Mağduriyet şovu ihtilafları açığa çıkardı

Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu.
Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle açılan davada karar açıklandı. Mahkeme, İmamoğlu’na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasının yanı sıra Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 53. maddesine göre belli haklardan mahrumiyet kararı verdi. Siyâsî yasak da getiren bu ceza, istinaf ve Yargıtay tarafından da onanırsa geçerli olacak. Ancak yargıdan çıkan bu karar henüz kesinleşmese de siyaset meydanını bir hayli hareketlendirdi. 2019’da yerel seçimden başlayan tartışma, 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimine evrildi ve muhalefet cephesindeki aday krizini bir kez daha gözler önüne serdi.

Dava nasıl açıldı?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 30 Ekim 2019’da Fransa’da düzenlenen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde bir konuşma yaptı. İmamoğlu bu konuşmasında, hükümetin mahallî seçim kampanya sürecinde kamu kaynaklarını iktidar lehine kullandığı gibi suçlamaları ifade etti, birçok konuda Türkiye’yi şikâyet eden cümleler kurdu.

 İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile İBB Başkanı’nın Saraçhane’deki ofisinden yayınladığı samimi pozlar, CHP tabanında ciddi rahatsızlığa yol açtı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile İBB Başkanı’nın Saraçhane’deki ofisinden yayınladığı samimi pozlar, CHP tabanında ciddi rahatsızlığa yol açtı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise 4 Kasım 2019’da İmamoğlu’nu kastederek “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” dedi.

İmamoğlu aynı gün İstanbul’da gazetecilere yaptığı açıklamalarda, Bakan Soylu’nun sözlerine cevap verirken, “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır” ifadelerini kullanarak YSK’yı hedef aldı.

Bu açıklamayla ilgili olarak, YSK’nın yazılı suç duyurusunda bulunmasının ardından, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Savcılığın hazırladığı iddianame, 28 Mayıs 2021’de Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi ve İmamoğlu için hapis cezası ve siyasî yasak talep edilen süreç başlamış oldu.

Mağduriyet avcılığı

Kararın yargı tarafından açıklanmasını tahmin eden İmamoğlu ve ekibi hazırlığa erken başladı. Karar açıklandıktan sonra meseleye geniş çaplı bir operasyon süsü verildi, yargı kararının siyâsî bir kararmış gibi algılanması operasyonuna başlandı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun konuyla alâkası olmayan bir tartışmada YSK ve üyelerine hakaret etmesi ortadayken tabi ki bu iş kolay olmayacaktı. Bu yüzden davacıyı, YSK değil de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ymuş gibi servis etmeye başladılar. Oysa Eski YSK Başkanı Sadi Güven ta Nisan ayında “İmamoğlu’nun sözlerini savcıya ben bildirdim” açıklamasını bizzat yapmıştı. Ancak İBB ekibi bu gerçeği perdeleyip, olayı Soylu-İmamoğlu tartışmasına indirgemeye çalıştı.

Yargı sürecinin aleyhine işlediğini fark edince de, 13 Mayıs 2022’de Süleyman Soylu aleyhine “Hakaret Davası” açarak algı operasyonuna giriştiler. Karar açıklandıktan sonra meselenin sunuş tarzına bakacak olursak, davacı olan YSK neredeyse hiç zikredilmedi, cezanın siyâsî bir karar olduğu iftirası adına sürekli Bakan Soylu ismi telaffuz edilmeye başlandı. Buradan mağduriyet avcılığını hedefleyen İmamoğlu’nun yanında duranların analizi ise konunun iktidar-muhalefet arasından çok muhalefet içi bir mesele olduğu yönündeydi.

Savcılığın hazırladığı iddianame, 28 Mayıs 2021’de Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi ve İmamoğlu için hapis cezası ve siyasî yasak talep edilen süreç başlamış oldu.
Savcılığın hazırladığı iddianame, 28 Mayıs 2021’de Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi ve İmamoğlu için hapis cezası ve siyasî yasak talep edilen süreç başlamış oldu.
  • Operasyon içinde operasyon
  • Öte yandan hâkim Hüseyin Zengin’in İmamoğlu davasından alınmasını da büyük bir algı operasyonuna dönüştürdüler. CHP’li Barış Yarkadaş, Korkusuz gazetesinde yazdığı köşe yazısında hâkimin, İmamoğlu’na ceza vermesi için baskı gördüğünü ve istemediği halde tayinin çıkarıldığını öne sürdü. Ancak gerçek sonradan ortaya çıktı, hâkim Zengin’in FETÖ’nün mahrem yapılanması içinde olduğu anlaşıldı. Asıl şaşırtan gelişme ise İmamoğlu’nun avukatlarının hâkim Hüseyin Zengin’in İmamoğlu’na ceza vermek için “acele” ettiği gerekçesiyle reddi hâkim talebinde bulunduklarının ve bunun mahkemece reddedildiğinin belgeleriyle ortaya konulması oldu. Operasyon içinde operasyon akıllara durgunluk verecek cinsten.

CHP Ankara’dan Saraçhaneye mi taşınmış?

İmamoğlu’nun cezası açıklanınca partililerden gelmesi beklenen desteğin İYİ Partiden geldiği söylenebilir. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile İBB Başkanı’nın Saraçhane’deki ofisinden yayınladığı samimi pozlar, CHP tabanında ciddi rahatsızlığa yol açtı. İmamoğlu deyim yerindeyse aldığı cezanın etinden budundan tam yararlanmak için hemen o akşam belediye çalışanlarını Saraçhaneye toplayarak açıklama yaptı. Yanında ise Meral Akşener vardı. 6’lı masa miting alanına davet edildi. Meral Akşener’in İmamoğlu’nu 6’lı masanın cumhurbaşkanı adayı gösterme çabası, süreci takip eden hemen herkes tarafından bilinen bir gerçek hâline gelmişti. Bu durum özellikle CHP’nin yönetim kadrosundaki çatlaklar ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun İmamoğlu eliyle saf dışı bırakma çabasını daha net ortaya çıkarmış oldu.

15 Aralıkta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, DEVA Parti Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu Saraçhane’de bir araya geldi. Belki de bazıları Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığının hemen orada açıklanacağını sandılar. Ancak İmamoğlu ve Akşener dâhil bazılarının gönlünden geçen olmadı. Tam aksine Kılıçdaroğlu, mahkeme kararıyla ilgili yaptığı tüm açıklamalarda İmamoğlu’nun adını ısrarla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı unvanıyla anarak çerçeveyi hatırlatmaya çalıştı. İmamoğlu YSK’ya yaptığı hakaretten dolayı aldığı cezayı bir mağduriyet şovuna dönüştürmeye çalışsa da son tahlilde ortaya çıkan şu: 6’lı masanın ortak aday konusundaki fikir ayrılığı bâriz bir şekilde ortaya çıkmış oldu.

“Lehine indirim yapılmadı çünkü”

İmamoğlu’na, 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası veren mahkeme bu cezayı 17 sayfalık gerekçeli kararla açıkladı. Gerekçeli kararda İmamoğlu’nun açıklama ve davranışlarıyla mahkemede olumsuz kanaat oluşturduğu belirtildi. İmamoğlu’nun daha önce Ordu Valisine hakaretten aldığı cezanın, yargılama devam ederken basın mensuplarına, “Olmaması gereken bir dava sürdürülüyor, boş işler bunlar” açıklamasının, daha sonra da “Şu mahkemeden utanç duyuyorum böyle bir yargılama olamaz, şaka gibi, trajikomik bir durum, beni zerre ilgilendirmiyor” sözlerinin “lehine indirim uygulanmamasında” etkili olduğu ifade edildi. Kararda ayrıca İmamoğlu’nun 'ahmak' hakaretini YSK üyelerine yaptığı “duraksanmayacak şekilde açıktır” denildi.