Çin aşısı mı, Alman aşısı mı? Uzman isim yanıtladı

Arşiv
Arşiv

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Çin’li Sinovac firması ile anlaşmaya varıldığı ve 10 milyon doz aşı temin edileceğini açıklamasının ardından kamuoyunda 'Alman aşısı mı, Çin aşısı mı?' tartışmaları başladı.

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın Çin’li Sinovac firması ile anlaşmaya varıldığı ve 10 milyon doz aşı temin edileceğini açıklamasının ardından kamuoyunda oluşan “Alman aşısı mı, Çin aşısı mı” tartışmalarını, aşının Faz 3 klinik denemelerinin yürütüldüğü merkezlerden Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak yanıtladı. Tabak, “Sinovac denilen firma da uzun yıllardır aşıda deneyimli. Faz 1-2 sonuçlarını yayınladılar. Her iki aşının Faz 3 çalışmalarına biz de dahil olduk ve çok titizlikle sürüyor. Çin’in geliştirdiği inaktif virüs aşısı, 3 ay önce acil kullanım onayı alarak Çin’de 80 bin acil servis çalışanına uygulandı. Bugün etik kurul onayım çıktı, ben de bu aşıdan olacağım. Güvenmesem olmazdım” dedi.

"Sinovac aşıda deneyimli bir firma"

Aşıların hangi ülkeden olduğunun değil, bilimsel verilerinin tartışılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Tabak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tamam tartışalım ama bilimsel verilerle tartışalım. Sinovac firması da uzun yıllardır aşıda deneyimli bir firma. Onların da ciddi klinik araştırma ekipleri var. Faz 3 çalışmalarının kabulünü, yapılan ülkelere bırakmış durumdalar. Çalışma, araştırmanın yürütüleceği merkezlerin etik kurulundan, Sağlık Bakanlığı’nın etik kurulundan onay verildikten sonra yapılıyor ve belli kuralları var. Zaten bu aşının da Faz 1-2 sonuçları iyi olunca Faz 3'e geçildi. Araştırmanın temeli aslında Faz 1 ve Faz 2’de bellidir. Orada aşının etkinliği görülür. Yan etkiler görülür. Faz 3’te ise bu etkinliğin doğruluğu daha farklı coğrafi bölgelerde, çok daha fazla sayıda gönüllüde denenir. Daha nadir bir yan etkinin görülüp görülmeyeceğine bakılır.”

Prof. Dr. Fehmi Tabak
Prof. Dr. Fehmi Tabak

"Aşı Çin'de 80 bin sağlık personeline yapıldı"

İnaktif virüs aşılarının da pandemiyle mücadelede etkin bir rolü olacağına inandığını söyleyen Prof. Dr. Fehmi Tabak, “Bence canlısını (hastalığın kendisini) almaktansa, inaktifini (virüsü) alıp bir an evvel antikorlarımız oluşturmanın anlamlı olduğunu düşünüyorum. Sağlık Bakanlığı da gerekli anlaşmaları yapıyor. Bu aşı özel bir izinle acil kullanım onayı alarak Çin’de 3 ay önce sağlık çalışanlarına uygulanmaya başlandı. Acilde çalışan hekim, hemşire, personeline, toplam 80 bin kişi bu aşıyı oldu. Bu aşıda da tolere edilebilecek, her aşıda görülebilecek ve sadece bir iki gün süren hafif ateş, aşı yerinde ağrı vb gibi yan etkiler görüldü. Acaba uzun vadeli etkileri ne olacak? En çok problem olan konu bu aslında aşılarda. Aslında laboratuvarda, insan çalışmalarından önce yapılan hayvan çalışmaları, iyi kötü bize bazı bilgiler verdi bu aşı çalışmalarında. Biz, bilimsel çalışmalara güvenmek zorundayız. Faz 1 ve Faz 2’de baktığımız zaman, inaktif virüs aşısının yani Çin’in aşısının, iki dozdan sonra koruyucu antikorları oluşturduğunu biliyoruz. Şimdi görmemiz gereken sonuç, toplumda plasebo alanlarla aşılanan grup arasındaki hastalık oranı ve bunlar arasında istatistik olarak bir anlam olacak mı olmayacak mı?” dedi.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >