Kulağa ütopik geliyor olabilir ama dünyamızda böyle yerler de var.
Mosuolar
Çin'in Tibet sınırında yer alan, kadın hakimiyetinin egemen olduğu küçük etnik bir grup Mosuolar anca aynı zamanda da dünyada en çok tanınanlar. Aile reisi olarak kadın kabul edilir bu toplumda. Mosuo'daki anaerkil yapıda kadın ve erkek rolleri, bizim Batı toplumundakinin tam tersi değil.
Mosuo'lu kadınlar güç sahibi, ancak amaçları daha fazla para kazanmak ya da daha çok mal sahibi olmak değil. Kadınlar gücü farklı şekilde kullanıyor. Ailesinin her anlamda mutluluğunu ve huzurunu sağlamak için kullanıyor elindeki gücü kadınlar. Ve bu toplumda bir kadının kız çocuğu olmaması üzücü bir durum haline geliyor, bizdeki yapının tersine…
Minangkabau
Müslüman olmalarıyla dikkat çeken bu toplum aynı zamanda nüfusuyla da dikkat çekiyor. Endonezya'nın Batı Sumatra Adası'nda yaşayan 4,5 milyon nüfuslu toplum.
Evlerin kadınlara ait olduğu, soyun anneden ilerlediği, erkeğin evlendikten sonra karısının ailesinin evinde yaşadığı bir toplum.
Umoja
Kenya'da yalnızca kadınların yaşadığı bir köy burası. Memleketlerinde gördükleri cinsel şiddetten kaçan kadınların yaşadığı tek cinsiyetli bir köy olmasıyla da dikkat çekiyor. 1990 yılında ingiliz askerlerin tecavüz ettiği 15 kadın tarafından kurulmuş ve günümüzde küçük yaşta evlilik, female genital mutilation dedikleri kadın sünneti, aile içi şiddet ve tecavüz gibi her tür şiddete maruz kalan kadınlar için bir sığınma köyüne dönüşmüş…
Rebecca Lolosili bu köyün kurucusu olan kadın. Bir çeteden yediği dayağın ardından hastaneye düştüğünde böyle bir köy kurma fikri aklına gelmiş.
Köyde şu anda 47 kadın ve 200 çocuk yaşıyor ve oldukça sade bir hayat sürüyor olsalar da yiyecek, kıyafet ve barınma ihtiyaçlarını karşılayacak kadar bir gelirleri oluyor. Gelen turistlerden köye giriş parası kesiyorlar ve yaptıkları takıları satıyorlar. Kadın dayanışmasının kanlı canlı örneklerinden biri olan bu köy birçok kadının hayatını gerçek anlamda kurtarmış. On bir yaşında inek karşılığı zorla evlendirilip ertesi gün evden kaçan kız çocuğundan tutun da yediği dayaklardan bıkıp usanan kadınlara kadar şiddetin her türlü örneğini bulmak mümkün. Kadın olmak dünyanın her yerinde sahiden zor…
Tuaregler
Afrika çöllerinde yaşayan anaerkil bir toplum olan Tuareglerde çocuklar soyadlarını annelerinden alırlar. Asılları Müslümanlığa dayanan toplum, dini buyrukları yerine getirmemeyi tercih etmiştir. Bu toplumda evlilik kadının rızası ile gerçekleşir.
Kadın evlenmek istediği adamdan kendisi için şiir yazmasını ister. Boşanma da aynı şekilde kadının isteği doğrultusunda olur. Kadının akrabaları, boşanmayı duyurmak adına bir eğlence düzenlerler.
Nagovisi
Avustrulya'nın kuzeyinde, Papua Yeni Gine'nin karşısında,
Bouganville Adası'nda yaşayan kadın egemen topluluk olan, Nagovisiler bir diğer anaerkil topluluktur. Burada kadınlar ellerinde siyasi güç de barındırırlar.
Kadınlar tarımla ilgilenirler eşleri ise yalnızca temizlik gibi işlerde onlara yardımcı olurlar. Bahçe yani tarım kültürü onlarda oldukça önemlidir öyle ki erkeğin bahçeden birşeyi yemeyi reddetmesi boşanma anlamına gelir.
+ GZT Haber Merkezi'nden çıkan tüm içeriklerde olduğu gibi burada da 'GZT bakış açısı' hakim... Son dakika ise en hızlı, merak edilen ise en anlaşılır, dolu dolu bir konu ise en doyurucu şekilde takipçilerimize sunuyoruz. Yine de soru işareti kaldı ise iletisim@gzt.com'a mail atmanız, sosyal medya hesaplarımızdan bize mesaj göndermeniz yeterli.
