Hakan Fidan ne zaman, nasıl zehirlendi? Suikast girişiminden yeni detaylar

​Dışişleri Bakanı Hakan Fidan
​Dışişleri Bakanı Hakan Fidan

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın gazeteci Murat Çiçek’e yaptığı çarpıcı açıklama, Türkiye’nin son yıllarda maruz kaldığı görünmeyen tehditleri gözler önüne serdi. Fidan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı döneminde zehirlendiğini ve tedavi gördüğünü açıkladı. Ancak detay vermekten kaçındı. Bu açıklama üzerine gazeteci Yahya Bostan, arşivdeki notlarını yeniden masaya yatırdı.

Gazeteci Murat Çiçek’e konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, MİT Başkanı olduğu dönemde zehirlendiğini ve tedavi gördüğünü söylediğini hatırlatan Bostan, bu açıklamanın ardından Nisan 2024 tarihli notlarını incelediğini belirtti.

Nasıl zehirlendi?

Bostan’ın yazısına göre, Fidan’a yönelik zehirleme girişimi yurt dışında bir ülkede gerçekleşti. Zehirleme yöntemi olarak civa buharı kullanıldığı tahmin ediliyor. Söz konusu girişimin 2020 ya da 2021 yılında yaşandığı ve Fidan’ın yaklaşık iki yıl süren bir tedavi süreci sonunda hayati tehlikeyi atlattığı ifade edildi.

Yahya Bostan, bu dönemin Türkiye açısından dış politikada son derece kritik bir zaman dilimine denk geldiğini vurguladı. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de kuşatılmaya çalışıldığı, Libya’ya askeri müdahale ettiği, Karabağ’da Azerbaycan’a destek verdiği, Suriye ve Irak’ta terörle mücadelenin sürdüğü bir süreç yaşandığını hatırlattı. Bu dönemde Ankara’daki karar alıcıların hedef alındığını ve başka suikast girişimlerinin de yaşanmış olabileceğini ancak kamuoyuyla paylaşılmadığını kaydetti.

İki eksenli mücadele ve Türkiye’nin bölgesel rolü

Bostan, yazısında bölgedeki güç mücadelesini iki ana eksen üzerinden değerlendirdi. Bunlardan birinin, Türkiye’nin öncülük ettiği “barış ve istikrar ekseni” olduğunu, Irak ile yürütülen Kalkınma Yolu projesi, DEAŞ’a karşı oluşturulan bölgesel koalisyon ve Gazze için kurulan Temas Grubu’nun bu eksene ait gelişmeler olduğunu ifade etti.

Diğer eksenin ise İsrail’in liderliğinde, bazı Körfez ülkelerinin de dâhil olduğu ve bölgeyi istikrarsızlaştırmayı amaçlayan bir yapı olduğunu yazdı. Bostan’a göre İran da zaman zaman bu ekseni besleyen adımlar attı.

Kalın’ın Suriye ve PKK hamleleri

Yazıda, MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın göreve geldikten kısa bir süre sonra bölgedeki iki önemli gelişmeye öncülük ettiği vurgulandı: Esad rejiminin devrilmesiyle Türkiye’nin Suriye’de “anahtar pozisyona” geçmesi ve PKK’nın kendini feshetme kararı alması. Bostan, bu iki gelişmenin Ankara’nın “stratejik baskın” hamleleri olduğunu ifade etti.

PKK’nın silah bırakma sürecinin devam ettiğini ancak bu sürecin dikenli bir yolda ilerleyeceğini belirten Bostan, örgütün Suriye kolu olan SDG’nin federasyon talebinin sürdüğünü, ancak Şam rejiminin meşruiyet kazanmasıyla bu yapının geleceğinin zayıfladığını aktardı.

ABD ve İsrail ilişkilerinde kırılma

Yahya Bostan, İsrail’in bölgede yalnızlaştığını ve ABD’nin Netanyahu yönetiminden uzaklaşma sinyalleri verdiğini yazdı. Trump’ın özel temsilcisi Gabriel Witkoff’un İsrailli esir ailelerine söylediği “Yüzyılın anlaşması İsrail olmadan ilerleyecek. ABD istasyonda beklemeyecek” sözünü hatırlatan Bostan, ABD'nin Suudi Arabistan’la nükleer teknoloji transferinde İsrail’le normalleşme şartını rafa kaldırdığını kaydetti.

Bostan, tüm bu gelişmelerin Türkiye’nin öncülük ettiği yeni bölgesel düzenin şekillendiğini gösterdiğini belirterek, artık “oyun bozacak aktörlere kimsenin tahammülü olmadığını” ifade etti.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >