal’le ilgili son sözleri şaşkınlığa falan neden olmadı. Ünlü, bu sözleri geçmiş yıllarda da dile getirmişti. ‘Zamanlaması manidar’ bu sözler, önceleri ‘tedbiren’ söylenmiş gibi görünüyordu. Ama son tartışma ortaya koydu ki, Kemalizm sevgisi artık Ünlü’nün üstüne biçilmiş bir cübbe gibi oturuyor.

Sürekli keskin çıkışlar yapıyor. Ya cennete girmek için ne satın almamız gerektiği konusunda kesin hükümleri var, ya da ülkeyi kurtarmak için ne yapmamız gerektiği konusunda. Youtube kanalının abone sayısı 1 milyona yaklaştı. Videoları izlenme rekorları kırıyor. Her konuda bir fikir beyan edip bu kadar göz önünde olunca da, piyasa kuralları gereği bazı bedeller ödemesi gerekiyor.

Cübbenin yerini kemalizm zırhı mı aldı?

Cübbeli Ahmet, son yaptığı ‘Atatürk aleyhinde konuşmak caiz değil’ fetvası ile yine gündeme geldi. Mustafa Kemal’le ilgili en son geçtiğimiz yıl gündem olmuştu. O zaman da amansız ‘rakibi’ Oda Tv’ye konuşmuş ve “Vatanı kurtaran Atatürk’e nasıl düşman olacaksın” diye sormuştu.

  • Hatta Mustafa Kemal’in hilafeti kaldırma ‘üslubunu’ bile överek “Hilafeti bile kaldırırken çok üsluplu, çok usturuplu mesela. Şimdi o günkü şartları bilmeyen, o gün onun karşılaştığı şeyleri bilmeyen, kâr zarar hesabı yapamaz” demişti.

Cübbeli’nin Mustafa Kemal açıklamaları, ilginç bir şekilde hep ‘başka cemaatler’ ile ilgili yaptığı açıklamaların üstüne geldi. Geçtiğimiz yıl “FETÖ’nün boşalttığı yerleri başka cemaatler dolduruyor” çıkışının ardından şimşekleri üzerine çekmiş, daha sonra ekran ekran gezerek yaptığı ‘düzeltme’ turlarında konuyu bir şekilde Mustafa Kemal’e getirerek memleketin en kullanışlı zırhını kendi üstünde denemişti.

Mısıroğlu’nun vasiyeti

Geçtiğimiz günlerde yaptığı ‘selefilik’ açıklamasının ardından da yine benzer bir yola girdi.

Kadir Mısıroğlu, 2015 yılındaki bir sohbetinde, “Benim vasiyetimdir; Mustafa Kemal'e ve Kemalizme zerre muhabbeti olan, ben onlardan evvel ölürsem sakın cenazeme gelmesin.
Kadir Mısıroğlu, 2015 yılındaki bir sohbetinde, “Benim vasiyetimdir; Mustafa Kemal'e ve Kemalizme zerre muhabbeti olan, ben onlardan evvel ölürsem sakın cenazeme gelmesin.

Türkiye’de pek çok alanda Kemalist vesayetin devam ettiğini iyi bilen Cübbeli, en azından Kemalistleri arkasına almak istiyor. Ama Kemalisterin de FETÖ’cüler gibi hep arkadan vurduğunu unutarak.

  • Bu konuda onu net şekilde uyaran, yaşadığı dönemde Cübbeli’nin de en çok çekindiği isimlerden biri olan Kadir Mısıroğlu yapmıştı. Mısıroğlu, 2015 yılındaki bir sohbetinde, “Benim vasiyetimdir; Mustafa Kemal'e ve Kemalizme zerre muhabbeti olan, ben onlardan evvel ölürsem sakın cenazeme gelmesin. Ruhum mustarip olur. İslam âlemindeki en büyük ihanet Kemalizm’dir. Onunla bir Müslümanın hissiyatının bağdaşmasına imkân ve ihtimal yoktur.

Dağda çoban bile olsa; hocayı astığını mı duymamış? Hilâfeti yıktığını mı duymamış? Şeriatı lağvettiğini mi duymamış? Neyi duymadın? Neyi duymadın? Ey Cübbeli! Neyi duymadın? Tekkenin kapatıldığını da mı duymadın? Çıktın televizyonda methettin! Yaşasın cehennem! İsteyen methetsin. Benim dünya görüşüm bu” demişti.

Türkiye’de pek çok alanda Kemalist vesayetin devam ettiğini iyi bilen Cübbeli, en azından Kemalistleri arkasına almak istiyor.
Türkiye’de pek çok alanda Kemalist vesayetin devam ettiğini iyi bilen Cübbeli, en azından Kemalistleri arkasına almak istiyor.

Cübbeli Ahmet’in artık daha sık ve rahat bir şekilde Mustafa Kemal güzellemeleri yapabilmesinin, daha doğrusu Mustafa Kemal’i ‘eleştirilemez’ göstermeye çalışmasının arkasında belki de Mısıroğlu’nun sorduğu soruları bugün ona sorabilecek kimse kalmaması vardır. Yahut belki de artık söylediği o sözlere kendisinin de kalben inanıyor olması... Sonuçta inandığınız gibi yaşamazsanız yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız.

Yorumunuzu yazın, tartışmaya katılın!

YORUMLAR
Sırala :

Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım