Çaya çıkmadan evlendirmeyen izdivaç programlarının vazgeçilmez 10 tiplemesi

Türkiye’de her yıl Eylül ayında başlayıp Hazirana kadar süren bir serüven izdivaç programları… İzlerken kendinizi kimi zaman bir Türk filmi, kimi zaman bir dallas senaryosunda hissetseniz de; 15- 20 dakika sonunda sohbetin en koyusuna, konunun tam ortasına düşüveriyorsunuz.

“Biz hep belgesel izleriz cınım!"

Siz zaten böyle programlara vakit harcamazsınız, biliyoruz. E tabii biz de izlemiyoruz; hep belgesel, hep belgesel! Ama nedense, her kanalda yayınlanıp RTÜK'ten sık sık şikayet alan evlilik programları, en çok izlenenler arasında yer alıp raytingleri alt üst ediyor.

Peki, nasıl oluyor da bu kadar şikayete rağmen, en çok izlenen programlar arasında ilk sırada yer alıyorlar?

Özellikle ev kadınları diye başlayacağımı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. İzdivaç programı bağımlıları ev, iş, yol tanımadan takip halinde. İşlerini program saatine göre planlayanlardan tutun, katılımcıları kendi aileleri gibi sahiplenenlere kadar büyük bir izleyici kitlesi var. Bir kısım izleyici, programı yalnızca gülmek için izlediğini söylese de; bir yerden sonra elinde olmadan mutlaka programın bağımlısı oluveriyor.

Son yıllarda ekranlara demir atan bu programlar hakkında birçok iddia ortaya atılsa da, izdivaç serüveninin sonu gelmeyeceğe benziyor.

İşte çoğu insanın bir başkası yerine sık sık utanma duygusunu hissetmesine neden olan izdivaç programlarında yaşananlar ve ekranlarda sürekli yer almak isteyen tipleri

“Niyetim ciddi; beyaz atlı prensimi arıyorum”

                                    
                                    
                                    
                                    İyimser davranıp ilk sıraya saf duygularla programa katılmış, gerçekten evlenmek isteyenleri koyduk. Onların tek amacı beyaz atlı prenslerini bulup bir an öce yuva kurmak. Programa bir yastıkta kocamak için katılan çiftler, genellikle üç beş ay içinde aradığını bulup gider; başka taraklarda bezleri yoktur.
“Niyetim ciddi; beyaz atlı prensimi arıyorum” İyimser davranıp ilk sıraya saf duygularla programa katılmış, gerçekten evlenmek isteyenleri koyduk. Onların tek amacı beyaz atlı prenslerini bulup bir an öce yuva kurmak. Programa bir yastıkta kocamak için katılan çiftler, genellikle üç beş ay içinde aradığını bulup gider; başka taraklarda bezleri yoktur.
“A yok, vallaha çiftetelli oynamadan bırakmayız”

                                    
                                    
                                    
                                    Öncelikle taliplerin arasındaki perde kaldırılır ve ardından alkış. Tanışma aşamasından sonra anlaştıysalar, ne ala. Söz, nişan ve ardından düğün, sırasıyla stüdyoda yapılır. Bu seremoni, alışık olunan Türk kültüründeki düğünlerin aksine oldukça kısa ve yoğun duygularla geçer. Stüdyoda yapılan nikah töreninin ardından çiftler sahneye alınır ve duygusal bir şarkıyla dans eder. Hemen ardından hız kesmeden devam; yerinde duramayan konukların gazı karşılıklı bir çiftetelli oynatılarak alınır. Ağız dalaşı ile birbirlerine olmadık laflar söyleyip kavga eden iki kişiyi de birazdan karşılıklı mezdeke oynarken görürseniz, hiç şaşırmayın.
“A yok, vallaha çiftetelli oynamadan bırakmayız” Öncelikle taliplerin arasındaki perde kaldırılır ve ardından alkış. Tanışma aşamasından sonra anlaştıysalar, ne ala. Söz, nişan ve ardından düğün, sırasıyla stüdyoda yapılır. Bu seremoni, alışık olunan Türk kültüründeki düğünlerin aksine oldukça kısa ve yoğun duygularla geçer. Stüdyoda yapılan nikah töreninin ardından çiftler sahneye alınır ve duygusal bir şarkıyla dans eder. Hemen ardından hız kesmeden devam; yerinde duramayan konukların gazı karşılıklı bir çiftetelli oynatılarak alınır. Ağız dalaşı ile birbirlerine olmadık laflar söyleyip kavga eden iki kişiyi de birazdan karşılıklı mezdeke oynarken görürseniz, hiç şaşırmayın.
Ununu eleyip eleğini asmışlar

                                    
                                    
                                    
                                    Genellikle oyuncu ajanslarından özenle seçilen bu kişilerin görevleri oldukça kolay. Çay var, kahve var; işleri de bir köşede oturup doğru yanlış her şeye yorum yapmak. Yalnız küçümsemeyin; her türlü konuda bilgi sahibi olduklarını zanneden bu yorumcular, ciddi maaşlarla çalışıyorlar. Yorum için genelde görmüş geçirmiş, ununu eleyip eleğini asmış, neredeyse her konuda doğru yanlış bir şeyler bilen yaşını başını almış belli bir yaşın üstünde olan kadınlar seçilir. Mutlu evliliklerin formülünü anlatan bu hanımlara sorsanız, ya eşleri ölmüş gitmiştir ya da çoktan boşanmışlardır.
Ununu eleyip eleğini asmışlar Genellikle oyuncu ajanslarından özenle seçilen bu kişilerin görevleri oldukça kolay. Çay var, kahve var; işleri de bir köşede oturup doğru yanlış her şeye yorum yapmak. Yalnız küçümsemeyin; her türlü konuda bilgi sahibi olduklarını zanneden bu yorumcular, ciddi maaşlarla çalışıyorlar. Yorum için genelde görmüş geçirmiş, ununu eleyip eleğini asmış, neredeyse her konuda doğru yanlış bir şeyler bilen yaşını başını almış belli bir yaşın üstünde olan kadınlar seçilir. Mutlu evliliklerin formülünü anlatan bu hanımlara sorsanız, ya eşleri ölmüş gitmiştir ya da çoktan boşanmışlardır.
Şakşakçı çetesi

                                    
                                    
                                    
                                    Bu konuklar ne olursa olsun sürekli alkışlar. Olur olmadık bir anda ele başlarının bir şak sesinden sonra, uzun ve çılgın bir alkış kopuveriyor. Konuyu da genelde dinlemiyor olacaklar ki, yuhaladıkları bir konuyu bir kaç dakika sonra hunharca alkışlıyorlar.
Şakşakçı çetesi Bu konuklar ne olursa olsun sürekli alkışlar. Olur olmadık bir anda ele başlarının bir şak sesinden sonra, uzun ve çılgın bir alkış kopuveriyor. Konuyu da genelde dinlemiyor olacaklar ki, yuhaladıkları bir konuyu bir kaç dakika sonra hunharca alkışlıyorlar.
Sessiz olandan korkacaksın

                                    
                                    
                                    
                                    Bir de asi ruhlu yakışıklı erkekler ve locaya sinmiş oturduğu yerden hiç kalkmayan güzel kadınlar vardır. Onlar hayatın sillesini yemiş, huzuru arayan tiplerdir. Genelde yorumlarına herkes tarafından değer verilir. Kimi zaman tartışmaları sakince tatlıya bağlar, kimi zaman da asi tavırlarıyla son noktayı koyarlar.
Sessiz olandan korkacaksın Bir de asi ruhlu yakışıklı erkekler ve locaya sinmiş oturduğu yerden hiç kalkmayan güzel kadınlar vardır. Onlar hayatın sillesini yemiş, huzuru arayan tiplerdir. Genelde yorumlarına herkes tarafından değer verilir. Kimi zaman tartışmaları sakince tatlıya bağlar, kimi zaman da asi tavırlarıyla son noktayı koyarlar.
“Bence olumlu, bir çay için”ciler

                                    
                                    
                                    
                                    Onlar locada günlerce, hatta aylarca oturup her geleni çaya göndermeye çalışan tipler Sık sık “Bence olumlu, bir çay için” deyip, kameraya derin bir bakış atarlar.
“Bence olumlu, bir çay için”ciler Onlar locada günlerce, hatta aylarca oturup her geleni çaya göndermeye çalışan tipler Sık sık “Bence olumlu, bir çay için” deyip, kameraya derin bir bakış atarlar.
“Elektrik alamadım” Hay Allah!

                                    
                                    
                                    
                                    Acımasız olmanın zamanı çoktan geldi; yarışmaya sadece ünlü olabilmek için katılanlar. Programa iki şarkı patlatırım, e zaten güzelim, yakışıklıyım anlayışı ile Nasrettin hoca misali “ya tutarsa” deyip gelen de var. Ne yazık ki, bu ünlü girişimleri başarılı da oluyor. Ekranda sık sık göründüklerinden neredeyse her gün en az bir talebi gelir; ancak bir türlü elektrik alamayıp görüşmeyi kabul etmezler. Zaten hiç kimse onların tipi, tarzı değildir ve kimseyi bir türlü kendilerine yakıştıramazlar. Kimi zaman şarkılarla halaylarla karşıladıkları taliplerini, bazen de aşağılayarak gönderirler.
“Elektrik alamadım” Hay Allah! Acımasız olmanın zamanı çoktan geldi; yarışmaya sadece ünlü olabilmek için katılanlar. Programa iki şarkı patlatırım, e zaten güzelim, yakışıklıyım anlayışı ile Nasrettin hoca misali “ya tutarsa” deyip gelen de var. Ne yazık ki, bu ünlü girişimleri başarılı da oluyor. Ekranda sık sık göründüklerinden neredeyse her gün en az bir talebi gelir; ancak bir türlü elektrik alamayıp görüşmeyi kabul etmezler. Zaten hiç kimse onların tipi, tarzı değildir ve kimseyi bir türlü kendilerine yakıştıramazlar. Kimi zaman şarkılarla halaylarla karşıladıkları taliplerini, bazen de aşağılayarak gönderirler.
“Söylemiştim güzelim, 'iç güzelliğiyle' saadet olmaz!”

                                    
                                    
                                    
                                    Nasıl büyük bir yalandır bu; “İçi güzel olsun yeter.” Nedense içi güzel de olsa, bir türlü kabul edilmeyen taliplere ilk olarak “Evin, araban var mı?” sorusu sorulur. Program sunucusunun nasıl bir talip istiyorsunuz sorusuna verilen en net cevap: “Evi olsun, arabası olsun, maaşı iyi olsun, ana babası olmasın, çocuğu olmasın olursa da benden uzak olsun, evlenince de evi arabayı arsayı üzerime yapsın, yazlığı olmasa da olur, ama ben her yaz tatile çıkmazsam ölürüm.” E hani iç güzellik? E, iç güzelliğiyle saadet olmaz. 

Parayla saadet olmaz
“Söylemiştim güzelim, 'iç güzelliğiyle' saadet olmaz!” Nasıl büyük bir yalandır bu; “İçi güzel olsun yeter.” Nedense içi güzel de olsa, bir türlü kabul edilmeyen taliplere ilk olarak “Evin, araban var mı?” sorusu sorulur. Program sunucusunun nasıl bir talip istiyorsunuz sorusuna verilen en net cevap: “Evi olsun, arabası olsun, maaşı iyi olsun, ana babası olmasın, çocuğu olmasın olursa da benden uzak olsun, evlenince de evi arabayı arsayı üzerime yapsın, yazlığı olmasa da olur, ama ben her yaz tatile çıkmazsam ölürüm.” E hani iç güzellik? E, iç güzelliğiyle saadet olmaz. Parayla saadet olmaz
“Ya benimsin, ya kara toprağın” 

                                    
                                    
                                    
                                    İzdivaç programlarının bir diğer olmazsa olmazı çiftler ise, “Ya benimsin, ya kara toprağın” anlayışındadır. Onlar ne başkalarına ne de birbirine yar olamazlar. Her fırsatta birbirlerine laf sokup her şeylerini yorumlamaya bayılırlar. Çiftten birine talip geldiğinde, kamera mutlaka diğerine yönelir ve işte o keskin bakış. Arada da olsa başka taliplerle çaya giden çiftlerin dönemsel olarak aşkları depreşse de, asla beraber olmazlar. Dışarıdan gelen adaylara akbaba gibi davranır, birbirlerinin mutluluğuna asla izin vermezler. İşin en tuhaf kısmı da programda gün boyu onlarla ilgili bir konu olmasa dahi, izleyiciyi ekrana kilitlemek amacıyla çiftlerin görüntüsü döner; tam onlara sıra gelir ve “Yarın kaldığımız yerden görüşmek üzere!” program biter.
“Ya benimsin, ya kara toprağın” İzdivaç programlarının bir diğer olmazsa olmazı çiftler ise, “Ya benimsin, ya kara toprağın” anlayışındadır. Onlar ne başkalarına ne de birbirine yar olamazlar. Her fırsatta birbirlerine laf sokup her şeylerini yorumlamaya bayılırlar. Çiftten birine talip geldiğinde, kamera mutlaka diğerine yönelir ve işte o keskin bakış. Arada da olsa başka taliplerle çaya giden çiftlerin dönemsel olarak aşkları depreşse de, asla beraber olmazlar. Dışarıdan gelen adaylara akbaba gibi davranır, birbirlerinin mutluluğuna asla izin vermezler. İşin en tuhaf kısmı da programda gün boyu onlarla ilgili bir konu olmasa dahi, izleyiciyi ekrana kilitlemek amacıyla çiftlerin görüntüsü döner; tam onlara sıra gelir ve “Yarın kaldığımız yerden görüşmek üzere!” program biter.
Bu transfer Gökhan ve Caner transferinden daha önemli

                                    
                                    
                                    
                                    İzdivaç programlarındaki transferler, yeni sezon transferinde Fenerbahçeli futbolculardan Caner ve Gökhan'ın Beşiktaş'a geçmesinden çok daha önemli. Evlilik programı yayınlamayan kanallar kapatılıyor olmalı ki, neredeyse ana akım her kanalda bir evlilik projesi var. Program çok olunca, çekişme ve yarış da çok oluyor haliyle. Katılanlar da bir kanaldan diğerine transfer olup duruyor. Yıllar önce yayınlanan “Gelinim Olur Musun” yarışmasında gözler önüne yaşadıkları aşkla, neredeyse herkes tarafından tanınan ünlü çift Caner ve Tülin, şimdilerde dönemin en popüler izdivaç programlarına transfer oldu. Farklı programlarda olmalarına rağmen, ikisi de izlenmeye devam ediyor.
Bu transfer Gökhan ve Caner transferinden daha önemli İzdivaç programlarındaki transferler, yeni sezon transferinde Fenerbahçeli futbolculardan Caner ve Gökhan'ın Beşiktaş'a geçmesinden çok daha önemli. Evlilik programı yayınlamayan kanallar kapatılıyor olmalı ki, neredeyse ana akım her kanalda bir evlilik projesi var. Program çok olunca, çekişme ve yarış da çok oluyor haliyle. Katılanlar da bir kanaldan diğerine transfer olup duruyor. Yıllar önce yayınlanan “Gelinim Olur Musun” yarışmasında gözler önüne yaşadıkları aşkla, neredeyse herkes tarafından tanınan ünlü çift Caner ve Tülin, şimdilerde dönemin en popüler izdivaç programlarına transfer oldu. Farklı programlarda olmalarına rağmen, ikisi de izlenmeye devam ediyor.