Whatsapp’ı bırak İstanbulkart’a bak

WhatsApp’ın sıfır reklam ile sadece veri satarak elde ettiği gelir düşünülürse burada da muazzam bir veri kullanımı ve gelir söz konusu olacak.  Üstelik de kanunlara aykırı bir biçimde, rızayı, zorlamaya dönüştürerek yapacaklar. Bu dayatma WhatsApp’ın yaptığının aynısı değil mi? Yerli kredi kartı sistemi Troy’u devre dışı bırakan Ekrem İmamoğlu’ndan verilerimizin Mastercard’a gitmesini önlemesini beklemek fazla mı iyimserlik olur acaba?
WhatsApp’ın sıfır reklam ile sadece veri satarak elde ettiği gelir düşünülürse burada da muazzam bir veri kullanımı ve gelir söz konusu olacak. Üstelik de kanunlara aykırı bir biçimde, rızayı, zorlamaya dönüştürerek yapacaklar. Bu dayatma WhatsApp’ın yaptığının aynısı değil mi? Yerli kredi kartı sistemi Troy’u devre dışı bırakan Ekrem İmamoğlu’ndan verilerimizin Mastercard’a gitmesini önlemesini beklemek fazla mı iyimserlik olur acaba?

WhatsApp’ın sıfır reklam ile sadece veri satarak elde ettiği gelir düşünülürse burada da muazzam bir veri kullanımı ve gelir söz konusu olacak. Üstelik de kanunlara aykırı bir biçimde, rızayı, zorlamaya dönüştürerek yapacaklar. Bu dayatma WhatsApp’ın yaptığının aynısı değil mi? Yerli kredi kartı sistemi Troy’u devre dışı bırakan Ekrem İmamoğlu’ndan verilerimizin Mastercard’a gitmesini önlemesini beklemek fazla mı iyimserlik olur acaba?

WhatsApp kişisel verilerimizi aynı çatı altında olduğu Facebook ile paylaşacağını söyleyince kızılca kıyamet koptu.

Bugüne kadar milim yerinden oynamayan milyonlarca kullanıcı başka mecralar aramaya başladı.

Aslında kullanıcıların pek çoğu kişisel verilerinin Facebook ile paylaşılmasından çok haberleşme platformunun restine isyan etti.

  • Teşhis yanlış aslında, bir önceki yazımızda belirtmiştik; bu işin kaçışı yok, verileri herkes kullanacak ama ayağa kalkılması ve büyük göçlerin başlaması umut verici ve teşvik edici bir gelişme.

Ancak…

Kişisel verileri kullanma merakı sadece WhatsApp ile sınırlı değil.

Yazılarımızı takip edenler İstanbulkart ile ilgili yazdıklarımızı hatırlayacaklardır.

İlki, 8 Temmuz 2019 tarihinde “İmamoğlu’nun önündeki en büyük imtihan” başlıklı yazımızdı.

ti. İstanbulkart (www.istanbulkart.istanbul) sitesine girdiğinizde kocaman bannerlar sizi karşılıyor.
ti. İstanbulkart (www.istanbulkart.istanbul) sitesine girdiğinizde kocaman bannerlar sizi karşılıyor.

İkincisi ise 12 Kasım 2020 tarihindeki “İmamoğlu ile birlikte Türkiye kaybetti” yazısı.

Konuyu kısaca özetleyip esasa geçelim.

İBB bünyesinde bulunan ve İstanbulkart’ın sahibi olan Belbim Aş, Türkiye’nin yerli kredi kartı ödeme sistemi Troy ile iş birliği yapacaktı. Aralarındaki protokole göre 18 milyon kullanıcısı olan İstanbulkart alışveriş kartına dönüşecek, bu karta para yükleme Troy üzerinden yapılacaktı. Bu büyük anlaşma ile uluslararası kredi kartı platformlarının hâkim olduğu pazarda yerli ve milli marka olarak Troy güçlü bir giriş yapacak, yayılacaktı.

“İmamoğlu’nun imtihanı” derken bunu kast ediyorduk çünkü bu projenin engellenmesi için uluslararası kredi kartı oyuncularının büyük meblağlar ayırdığı iddialarını duyuyorduk

.İstanbul seçimlerinin hemen öncesinde finale kadar gelen çalışma, ne yazık ki Ekrem İmamoğlu’nun başkan seçilmesiyle tam da dikkat çektiğimiz yönde gerçekleşti.

Ekrem İmamoğlu, yerli marka Troy’u devre dışı bıraktı ve ABD’li finans şirketi Mastercard ile anlaşma imzaladı.İmamoğlu bir kez daha AK Parti döneminde başlatılmış bir projeye çöktü ve yerli oyuncu yerine yabancıyı seçti. İstanbulkart (www.istanbulkart.istanbul) sitesine girdiğinizde kocaman bannerlar sizi karşılıyor. Şimdi gelelim başlığımızdaki “WhatsApp’ı bırak İstanbulkart’a bak” sloganına...

Türkiye gazetesi yazarı Fatih Selek 18 Ocak tarihli yazısında şu soruyu soruyordu; “İBB bu veriyi ne yapacak?”

Son derece haklı ve yerinde bir soru.

Biliyorsunuz, İstanbulkart HES uygulaması ile eşleştirildi ve bu eşleştirmeyi yapmayanlar 15 Ocak itibariyle toplu taşımayı kullanamıyor.

Burada amaç, Hayat Eve Sığar uygulamasında Covid olmuş kişinin bilgisi İstanbulkart ile eşleştiriyor ve kart toplu taşımada çalışmıyor.

Uygulama yerinde ve doğru, ancak…

Eşleştirme işlemi yaparken İBB’nin sitesinde “Açık Rıza ve SMS ile Ticari Elektronik İleti İzni” bölümü var.

Sistem bunu onaylamazsanız eşleştirmeyi yapmıyor, yani bu işlemi “rızadan çıkarıp zorunlu” hale getiriyor.

Orada aynen şöyle yazıyor; “Profilleme ve analiz faaliyetleri dâhil şirketiniz tarafından sunulan ürün ve hizmetlerin beğenilerim, kullanım alışkanlıklarım ve ihtiyaçlarıma göre özelleştirilerek önerilmesi ve tanıtılmasını ve üçüncü taraflar ile paylaşılmasını kabul ediyorum".

İşte bam teli burası, İBB bunu neden zorunlu tutuyor?

Neden seçenek sunmuyor? Acaba bu zorunluluk talebi Mastercard’dan mı geldi?

  • Öyle ya, İstanbulkart ile HES uygulaması eşleştirilince milyonlarca vatandaşın sağlık bilgileri ve kişisel verileri aynı sistemin içinde olan Mastercard’a da ulaşmış olacak. Yukarıdaki onayladığın metin İBB’ye bu imkânı tanıyor.

WhatsApp’ın sıfır reklam ile sadece veri satarak elde ettiği gelir düşünülürse burada da muazzam bir veri kullanımı ve gelir söz konusu olacak.

Üstelik de kanunlara aykırı bir biçimde, rızayı, zorlamaya dönüştürerek yapacaklar.

Bu dayatma WhatsApp’ın yaptığının aynısı değil mi?

Yerli kredi kartı sistemi Troy’u devre dışı bırakan Ekrem İmamoğlu’ndan verilerimizin Mastercard’a gitmesini önlemesini beklemek fazla mı iyimserlik olur acaba?