'Hak Dini Kur’an Dili' 100 yaşında: Elmalılı’nın büyük tefsiri üzerine anlamlı bir söyleşi gerçekleştirildi
Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın Türkçe tefsir literatürünün en önemli eserlerinden biri olan “Hak Dini Kur’an Dili” adlı çalışması, yazımının 100. yılında özel bir söyleşi ile anıldı. Ketebe Yayınları tarafından yayımlanan ve titiz bir neşir sürecinden geçerek okurla buluşturulan eserin anlam ve değerini derinlemesine ele alan bu söyleşi, Prof. Dr. Asım Cüneyd Köksal ve Doç. Dr. Murat Kaya eşliğinde gerçekleştirildi.
Söyleşiye, ilim ve düşünce dünyamızın iki önemli ismi olan Prof. Dr. Asım Cüneyd Köksal ve Doç. Dr. Murat Kaya konuk oldu. Katılımcılar, Elmalılı’nın yaşadığı tarihsel dönem, ilmî birikimi ve “Hak Dini Kur’an Dili”nin çağlar üstü etkisi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Prof. Dr. Asım Cüneyd Köksal konuşmasında, Elmalılı’nın yalnızca bir tefsir âlimi değil, aynı zamanda İslâmî ilimleri felsefe, mantık ve doğa bilimleriyle mecz edebilen kuşatıcı bir mütefekkir olduğunu vurguladı. Köksal, “Elmalılı’nın bu eseri, sadece bir tefsir değil; aynı zamanda Türkçenin zirve örneklerinden biridir. Eser, Kur’ân-ı Kerîm’in ruhunu hem ilmî hem de edebî bakımdan çağın insanına ulaştırma çabasının en parlak numunesidir” dedi.
Doç. Dr. Murat Kaya ise eserin hazırlanış sürecine ve Ketebe Yayınları’nın gerçekleştirdiği yeni neşre dikkat çekerek şunları söyledi: “Bu baskı, Elmalılı’nın kaleme aldığı metni en sahih haliyle ortaya koymak için yürütülen uzun soluklu bir emeğin ürünüdür. 10 binin üzerinde dipnot ve 12 bin civarında yan notla zenginleştirilen çalışma, ilmî terimlerden Arapça ibarelere, özel isimlerden kaynak künyelerine kadar birçok detayı açıklayarak metni hem uzmanlara hem de genel okura açmaktadır.”
Hak Dini Kur’an Dili’nin bu özel baskısı, 8 cilt hâlinde Ketebe Yayınları etiketiyle yayımlandı. Her cildin sonunda yer alan lügatçeler, metinden azami ölçüde faydalanmayı amaçlıyor.
Ketebe Yayınları olarak, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın eşsiz mirasını bugünün okuruna layıkıyla ulaştırmanın haklı gururunu yaşıyoruz.