İlber Ortaylı İsrail'e seslendi: İçlerindeki aptalların çenesini kapatsınlar

​İlber Ortaylı İsrail'e seslendi: İçlerindeki aptalların çenesini kapatsınlar
​İlber Ortaylı İsrail'e seslendi: İçlerindeki aptalların çenesini kapatsınlar

Prof. Dr. İlber Ortaylı, son günlerde daha da tırmanan İsrail-İran gerilimini sosyal medya hesabında yazdığı yazıyla değerlendirdi. Başta Netanyahu olmak üzere; Suriye'nin ardından İran'ın da yok edilmek istendiğini belirten Ortaylı, İsraillilere de seslendi: İçlerindeki aptalların çenesini kapatsınlar. İşte İlber Ortaylı'nın kaleme aldığı yazının tamamı:

Son günlerde, İran-İsrail gerilimi iki ülkenin birbirlerine saldırılarının ardıdan tırmanmaya devam ediyor. Tüm gelişmeler devam ederken; tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, gündeme dair sert bir değerlendirmeyi kaleme aldı:

İşte Ortaylı'nın sözlerinin tamamı:

"İran’ın kuzeybatısındaki en büyük şehir olan Tebriz, Eynalı ve Sehend dağları arasında, Kuruçay ve Acıçay’ın birleştiği bir vadide yer alır. Soğuk iklimine rağmen tarih boyunca hep sıcak bir kültür ve direniş yatağı olmuştur. Tebriz, yalnızca bugünün değil, tarihin de merkezlerinden biridir.

İlhanlılardan Akkoyunlulara, Safevilerden Karakoyunlulara kadar pek çok Türk-İslam devletine başkentlik yapmış, koskoca İran’a yön vermiştir. Çarşısında, pazarında, evlerinde hep Türkçe konuşulmuş; bu dil yalnızca bir iletişim aracı değil, bir kimlik ve medeniyet taşıyıcısı olmuştur.

Karakoyunlu ve Akkoyunlu dönemine ait Gök Mescid gibi eserler, sadece Tebriz’in değil, bütün Türk sanat tarihinin temel taşlarıdır. Osmanlı mimarisini anlamak isteyenin yolu da bir şekilde Tebriz’den geçer. Bursa’daki mimarinin ilhamı, 15. yüzyıl Tebriz’inden gelir. Zaten Osmanlılar bu bölgeyi 18 yıl boyunca tahrir etmiş ve doğrudan yönetmişlerdir. Ama daha çok Osmanlı-İran savaşlarının kader noktası olmuştur.

Kapalıçarşı’sı 15. yüzyıldan bu yana, sayısız depreme rağmen ayakta kalmış ve sürekli restore edilmiştir. Bugün Ortadoğu’daki en büyük kapalı çarşı olarak varlığını sürdürmektedir. Onu gezmek sadece bir alışveriş deneyimi değil, bir kültür yolculuğudur. Halılardan mimariye, müzikten dile kadar her şeyde Türk kimliği hissedilir. Türkçenin kudretini, Tebrizli aydınların nezaketinde ve direnişinde görürsünüz. Unuttuğumuz dil, unuttuğumuz müzik ve etrafa bakma sanatı, bu şehirde hâlâ yaşar.

Ama bugün, cahil Netanyahu gibi liderlerin öncülüğünde, başta Tebriz olmak üzere tüm insanlığın ortak mirası olan şehirler bombalanıyor. Suriye’yi yok ettikleri gibi şimdi de İran’ı haritadan silmek istiyorlar. Kimse bizden İran’a yapılan insanlık dışı saldırılara sessiz kalmamızı beklemesin. İsrail’de bazıları daha da ileri gidip sıranın Türkiye’ye geleceğini söylüyor.

İsraillilere de seslendi

Ortaylı, sözlerini şu cümlelerle tamamladı:

"Buradan açıkça söylemek gerekir: İsraillilere tavsiyemiz, içlerindeki aptalların çenesini kapatsınlar. Savaş da barış da akılla, ahlakla yapılır. Aksi halde ne sulh sulha benzer, ne savaş savaşa. Yalnızca bir medeniyetin değil, insanlığın sonunu hazırlar."

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >