Terörden kurtulmamızı kim, neden istemez?

Bugün bize DEAŞ’lılara ne yapacağımız soruluyor.
Bugün bize DEAŞ’lılara ne yapacağımız soruluyor.

Sadece Avrupa değil, PKK-YPG’ye ait medya organları da, olası DEAŞ saldırılarıyla Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine yaptığı operasyonla bağ kurarak algı yapmaya başladı. Terör örgütüne ait medya “Türkiye DEAŞ’lıları serbest bırakmak için operasyon düzenliyor” yaygarası kopardı.

Türkiye’nin ocak ayından bu yana yapması beklenen operasyon sonunda gerçekleşti. Türk Silahlı Kuvvetleri, Fırat’ın doğusunda güvenli bölge oluşturmak ve PKK-YPG’yi tamamıyla bölgeden silmek için bir harekât başlattı. Barış Pınarı Harekâtı olarak adlandırılan bu operasyonla TSK, Rasulayn ve Tel Abyad’daki terör mevzileri bombalandı. Suriyeliler ve Türk halkı operasyonu büyük bir sevinçle karşılarken, Avrupa, operasyon başlamadan itirazlarını hazırladı. Zaten yıllardır PKK’ya kol kanat geren Avrupa, PKK’yı Kürt, teröristlerini isyancı olarak görüyordu.

KENDİ TERÖRİSTİNDEN KORKMAK

Hâl böyle olunca “Kürtler” için endişelenmeye başladılar. Tabi bu endişe tek başına bir anlam ifade etmiyor. Avrupalı ülkelerin üç önemli endişesi var.

- İlki, Türkiye’yi ve bölgeyi basKı kaltında tutmak için kullandıkları terör silahının ellerinden alınması.

- İkincisi, bölgede kurulmak istenen yeni İsrail hedefinin suya düşmesi.

- Üçüncüsü, Türk’ün önüne geçilememiş olması.

- Sonuncusu ise harekât sonrası DEAŞ ve PKK’lı teröristlerin geldikleri ülkelere geri dönerek gönderenlerin başına bela olmaları

HERKESİ DEAŞ’LA KORKUTUYORLAR

Suriye iç savaşından kaçan göçmenleri ülkesine alma noktasında büyük direnç gösteren Avrupa ülkeleri şimdi de PKK’lıların ve DEAŞ’lıların ülkelerine gelerek terör ortamı oluşturmalarından endişe ediyor. ABD başkanı Trump tarafından ‘DEAŞ bitti’ diye tweetler atılırken, operasyonun gündeme gelmesiyle insanlar yeniden DEAŞ ile korkutuluyor.

Aslında bu korku ilk olarak ABD’nin yıl başında askerimizi Suriye’den çekiyoruz açıklaması ile gelen “ABD, Kürt müttefiklerini terk etti” söylemiyle başlatıldı. Türkiye’nin operasyonlarıyla temizleyeceği bölgeden kaçan teröristlerin Avrupalı müttefiklerinden destek bekleyerek döneceği endişesi tüm Avrupa’ya hâkim. Her ne kadar bunu ‘operasyon olmamalı’ sloganı üzerinden sürdürseler de, içten içe ülkelerine geri döneceği havası var.

PUTİN KAÇAK GÜREŞİYOR

Hatta Trump Twitter hesabından Avrupa’nın DEAŞ’lıların geri dönüşünden duyduğu endişeyle ilgili bir tweet atarak, DEAŞ militanlarının bir bölümünün Avrupa ülkelerinin vatandaşı olduğunu, ancak Avrupa ülkelerinin bu kişileri almaya ve haklarında soruşturma başlatmaya yanaşmadıklarını söylemişti. Rusya Devlet başkanı Vladimir Putin de Barış Pınarı Harekâtı için “Operasyon DEAŞ tehlikesini canlandıracak” yorumunu yaptı.

PKK-DEAŞ YAPIMI ALGI

Bu davranış, uzun yıllardır YPG, PKK ve DEAŞ’a destek verenlerin Türkiye’nin ve bölgenin güvenliği söz konusu olunca yaptıkları onlarca geri vites örneklerinden sonuncusu. Ki nitekim PKK, elindeki DEAŞ’lıları bırakmakla yıllardır tüm dünyayı tehdit ediyor. Bu da Türkiye’nin kimlerle ve ne için mücadele ettiğinin en belirgin göstergesi. Sadece Avrupa değil, PKK-YPG’ye ait medya organları da, olası DEAŞ saldırılarıyla Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine yaptığı operasyonla bağ kurarak algı yapmaya başladı. Terör örgütüne ait medya “Türkiye DEAŞ’lıları serbest bırakmak için operasyon düzenliyor” yaygarası kopardı. Türkiye’nin daha önceki sınır ötesi operasyonlarında da bu iki terör örgütünün ilişkisi gündeme gelmiş, önceki sene düzenlenen Zeytin Dalı Operasyonunda DEAŞ’lıların PYD adına savaştığı ortaya çıkmıştı.

ERDOĞAN: BİR KEZ OLSUN DÜRÜST OLUN

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın operasyonla ilgili şu açıklamaları ise her şeyi özetliyor. “DEAŞ’a karşı verdiğimiz mücadeleyi bu konuşanların hangisi verdi? Bunlar sadece kendi ülkelerinden Suriye’ye DEAŞ’ı ihraç ettiler. Fransa’dan, Almanya’dan DEAŞ, Suriye’ye geldi. Bunlar dürüst değil. Bunlar sadece laf üretiyorlar. Biz ise iş üretiyoruz. Farkımız bu. Şu anda DEAŞ’a PKK’ya YPG’ye karşı bu mücadeleyi tüm onurumuzla sürdürüyoruz. Biz 5 bin 500 DEAŞ’lıyı geri gönderdik. Bugün bize DEAŞ’lılara ne yapacağımız soruluyor. Kontrolümüze geçecek olan DEAŞ’lılara ne yapılacaksa onu yapacağız, cezaevinde tutulacakları tutacağız, uyruğu olduğu ülkelere gidebilecekleri kabul edilmeleri halinde oraya götüreceğiz. DEAŞ bölgede varlık gösteremeyecektir, bu güvenceyi vermek istiyorum.”