Tarihin istenmeyen çocukları: Yahudiler

Tarihin istenmeyen çocukları: Yahudiler
Tarihin istenmeyen çocukları: Yahudiler

Yahudi tarihi aslında bir sürgün tarihidir. Kendileri de bunda mutabıktır. Yahudiler, tarihin her döneminde, ilişkide oldukları tüm toplumlarda fitne çıkarıp bozgunculuk yaptı ve bu yüzden hiçbir yerde çok uzun barınamadı.

Bugün işgal devleti İsrail’in ve siyonistlerin insanlık dışı davranışları, atalarının neden her yerden kovulduğuna dair ipuçları veriyor. Bugün kendileri dışında herkesi ‘hayvan’ olarak gören Yahudiler, içinde barındıkları tüm toplumlara karşı da bu tavrı takınmış ve bu yüzden de bugün arkasında duran batılılar tarafından hiçbir zaman ‘insan’ olarak görülmemiştir. En azından ‘insanların arasında yaşayabilecek insan’ olarak kabul edilmemişler ve sürekli sürülmüşlerdir.

Muharref sözde Tevrat’a göre Mısır’daki Nil Nehrinden Anadolu’da Fırat Nehrine kadar olan topraklar Yahudilere verilmişti. Bu sözde iddiayı referans alan Yahudiler o dönem Kenan ili denilen beldeyi zapt etmeye karar verdiler. Fakat Tevrat’ta yazılan bu vaat Kenanlıları bağlamıyordu. Onlar da topraklarını korumak için harekete geçti ve Yahudiler ilk sürgünlerini burada yaşadı. Büyük Kenan beldesi Yahudilere dar edildi ve Mısır’a doğru sürüldüler.

  • İngilizler de sürerek kurtuldu
  • Yahudi tarihinin İngiltere sayfası da ‘bin yıllık sürgünler tarihi’ olarak kayda geçmiştir. İsrail’in kurulmasında başı çeken ve bugün bile işgal devletinin bir numaralı hâmisi olan İngiltere’nin, Yahudileri nasıl bir bela olarak gördüklerini Gerçek Hayat’ın 1085. sayısında anlatmıştık.
  • 1066 yılına kadar İngiltere’de herhangi bir Yahudi kaydı yok. O yıl adayı ele geçiren Norman Kralı 1. William, adaya ilk Yahudileri getirmeye başladı. William adayı istila ettikten sonra bölgedeki derebeylerden toplayacağı vergileri ‘koyun, süt, arpa’ olarak değil, gerçek para olarak almak istiyordu. Ve Yahudiler o zamanlarda ‘para mıknatısı’ gibiydi. Piyasadaki basılı paraları ticaret yoluyla toplaması için Yahudileri ülkenin çeşitli yerlerine göndererek hâkimiyetini güçlendirdi.
  • Daha doğrusu o öyle sanıyordu, çünkü ilk Yahudilerin adaya ayak basmasından 100 yıl sonra Yahudiler İngiltere kralına borç verecek hâle gelmiş ve devlet yönetiminde söz sahibi olmaya başlamıştı. Bir devletin böyle yıkılacağını bilen Kraliyet, Yahudileri önce ekonomik olarak çökertti, sonra da kovdu. Kral Edward 1290'da sayıları 2000 ile 3000 arasında değişen, ülkedeki tüm Yahudileri sınır dışı etti. Bu Yahudilerin sınır dışı edildiği de aslında şüpheli, çünkü akıbetlerine dâir elde çok fazla belge yok. Zîra Kral Edward, Yahudileri ‘kovduktan’ sonra ülkedeki Yahudilere dâir tüm izleri itina ile sildi. 400 yıl bir daha ülkeye alınmayan Yahudiler, 1690'da 400 kişilik bir ekiple adaya geldikten sonra yine aynı yolu izledi. İkinci büyük sürgünü ise 1945 sonrasında yaşadı.

‘Vaat edilmiş toprak’ takıntısı

MÖ. 1200’lerde Mısır’dan çıkış Yahudiler için özgürlüğün sembolü oldu. Tevrat bu döneme Exodus (Çıkış) der. Hz. Musa önderliğinde Mısır’dan ayrılarak kölelikten kurtulan Yahudiler, Hz. Yuşa zamanında tekrar Kenan bölgesine götürüldü.

200 yıl göçebe olarak yaşayan Yahudiler, daha sonra yavaş yavaş şehirleşmeye başlamış ve eski alışkanlıklarına dönmüştür. Başlarında bir peygamberin eksik olmadığı dönemde güçlenen Yahudiler, Hz. Süleyman’ın vefatından sonra dikiş tutturamamıştır. Hz. Davut’la başlayıp Hz. Süleyman’la biten bu dönem, ilk güçlü Yahudi devleti olarak tarihe geçmiş ama 70 yıldan fazla yaşamamıştır. Bunda Yahudilerin kendi aralarındaki çekişmelerin etkisi olmuş, devlet bölünmüş ve Yahudi tarihine ‘Babil sürgünü’ ya da büyük sürgün olarak geçen olay yaşanmıştır.

MÖ. 598'de Yeni Babil İmparatoru 2. Nebukadnezar, güneydeki Yahuda Krallığı'nın başkenti olan Kudüs'ü kuşattı ve Yahudilere yeni bir kral atadı. Şehrin ileri gelenlerini de ülkeden sürdü. Fakat atadığı yeni kral kendisine isyan edince Kudüs yeniden kuşatıldı. Hz. Süleyman mâbedi yıkıldı ve Yahudiler Kenan ilinden sürüldü.

Büyük İskender’in MÖ. 332’de Filistin’in de içinde olduğu Suriye topraklarını hâkimiyeti altına alması sonrasında Yahudi tarihinin Helenistik dönemi başlamıştır. Büyük İskender’in ölümü ile Filistin ve Mısır, General Batlamyus’un hâkimiyetine girmiş, bu dönemde Yahudiler de Mısır’da yeni kurulan İskenderiye şehrine sürülmüştür.

‘Yabancıların hâkimiyeti dönemi’

Yahudiler üzerinde Yunan hâkimiyetinden sonra Romalıların hâkimiyeti kuruldu. MÖ.64-MS.324 yılları arasında Filistin, Romalıların elindeydi. Roma İmparatorluğu Suriye üzerine yürüyerek Yahudileri hâkimiyeti altına aldı. Fakat yine rahat durmayan Yahudiler MS.66 tarihinde tekrar ayaklandılar. Bu ayaklanma nedeniyle Roma orduları Kudüs’e girdi, Bâbil sürgünü dönüşünde inşa edilmiş olan ikinci tapınağı yıktı ve ülkedeki Yahudileri Mısır başta olmak üzere çevre ülkelere sürdü.

Yahudiler, sözde mukaddes tapınağın ikinci kez yıkılışı (MS.70) ile İsrail Devleti’nin kuruluşu (1948) arasında geçen zamanı “Yabancıların Hâkimiyeti Dönemi” olarak adlandırmışlardır. Ve bu dönemde dünyaya dağılan Yahudiler de eski alışkanlıklarını bırakamadıkları için gittikleri her yerden kovulmuştur.

1. KOVULUŞ: MS.19 yılında Roma İmparatoru Tiberius, tüm Yahudileri Roma’dan kovmuştur.

2. KOVULUŞ: 38 yılında İskenderiye’yi karıştıran Yahudiler, Mısır valisi tarafından yaşadıkları mahallelerden gönderildi.

3. KOVULUŞ: 50 yılında Roma İmparatoru Claudius’un emriyle Yahudilerin toplantı yapmaları yasaklandı. Claudius daha sonra şehre geri gelmiş olan Yahudileri Roma’dan tekrar sürdü.

4. KOVULUŞ: 73 yılında Yahudiler Filistin’de Romalılara karşı ayaklandı. ‘Büyük Yahudi İsyanı’ denilen bu isyan bastırıldı. Roma Ordusu Kudüs’te birçok Yahudi’yi öldürdü, kölelik ve esaret için yaklaşık 100 bin kişi aldı. Bunları, Filistin’den Roma İmparatorluğu’nun diğer yerlerine dağıttı.

5. KOVULUŞ: 117 yılında Kıbrıs, Libya ve İskenderiye'deki büyük Yahudi toplulukları Roma'ya karşı isyan başlattı. Kitos Savaşı'nda o bölgedeki Yahudilerin çoğu öldü. Kalanlar sürüldü. İki yıl sonra Roma İmparatoru Hadrian, sünneti yasaklayarak Yahudiliği fiilen yasadışı hâle getirdi.

Bölgenin adı ‘Filistin’ oldu

6. KOVULUŞ: 132 yılında kendisini Mesih ilan eden Bar Kohba, kutsal tapınağı yeniden inşâ etmek amacıyla Roma'ya isyan etti. Kudüs'teki Roma garnizonu püskürtüldü ve Kudüs merkezli bir devlet kuruldu. 2,5 yıl yaşayan bu devlet, Roma'nın bölgeye büyük bir ordu göndermesiyle son buldu. Bu kez Yahudileri sürerek kurtulamayacağını anlayan İmparator Hadrianus, Yahudileri kılıçtan geçirdi. Savaşta bölge halkından 500 binden fazla insan öldürüldüğü rivayet edilir.

Yahudileri bölgedeki fitnenin kaynağı olarak gören İmparator Hadrianus, Yahudiliği kökten silmeye çalıştı. Tora kanunlarını ve İbrani takvimini yasakladı ve Yahudi liderleri öldürttü. Yahudilerin sözde mukaddes metinlerini Tapınak Dağı'nda törenlerle yaktı. Tapınağın olduğu yere kendi heykelini diktirdi. Yahudiliği hafızalardan silmek için bölgenin adını haritadan sildi. Bölgenin adını ‘Yahudiye’den, zamanında Yahudilerin azılı düşmanları olan Filistinlilerden esinlenerek ‘Şam Filistini’ koydu. Kudüs'ü pagan şehrine çevirip, Yahudilerin girmesini yasakladı.

7. KOVULUŞ: 224 yılında İtalya'da din değiştirmeyen Yahudilerin ülkeyi terk etmesi istendi. Bu, İtalya'nın Yahudileri ilk sürüşü olmayacaktı.

8. KOVULUŞ: İstanbul'u Doğu Roma'nın başkenti ilan eden İmparator Konstantin, şehirdeki Yahudilere önce geniş özgürlükler verdi fakat Yahudiler tarafından buna pişman edilmesi uzun sürmedi. Yahudileri Kudüs'ten çıkardı. Oğul 2. Konstantin "Yahudilerin Yahudi olmayan esirler edinmesi, esirlerin sünneti, Hristiyanlarla evlenme, Musevi dinine geçme" gibi suçlara ölüm cezası getirdi.

9. KOVULUŞ: 395’te Bizans idaresi altındaki Yahudiler, devlet işlerindeki görevlerden men edilmişlerdir.

- 415 Yılında Yahudiler İskenderiye şehrinden kovuldu.

İranlı kardeşleriyle ilk iş birliği

10. KOVULUŞ: 602 yılında Doğu Roma ile Sasaniler arasında bir savaş başlamıştı. Pers imparatorluğu olan İran merkezli Sasanilerle ilk işbirliğini bu savaş sırasında yapan Yahudiler, Bizans’a karşı ayaklandı. İranlı milislerle birlikte Filistin’de katliamlar yaptı. Kiliseleri yok etti ve Hıristiyanları toplu olarak öldürdü. Sasani İmparatoru İkinci Hüsrev’in bu emekleri karşılığında Filistin bölgesini kendilerine vermesini umuyorlardı. Fakat İmparator 630’da Herakleitos, Kudüs’e bir orduyla geldi ve öldürebildiği kadar Yahudi öldürüp, kalanları da bölgeden kovdu.

Rasulüllah (s.a.v) 2 kabileyi sürdü

11. KOVULUŞ: 625 Hz. Peygamber (s.a.v) Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de bulunan üç büyük Yahudi kabilesi olan Benî Nadîr, Benî Kaynuka ve Benî Kurayza ile dinî, siyasî ve askerî mücadeleler vermiştir. Benî Nadîr ve Benî Kaynuka kabileleri Müslümanlar ile yaptıkları anlaşmalara riayet etmemişler ve ihanetleri sonucunda Medine’den sürgün edilmişlerdir. Benî Kurayza ise Hendek Savaşı’nda müşrikler ile anlaşarak Müslümanları zor durumda bırakması ve Müslümanlar ile aralarındaki barışı bozarak savaş durumuna geçmelerinden ötürü erkeklerinin idam, kadın ve çocuklarının esir edilmeleri şeklinde cezalandırılmıştır.

12. KOVULUŞ: 1099 yılında Kudüs’ü işgal eden Haçlılar, yol üstündeki ve Kudüs’teki Yahudileri önlerine katıp sürdü. Ama bu muamele Yahudilere özel değildi. Barbar istilasından tüm bölge etkilendi.

‘Yahudilerin altın çağı’

13. KOVULUŞ: 12. yüzyılın ortası, Yahudilerin tarihteki altın çağlarının da sonuydu. Yahudiler, 711 yılında başlayıp 12. yüzyılın ortasına kadar geçen yaklaşık 400 yılı ‘Yahudilerin altın çağı’ diye adlandırır. Merkezi de İspanya’daki Endülüs’tür. Bu 400 yıl, o bölgede Müslüman hâkimiyetinin zirvede olduğu dönemdir ve Yahudiler İslam hâkimiyeti altında yaşadıkları bu 400 yılı ‘altın çağ’ olarak görse de tarihten ders çıkarma huyları olmadığı için Müslümanlara olan özel nefretlerinden taviz vermemiştir. Bu da onları 15. yüzyıldaki büyük kovulmaya götürmüştür.

14. KOVULUŞ: Bugün Yahudilerin en büyük hâmilerinden biri gibi görünen Fransa, aslında Yahudileri seri kovma konusunda uzmandır. Philip Augustus, Yahudilerin mallarına el konulması ve ardından da sınır dışı edilmelerinin iyi bir gelir kapısı olduğunu anladı. Kovduğu Yahudileri daha sonra bir fidye karşılığında Fransa’ya geri alıyor ve tacını zenginleştiriyordu. Zaten Yahudilerin kısa zamanda tekrar zengin olma gibi el çabukluğu isteyen bir yetenekleri vardı. Bu yüzden 1182'de tüm Yahudileri mallarına el koyarak Paris’ten kovdu.

15. KOVULUŞ: Onu izleyen 9. Louis tarafından 1254'te; 1306'da 4.Philip tarafından; 1322'de 4. Charles tarafından; 5. Charles tarafından 1359'da, 6. Charles tarafından 1394'te Yahudiler Fransa'dan kovuldu.

16. KOVULUŞ: 1300’de bir filozof, ilahiyatçı, şair, misyoner, Hıristiyan savunucusu ve Mayorka Krallığı'ndan eski bir şövalye olan Ramon Llull, Hıristiyanlığa geçmeyi reddeden tüm Yahudilerin sınır dışı edilmesi gerektiğini akıl yoluyla kanıtladı. Avrupa, Yahudi düşmanlığını ilk defa felsefi olarak adlandırabileceğini keşfetti.

17. KOVULUŞ: 1290’da İngiltere Kralı I. Edward, tüm Yahudilerin İngiltere'den sınır dışı edilmesini zorunlu kılan fermanını yayınladı. Yahudiler 400 yıl boyunca İngiltere’ye giremedi.

18. KOVULUŞ: Macar Kralı Louis, 1360’ta gücünün zirvesindeyken ülke içinde bir temizlik yapmaya karar verdi. Katolik olmayı reddeden tüm Yahudileri Macaristan’dan sürgün etti. Tabi ki mallarına el koymayı ihmal etmedi. Louis’in Yahudi nefreti, o yıllarda Avrupa genelinde yükselen bir duygunun tezahürüydü.

19. KOVULUŞ: 1392 yılının İsviçre’si, işine yarayan birkaç çoban ve doktor dışındaki tüm Yahudileri Bern’den kovdu.

20. KOVULUŞ: 1420’de kral 5. Albert Avusturya'da Hıristiyanlığa geçmeyen tüm Yahudilerin hapsedilmesini emretti. 1421'de Avusturyalı yetkililer Yahudileri yeniden tutuklayıp sınır dışı etti ve Yahudilerin başkent Viyana'ya girişi yasaklandı.

1400-1500 arası Yahudiler için gezgin bir yüzyıl oldu. Almanya, Fransa ve İtalya’daki pek çok şehirden pek çok kez kovulan Yahudiler, Avrupa’daki en büyük yapılanmaları olan İspanya’yı da tamamen kaybetti.

Sefaradlar dünyanın başına bela oluyor

1492 yılında İspanya Kralı 2. Ferdinand, Elhamra kararnamesini yayınladı. Yahudilerin Kastilya, Aragon ve Sicilya'dan sınır dışı edilme süreci başladı. Yahudiler İspanya’dan da sürülmüştü.

21. KOVULUŞ: 1495’te İspanya’dan kaçıp İtalya’ya gelen Yahudiler, Napoli’yi ele geçiren Fransız kralı 8. Charles tarafından şehirden kovuldular. Yahudiler, Avrupalı hiçbir ülke tarafından istenmiyor ve ilk iş olarak şehirlerden kovuluyordu.

1496’da Portekiz Kralı I. Manuel, Yahudi ve Müslümanların bir yıl içinde sınır dışı edilmesine ilişkin kararnameyi imzaladı. Yahudiler, bu kez altın çağlarını yaşamasını sağlayan Müslümanlarla birlikte sürülmüştü. Ve sığındıkları yer de ne yazık ki yine Müslüman toprakları olan Osmanlı İmparatorluğu oldu.

22. KOVULUŞ: 1500-1600 yılları arasında Avrupa büyük bir aydınlanma yaşamıştı. Şehirleri ekonomik olarak işgal eden ve sürekli yönetimlere müdahale eden Yahudiler başta Almanya, Avusturya ve Macaristan olmak üzere pek çok şehirden basit nedenlerle sürülüyordu.

1654 yılında Brezilya'daki Hollanda kolonisi Recife'nin Portekizlilerin eline geçmesi, Yahudilerin o günkü adı New Amsterdam olan New York’a gelişini hızlandırdı. Bu Sefarad Yahudileri, Kuzey Amerika'ya kaçan ilk Yahudi grubu oldu.

23. KOVULUŞ: 1670’te Yahudiler, Kutsal Roma İmparatoru 1. Leopold tarafından Viyana'dan kovuldu ve ardından Avusturya topraklarına yerleşmeleri yasaklandı.

24. KOVULUŞ: 1680’de Yemen hükümdarı İsmail, tüm Yemen topraklarını alıp ülkeyi birleştirince ilk iş olarak Yemen'in dört bir yanındaki Yahudileri kasaba ve köylerinden sürerek çöle gönderdi. Yahudiler bu olaya Mawza Sürgünü diyor.

25. KOVULUŞ: 1683’te Yahudiler, Fransa kralı 9. Louis'in çıkardığı ‘Code Noir’ kararnamesi nedeniyle Haiti'den ve diğer tüm Fransız kolonilerinden kovuldu.

Batı Avrupa böyle Yahudileşti

26. KOVULUŞ: 1744 ve 1790 arasında Almanya ve Avusturya’da yaşayan Yahudiler sürgüne gönderildi. Bunların çoğu, imparatorlukların istediği fidyeyi veremeyen yoksul Yahudilerdi ve tamamına yakını Rusya’ya doğru Doğu’ya göçtü. Bu kadar göçü kontrol etmek isteyen Rusya çariçesi Katerina, 1791’de Yahudileri sınır dışı etme yoluyla imparatorluğun batı bölgelerine gönderdi ve onlar için özel Pale of Yerleşim'ini kurdu. Yahudilerin Batı Avrupa’da kümelenmesi de bu dönemde başladı. 19. yüzyılın sonlarında Pale'de dört milyondan fazla Yahudi yaşıyordu. Batı Avrupa’da yer alan ve İsrail kurulurken bölgeye giden işgalciler bu bölgenin insanıydı.

27. KOVULUŞ: Bugün kendilerine tam ve koşulsuz destek verse de ABD’nin de Yahudi kovma konusunda iştahı yüksekti. ABD’nin 18. Başkanı Ulysses S. Grant, henüz bir iç savaş generaliyken “1 numaralı emir”i yayınladı. Emirle, tüm Yahudiler Grant'ın Tennessee, Mississippi ve Kentucky bölgelerini kapsayan askeri bölgesinden kovuldu. Grant’ın amacı, askeri birlikte yolsuzluk yapan Yahudilerden kurtulmak ve yasakladığı pamuk ticaretiyle kendine ihanet eden ‘ilkesiz Yahudi tüccarları’ kovmaktı.

1880-1910 arasında Rusya, ülkeye çöken Yahudilerden rahatsız olmuş ve 30 yıllık dönemde ‘pogrom’ denilen Yahudi karşıtı isyanlar yaşanmıştır. 1881’de Rusya’daki Yahudilere en büyük hakları veren Çar 2. Alxandre, bir Yahudi tarafından suikasta uğramış ve Rusya’da Yahudi düşmanlığı başlamıştır. Bu dönemde ABD’ye kaçan Yahudiler, Siyonizmin temellerini atan ekipleri oluşturdu.

Son sürgün 1945

28. KOVULUŞ: Yahudiler son sürgünlerini İkinci Dünya Savaşı ve sonrasında yaşadı. Yahudileri kendi içinde istemeyen ama onlara ihtiyaç da duyan İngiltere ve başını çektiği ülkeler, bir soykırım hikâyesiyle sürgünü başlattı. Yahudileri başlarından atmak için hepsini bir yere toplama ülküsü olarak Siyonizmi de uyduran Batı, onlara ‘vaat edilmiş toprakları’ vaat etti. Ve gerçek bir soykırım yaparak çaldıkları topraklara Yahudileri sürdü.

Fakat Batı da bu sürgünün Yahudiler için son sürgün olmadığını biliyor.

Allah (c.c.) bize, Filistin’den sürüldüklerini görmeyi nasip etsin.