Zulme rıza zulüm ise zalimin malını satın almak daha katmerli bir zulüm değil mi?

Zulme rıza zulüm ise zalimin malını satın almak daha katmerli bir zulüm değil mi.
Zulme rıza zulüm ise zalimin malını satın almak daha katmerli bir zulüm değil mi.

Diş çöpü de, füze de, arama motoru da, cep telefonu da, musluk da, yiyecek de, tohum da, ilaç da, sanayi tezgâhı da, mikroçip de, silah da, basit bir el aleti de, gözlük camı da, ameliyat aletleri de, iş makinası da, uçak da, tren de, gemi de, bir cıvata da yerinde üretilemiyorsa ve bunların herhangi birinde başkasına bağımlıysanız siz bağımsız bir devlet, hür bir millet olamazsınız.

Allah-ü Teâlâ insanı ahseni takvim yani en güzel surette yarattığını, kendisine itaati emrettiğini, isyan edenleri ise esfele sâfilîn kıldığını, aşağıların aşağısına indirdiğini beyan buyurur.

Filistin toprakları 7 Ekimden bu yana yaşadığı zulmü ilk kez yaşıyor değil. 15 Temmuz 1099’de Haçlılar Kudüs’ü işgal ettiğinde taş üstünde taş, gövde üstünde baş bırakmadılar. Zulüm, Selahaddin Eyyubi hazretlerinin 2 Ekim 1187'de yeniden fethine dek sürdü. O günden sonra Filistin, Kudüs yani Bilâd-i Şam 1917’ye dek huzur içinde yaşadı.

Bu fiilde zalimler kadar zulme sessiz kalan, hatta maddî ve manevî destek veren de pay sahibidir.
Bu fiilde zalimler kadar zulme sessiz kalan, hatta maddî ve manevî destek veren de pay sahibidir.

İngiliz Haçlı Ordusu 9 Aralık 1917’de Kudüs’ü / Filistin’i işgal ettiği günden bu yana bu topraklarda ne Hıristiyanlar ne Müslümanlar ne de başka bir kavim huzur yüzü görmedi. O gün bugün herkes Müslüman Türk’ün bu bölgeleri yeniden sahip çıkmasını bekliyor.

Zulüm elbet âbâd olmaz. Eninde sonunda yıkılır. Ama o zulümden bugün olduğu üzere kadın, çocuk, bebek, yaşlı, hasta hatta hayvanat ve nebatat demeksizin herkes bir pay alır.

Bu fiilde zalimler kadar zulme sessiz kalan, hatta maddî ve manevî destek veren de pay sahibidir.

Zalimlerin can damarlarını kesmek gerekir

Bir memleket sadece askeri olarak güçlü olamaz
Bir memleket sadece askeri olarak güçlü olamaz

İşte bu yüzden zalimlerin can damarlarını kesmek gerekir. Zulme rıza zulümse, zalimin malını satın almak daha katmerli bir zulüm değil mi?

Günümüz dünyası, vahşi Batının esareti altında. Kurdukları çirkef düzen, insanı insan olmaktan çıkaran, esfele sâfilîne sürükleyen gayri insânî bir rejim.

Bu düzende merhamet yok, vicdan yok, insanlık yok! Vahşet, soykırım var. Bu düzende insan kalmak kolay değil. Ama mücadele eden, azmeden, cehdeden herkes insan kalmayı başarır.

Bir memleket sadece askeri olarak güçlü olamaz. Aynı zamanda ahlâken, iktisaden, siyaseten, ilmen ve teknolojik olarak da güçlü olmak zorunda.

Bu düzende merhamet yok, vicdan yok, insanlık yok!
Bu düzende merhamet yok, vicdan yok, insanlık yok!

Günümüz Müslümanlarının en büyük açmazı, keyif ehli, vurdumduymaz, umursamaz, bananeci oluşlarıdır. Kültürümüze, sayısız İsrailiyat yani Yahudi geleneği girmiş ve bizleri maalesef şekillendirmiştir. Bana dokunmayan bir yılan yoktur, dokunma ihtiyacı hissettiğinde dokunur. Hiçbir koyunu kendi bacağından asmazlar, askı, ip ve diğer araçlar da suç ortağıdır.

Körfez ülkelerinin çok parası var ama yürekleri yok. Oturdukları koltukları kendi çabalarıyla elde etmedikleri için sahiplerinin desteği olmadan da o koltuklarda kalamayacaklarını bilirler. Bu yüzden onlardan zulme ses çıkarmaları beklenmez.

Onlar boykot yapamaz

Filistin toprakları 7 Ekimden bu yana yaşadığı zulmü ilk kez yaşıyor değil.
Filistin toprakları 7 Ekimden bu yana yaşadığı zulmü ilk kez yaşıyor değil.

Onlardan ambargo, boykot ve müdahale beklemek de ölünün dirilmesini beklemek kadar boş bir iştir. Koltuklarının sıcaklığını sevenler, korkuyu karakterleştirenler, ahlâkî meziyetleri umursamayan ve tehir edenler, sacın tek ayağını tutunca iş bitecek sananlar, tarihten ders çıkarmayanlar, çocukları ve gençlerini ahlâkî ve ilmî meziyetlerle donatmayanlar, kadınlarını sokağın malına çevirenler, servetlerine güvenenler, sıfırdan üretmek yerine taşeronluk, distrübütörlük ve montajcılığı teknoloji sananlar, işlevli olanını değil gösterişli olanını tercih edenler, geleneğini çiğneyenler, kavmiyle övünen veya kavminin meziyetlerini bilmeyenler, görgüsüzler, sonradan görmeler, ilgisizler, tembeller, dostunu düşmanını ayırt edemeyenler, kendi devlet ve milletine ihanet edenler, makam mevkiyi vatana tercih edenler, yetimi, öksüzü korumayanlar, rantçılar, hortumcular, talancılar, yalancılar ve boykot yapmayı beceremeyenler; devletlerine, milletlerine, inançlarına, ailelerine, kendilerine ve geleceklerine ihanet içindedirler.

Boykot geleceğin inşasıdır.
Boykot geleceğin inşasıdır.
  • Boykot zulme engel olmaktır
  • *Boykotu sadece bir zulüm ayyuka çıkınca üç beş günlük bir iş sananlar esirdirler.
  • *Boykot, düşmanın suyollarını kesmektir.
  • *Boykot, zulme engel olmaktır.
  • *Boykot, zalimin kurşununa sponsor olmamaktır.
  • *Boykot geleceğin inşasıdır.
  • *Boykot zaferdir.
  • *Boykot insanlığı, çevreyi ve kâinatı korumaktır.
  • *Boykot mazlumun yanında saf tutmaktır.
  • *Boykot devletini, milletini kalkındırmaktır.
  • *Boykot düşmana kurşun sıkmaktır.
  • *Boykot inancın, imanın bir parçasıdır.
  • *İman, Allah’tan başkasını reddetmekle başlar.
  • *İslam, küfrü boykot etmektir.
  • *Müslüman boykot ehlidir.
  • *Boykot, iman tazelemedir.
  • *Boykot, şeytanı ümitsizliğe sevk etmektir.
  • *Boykot, sabilerin gözyaşını silmektir.
  • *Boykot, millî ve insânî bir dayanışmadır.

Bu durumda herkesin gücü ve ihtiyacı farklıdır. Herkes güç yitirip de yapmadığından hesaba çekilecektir.

Millet, boykot ederken sabırlı ve gayretli olmak zorundadır.

Müslüman boykot ehlidir.
Müslüman boykot ehlidir.

Devlet seyredemez

Millet boykot ederken devlet seyredemez. O da hem boykot edecek hem de açıklarını kapatacaktır. Sadece savunma sanayiinde güçlenmek, elektrikli otomobil yapmakla boykot yapmış olmayız. Bir milletin başka bir millete en az muhtaç olma hâli, bekânın birinci şartıdır.

Dünya küçük bir köye döndü, burada yoksa Çin’den, Avrupa’dan, Asya’dan, Amerika’dan getiririm demek cehalettir, ihanettir.

Devlet, eksikleri tespit edip, ehlini teşvik ederek açığı kapatan aygıta denir.

Gerçek iktidar; zamanı, insanı ve hiçbir emaneti israf etmemektir.

Bu bizim insânî ve İslâmî mükellefiyetimiz.
Bu bizim insânî ve İslâmî mükellefiyetimiz.

Diş çöpü de, füze de, arama motoru da, cep telefonu da, musluk da, yiyecek de, tohum da, ilaç da, sanayi tezgâhı da, mikroçip de, silah da, basit bir el aleti de, gözlük camı da, ameliyat aletleri de, iş makinası da, uçak da, tren de, gemi de, bir cıvata da yerinde üretilemiyorsa ve bunların herhangi birinde başkasına bağımlıysanız siz bağımsız bir devlet, hür bir millet olamazsınız.

Biz, en az çeyrek asırdır bize ait olmayan her şeyi ailecek boykot ediyoruz. Başarısız olduklarımız olsa da çoğunda başarılıyız. Zalimleri hep birden boykot edersek, başaramayacağımız bir şey yok. O halde gelin hep beraber bu boykotları ilelebet sürdürelim. Bu bizim insânî ve İslâmî mükellefiyetimiz.

Boykot edebilecek, boykota niyet eden ve niyet edeceklere selam olsun!