Karanlık bir portre: Nikki Haley

Nikki Haley.
Nikki Haley.

Haley, BM’de İsrail’i öyle bir savundu ki bu gayretleri karşılıksız bırakılamazdı. Bundan altı yıl önce İsrail tarafından ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen gecede kendisine "İsrail Savunucusu Ödülü" verildi. Ama asıl ödülü sona saklamışlardı. Haley’e o gece salondakiler hep bir ağızdan “2024’ün Başkanı” tezahüratı yaptı.

Hindistan yakın sayılabilecek bir tarih olan 1990’larda ABD’nin neredeyse hiç umursamadığı bir ülkeydi. Ancak ülke, artan nüfusu ve eğitime verdiği önemle 2 binlerin başında dikkat çekmeye başladı.

Haley, BM’de görev yaptığı süre boyunca ABD’yi yöneten bankaların asıl sahibi olan Yahudilerle çok iyi ilişkiler kurdu.
Haley, BM’de görev yaptığı süre boyunca ABD’yi yöneten bankaların asıl sahibi olan Yahudilerle çok iyi ilişkiler kurdu.

Teknoloji şirketlerinin en değerli şirketler olmaya başladığı bu yıllarda Hindistan ile aralarındaki saat farkından yararlanan Silikon Vadisindeki Amerikalı programcılar, başladıkları ve tamamlayamadıkları işleri uyumadan önce saat başına aldıkları ücret daha düşük ama üretimleri daha yüksek olan Hintli programcılara gönderir, sabah kalktıklarında ise işi tamamlanmış bulurlardı.

Amerikalıların taşeronu olmayı gocunmadan sürdüren kararlı ve sabırlı Hintliler zamanla ABD’de kendi şirketlerini kurmaya başladılar ve başarılı da oldular. Zamanla bu başarıları gören dev şirketler; Google, Microsoft, Pepsi, Adobe, Master Card, Citigroup ve daha pek çoğu CEO olarak Hintlileri atadı.

2019 yılı verilerine göre NASA’da çalışan 10 bilim adamından 4’ü, ABD’de çalışan doktorların yüzde 38’i, Microsoft ve IBM’in çalışanlarının üçte biri Hintlidir. 2019 yılına gelindiğinde yarı Hintli Kamala Harris sayesinde CEO’lukta zirveyi gördüler.

Harris, tartışmalı bir seçimin ardından ABD Başkanı seçilen Joe Biden’ın yardımcısı oldu. Artık dünyanın en fazla nüfusa sahip ülkesi konumunda ve Birleşmiş Milletler’in 6’ncı daimi üyesi olma yolunda ilerleyen Hindistan, ABD’de gözünü CEO’luktan patronluğa dikti. Anne ve babası Hintli olan Nikki Haley müthiş bir destekle adaylık yarışına girişti. Ve an itibarıyla pek çok aday adayının arasından sıyrılıp, Cumhuriyetçi Parti'de Donald Trump'ın tek rakibi kaldı.

Sırtını Yahudilere dayadı

Nikki Haley, Güney Carolina’da 20 Ocak 1972’de doğdu. Biyoloji profesörü olan babası ve hediyelik eşya dükkânı sahibi annesi ona, Nimrata Nikki Randhawa ismini koydu. Amerikan ordusunda yüzbaşı rütbesiyle Afganistan’da savaşan Michael Haley’le evlenince Hintli isimlerini attı. Sonra da siyasete atıldı. 2004’te Temsilciler Meclisine girdi, 2010’da da ABD’nin en genç valisi, ikinci Hintli valisi ve Güney Carolina’nın ilk kadın valisi unvanlarıyla seçildi. Ancak onun asıl yıldızını parlatan ve bugün ABD başkanlığı yarışına iten gelişme, 2017’de Donald Trump’ın başkanlığı sırasında oldu.

Haley, ABD’nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi oldu. Görev yaptığı süre boyunca ABD’yi yöneten bankaların asıl sahibi olan Yahudilerle çok iyi ilişkiler kurdu.

“Geçtiğimiz yıllarda açıkça Barack Obama başkan olmasın diye çabalayan bu aile, şimdi de Nikki Haley başkan olsun diye canla başla çalışıyor. Haley’in kampanyasına sınırsız finansal destek sunuyor.”
“Geçtiğimiz yıllarda açıkça Barack Obama başkan olmasın diye çabalayan bu aile, şimdi de Nikki Haley başkan olsun diye canla başla çalışıyor. Haley’in kampanyasına sınırsız finansal destek sunuyor.”

‘2024’ün başkanı’

Haley, BM’de İsrail’i öyle bir savundu ki bu gayretleri karşılıksız bırakılamazdı. Bundan altı yıl önce İsrail tarafından ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen gecede kendisine "İsrail Savunucusu Ödülü" verildi. Ama asıl ödülü sona saklamışlardı. Haley’e o gece salondakiler hep bir ağızdan “2024’ün Başkanı” tezahüratı yaptı.

İsrail 2018’de o gece verilen sözü tutmak için bugün elinden geleni yapıyor. Haley bir yandan kampanya çalışmalarını sürdürürken diğer yandan Gazze’de dünyanın en korkunç katliamlarından birini sürdüren İsrail’e destek açıklamaları yapmaktan geri durmuyor.

Netanyahu’yu gözü dönmüş şekilde destekleyen Haley, geçenlerde Filistinlilerin hiçbir zaman devlet kurmak istemediklerini, şimdi de amaçlarının devlet kurmak değil, terörizm yoluyla İsrail’i yok etmek olduğunu söyledi. Haley’in çözüm bekleyenler açısından Trump ve Biden’ın köküne kibrit suyu dökecek kadar faşist olduğu ortadayken tek destek İsrail’den de değil.

ABD'nin de bir Koç ailesi (The Koch Family) ve Koç Şirketler Grubu (Koch Industries) var. Bloomberg milyarderler endeksine göre Charles Koch, 60 milyar dolarlık servetiyle dünyanın 22'nci en zengin kişisi. Diğer kardeşlerle birlikte Koch ailesinin varlığı toplamda 130 milyar dolar civarında. Dünya çapında 120 binden fazla çalışanıyla ABD’nin en büyük ikinci özel şirketi olmasına rağmen Amerikalıların bile çok az tanıdığı bir şirket Koch Industries. Çünkü hisselerin tamamı ailede. Kimseye hesap vermemek için yıllardır kapalı bir sistemle işlerini yürütüyorlar.

Geçtiğimiz yıllarda açıkça Barack Obama başkan olmasın diye çabalayan bu aile, şimdi de Nikki Haley başkan olsun diye canla başla çalışıyor. Haley’in kampanyasına sınırsız finansal destek sunuyor. Akıllarında hangi karanlık planlar var kim bilir. İnsan bu ilişkileri görünce, Trump’ın Iowa ve New Hampshire’daki ön seçimleri Nikki Haley’in önünde bitirmesine sevinmeden edemiyor.