Somali'de satranç oyunu

Somali'de satranç oyunu.
Somali'de satranç oyunu.

Somali hükümetinin ülke güvenliğini ABD'ye bırakması stratejik açıdan yanlış bir karardır. ABD'nin bölgede uzun süredir var olduğunu ve bunun bölgeyi her geçen gün daha da istikrarsız bir hâle getirdiğini biliyoruz. Bu noktada Türkiye'nin bölgedeki varlığını daha da güçlendirmesi gerekiyor. Nitekim Türkiye'nin Somali ile imzaladığı deniz anlaşmasını bu bağlamda olumlu bir adım.

Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud'un başkanlık ettiği bir törende, Somali Ordusu'nun (SNA) elit birimi olan Danab Tugayı'nın ABD tarafından eğitimi için Somali ile ABD arasında bir anlaşma imzalandı. Törende ABD'nin Afrika İşleri Müsteşarı Molly Phee de hazır bulundu.

Somali Cumhurbaşkanlığı'nın açıklamasına göre anlaşma, Danab birliğini eğitmek için kullanılacak olan Baidoa, Dusa Mareb, Jowhar, Kismayo ve Mogadişu'da "iyi donanımlı" beş askeri üssün inşa edilmesini içeriyor.

Somali Cumhurbaşkanı Mahmud, Amerikan desteğinin ülkenin uluslararası terörizm tehdidiyle başa çıkma ve güvenlik sorumluluklarını yerine getirme çabaları noktasında mühim olduğunu belirtip, "Amerikan yatırımlarının Danab’daki etkisini görmek, Somali güvenlik kuvvetlerinin Şebab terör örgütüne karşı yürüttüğü operasyonlarda muazzam bir darbe gücü oluşturmasına yardımcı olmaktadır" dedi.

ABD'nin Afrika İşleri Müsteşarı Phee ise Washington'un bu geçiş döneminde Mogadişu yönetimini destekleme taahhüdünü yeniden teyit ettiğini ve Somali hükümetinin talimatıyla 9 Şubat'ta ABD Afrika Komutanlığı (Africom) tarafından, Kismayo'nun yaklaşık 35 kilometre kuzeydoğusuna hava saldırısı düzenlendiğini ve üç Şebab militanının öldürüldüğünü söyledi.

ABD varlığı daha net hissediliyor

ABD'nin Somali'deki varlığı, Mayıs 2022'de seçilen Cumhurbaşkanı Mahmud'un göreve gelmesiyle iyice hissedilmeye başlandı.

2021 yılının sonlarına doğru eski Başkan Donald Trump'ın Ocak 2021'de verdiği geri çekilme kararını iptal eden Biden yönetimi, 450 Amerikan askerinin Somali'de yeniden konuşlandırılması kararı aldı. Ancak ABD askerlerinin gelmesiyle Şebab'ın terör faaliyetlerinde bir azalma olmadı. Örgüt, General Gordon'un üssüne yapılan saldırıda, dört Birleşik Arap Emirlikleri askeriyle Bahreynli bir subayı katletti.

Bu arada Afrika Birliği Somali Geçiş Misyonu (ATMIS), 3 bin askerin yer aldığı çekilmenin ikinci aşamasının 4 aylık gecikmenin ardından tamamlandığını duyurdu. ATMIS güçlerinin normalde 2023 Eylül’ünde Somali'den çekilmesi planlanıyordu ancak Mogadişu hükümeti, askerlerin geri çekilme sürecinin ‘teknik olarak askıya alınmasını’ talep etmişti. ATMIS, 7 askeri üssü hükümete devredip, diğer iki üssü de kapattı.

DEAŞ ve Şebab’ın arkasında ABD var

BM takvimine göre ATMIS, bu yılın sonuna kadar Somali'den tamamen çekilecek ve sorumluluğu Somali güvenlik güçleri devralacak. Birinci ve ikinci aşamada geri çekilen asker sayısı 5 bine ulaşırken, Somali'de halen Burundi, Cibuti, Etiyopya, Kenya ve Uganda ordularından 14 bin 600 asker görev yapıyor.

ABD askeri varlığının ATMIS'ın çekilmesiyle güçleniyor olması ilginç bir gelişme. Hele DEAŞ ve Şebab gibi örgütlerin ABD ve batıyla savaşıyor gözükürken arka planda ABD ve batının çıkarlarını sağlama alan eylemler gerçekleştirdiği düşünülürse... Bu örgütlerin arkasında CIA ve diğer batılı istihbaratların bulunduğuna dair ciddi söylentiler ayyuka çıkmış durumda. BBC bile bu konuyu tartışan yayınlar yaptı. Dolayısıyla ABD ile yapılan anlaşmanın Somali için bir tuzağa dönüşmesi pekâlâ mümkün.

ABD fil dedi Türkiye vezir çekti

Somali hükümetinin ülke güvenliğini ABD'ye bırakması stratejik açıdan yanlış bir karardır. ABD'nin bölgede uzun süredir var olduğunu ve bunun bölgeyi her geçen gün daha da istikrarsız bir hâle getirdiğini biliyoruz.

Bu noktada Türkiye'nin bölgedeki varlığını daha da güçlendirmesi gerekiyor. Nitekim Türkiye'nin Somali ile imzaladığı deniz anlaşmasını bu bağlamda olumlu bir adım olarak görüyoruz. Anlaşma ile win-win prensibine uygun bir şekilde Türkiye, Somali Deniz Kuvvetlerini yeniden inşa edip donatacak, buna mukabil Somali'nin petrol yataklarıyla dolu ve henüz geniş ölçüde kullanılmamış münhasır ekonomik bölgesinden elde edilen gelirin yüzde 30'unu alacak.

Türkiye'nin Somali'nin yanı sıra Cibuti ile de askeri eğitim ve finansman sağlama anlaşması yapması, bölgenin istikrarı ve güvenliği açısından mühim bir gelişmedir.