Ortamlarda havası atılan 5 ünlü ile tanışma hikayesi

Arkadaş ortamlarında hava atmak için fırsat kollayan sosyal medya kullanıcılarının son malzemesi ünlüler dünyası oldu.

Kimisi ortamlarda hava atmak için uydurulmuş, kimisi geçmişten kalan güzel bir anı... Herkesin illa ki yaşadım diyeceği günümüz ünlüleri ile tanışma hikayelerimiz. İnternet üzerinde yer alan sözlük sayfalarında yer almış 5 tanışma hikayesini sizler için derledik.


Bir ses "abi, nüfus müdürlüğü nerde" baktım Mehmet Aurelio

                                    "2006-2007 yılları o zaman 17 yaşımdayım, dükkanda gümüşleri parlatıyorum, bir ses "abi, nüfus müdürlüğü nerde" baktım Mehmet Aurelio - bilen bilir o zamanlar nüfus müdürlüğü çemberlitaş'tan aşağı sallanınca 3 dakika mesafedeydi - güldüm, o da güldü sonra tarif ettim gitti. Bir süre sonra geri dönüşte yine arkam dönük "sağol abi" dedi gitti, delikanlı adamdı."
Yazar: zubufff
Bir ses "abi, nüfus müdürlüğü nerde" baktım Mehmet Aurelio "2006-2007 yılları o zaman 17 yaşımdayım, dükkanda gümüşleri parlatıyorum, bir ses "abi, nüfus müdürlüğü nerde" baktım Mehmet Aurelio - bilen bilir o zamanlar nüfus müdürlüğü çemberlitaş'tan aşağı sallanınca 3 dakika mesafedeydi - güldüm, o da güldü sonra tarif ettim gitti. Bir süre sonra geri dönüşte yine arkam dönük "sağol abi" dedi gitti, delikanlı adamdı." Yazar: zubufff
Normalde çok çekingen biri olmama rağmen bir anda tramvay yolunun üzerinde seslendim

                                    "Bundan birkaç ay evvel Jules Verne'nin inatçı keraban'ını okurken her sayfada bunu Ezel Akay çekse diye düşünmüştüm. bugün metrodan taksime çıkarken gene aklıma geldi bu kitap, Ezel Akay bu kitabın filmini çekmeli bir ortamda karşılaşsak ta kendine bunu söylesem diye düşündüm. ve inanılmaz, bir dakika sonra istiklalin girişinde karşımda ezel akay, normalde çok çekingen biri olmama rağmen bir anda tramvay yolunun üzerinde seslendim, durup mütevazilikle karşılık verdi. Kendisiyle tanışmaktan büyük mutluluk duydum, ayak üstü sohbet etme fırsatım oldu ve birkaç dakika önce kendisini düşündüğümü inatçı kerabanı film haline getirmesinin harika olacağını söyledim. Bana bunu zaten düşündüğünü hatta proje haline getirip gerekli yerlere teklif ettiğini ancak maliyet problemleri yüzünden gerçekleştiremediğini anlattı ve ilerde hayata geçirmek istediğini söyledi. Ayrıca şu sıralar Osmanlı ile ilgili bir dizi projesi üzerinde çalıştığını da öğrendim. Kısa sürede edindiğim izlenime göre oldukça kibar ve komplekssiz biri."
Yazar: Machete Klonu
Normalde çok çekingen biri olmama rağmen bir anda tramvay yolunun üzerinde seslendim "Bundan birkaç ay evvel Jules Verne'nin inatçı keraban'ını okurken her sayfada bunu Ezel Akay çekse diye düşünmüştüm. bugün metrodan taksime çıkarken gene aklıma geldi bu kitap, Ezel Akay bu kitabın filmini çekmeli bir ortamda karşılaşsak ta kendine bunu söylesem diye düşündüm. ve inanılmaz, bir dakika sonra istiklalin girişinde karşımda ezel akay, normalde çok çekingen biri olmama rağmen bir anda tramvay yolunun üzerinde seslendim, durup mütevazilikle karşılık verdi. Kendisiyle tanışmaktan büyük mutluluk duydum, ayak üstü sohbet etme fırsatım oldu ve birkaç dakika önce kendisini düşündüğümü inatçı kerabanı film haline getirmesinin harika olacağını söyledim. Bana bunu zaten düşündüğünü hatta proje haline getirip gerekli yerlere teklif ettiğini ancak maliyet problemleri yüzünden gerçekleştiremediğini anlattı ve ilerde hayata geçirmek istediğini söyledi. Ayrıca şu sıralar Osmanlı ile ilgili bir dizi projesi üzerinde çalıştığını da öğrendim. Kısa sürede edindiğim izlenime göre oldukça kibar ve komplekssiz biri." Yazar: Machete Klonu
...İnanamamak ile geçiriyordum o büyülü anı. Çok güzel bir insandı.
"David Helfgott'u bir organizasyonumuza getirmiştik. Bilenler bilir demek durumundayım affınıza sığınarak çünkü inanılmaz bir insanla tanıştım. hiç unutmam, konser öncesi menajeri ile salonda prova yaparken ben de biraz dinlerim amacıyla oradaydım. Prova esnasında menajeri Rachmaninoff eserine nota eklememesi için sürekli uyarıyordu, David ise kızgın bir şekilde daha iyi olduğu konusunda ısrarcıydı, bir köşede ben o kadar notaya tek kişinin nasıl basabildiğine inanamamak ile geçiriyordum o büyülü anı. Çok güzel bir insandı."
Yazar: Gokcesuz
...İnanamamak ile geçiriyordum o büyülü anı. Çok güzel bir insandı. "David Helfgott'u bir organizasyonumuza getirmiştik. Bilenler bilir demek durumundayım affınıza sığınarak çünkü inanılmaz bir insanla tanıştım. hiç unutmam, konser öncesi menajeri ile salonda prova yaparken ben de biraz dinlerim amacıyla oradaydım. Prova esnasında menajeri Rachmaninoff eserine nota eklememesi için sürekli uyarıyordu, David ise kızgın bir şekilde daha iyi olduğu konusunda ısrarcıydı, bir köşede ben o kadar notaya tek kişinin nasıl basabildiğine inanamamak ile geçiriyordum o büyülü anı. Çok güzel bir insandı." Yazar: Gokcesuz
Adama bak kendini Halil Sezai sanıyor

                                    
                                    
                                    
                                    "Bir gün arkadaşımla kızılay karanfil merdivenlerinden çıkıyoruz yukarıya, bir adam gördüm kırmızı deri ceketli elinde colins poşeti var. saçları ise kıvırcık, hipotenüsü alnını ikiye bölecek şekilde denk getirilmiş bir dik üçgen olarak özensizce yatırılmış. ''ahauhahah adama bak kendini Halil Sezai sanıyo'' ya bu da mı tesadüf diye yüzüne haykırdım, hayır tesadüf değilmiş. (bkz: adam halil sezai çıktı rıza baba) neyse, geçti gitti zaten de kendini kendi sanan adamla dalga geçtiğim için tebrik etmiştim kendimi. Hayır bu da nasıl cümle oldu ya. Ağlamıyor cümlem, gözüne ''kendi'' kaçtı."
Yazar: Surtal Han
Adama bak kendini Halil Sezai sanıyor "Bir gün arkadaşımla kızılay karanfil merdivenlerinden çıkıyoruz yukarıya, bir adam gördüm kırmızı deri ceketli elinde colins poşeti var. saçları ise kıvırcık, hipotenüsü alnını ikiye bölecek şekilde denk getirilmiş bir dik üçgen olarak özensizce yatırılmış. ''ahauhahah adama bak kendini Halil Sezai sanıyo'' ya bu da mı tesadüf diye yüzüne haykırdım, hayır tesadüf değilmiş. (bkz: adam halil sezai çıktı rıza baba) neyse, geçti gitti zaten de kendini kendi sanan adamla dalga geçtiğim için tebrik etmiştim kendimi. Hayır bu da nasıl cümle oldu ya. Ağlamıyor cümlem, gözüne ''kendi'' kaçtı." Yazar: Surtal Han
Baktım bir aksiyon bağrış çağrış meğer dizi çekiyorlarmış 

                                    
                                    "2003 yılı Behzat Uygur ve Zeynep Tokuş. Sultanahmet meydanında dolaştım biraz akşam saatleri, Alman çeşmesinde yüzümü yıkadım eve yürüyorum baktım bir aksiyon bağrış çağrış meğer dizi çekiyorlarmış hırçın menekşe izledim 5 dakika sarmadı pek şimdi baktım da kısa sürmüş zaten dizi."
Yazar: zubufff
Baktım bir aksiyon bağrış çağrış meğer dizi çekiyorlarmış "2003 yılı Behzat Uygur ve Zeynep Tokuş. Sultanahmet meydanında dolaştım biraz akşam saatleri, Alman çeşmesinde yüzümü yıkadım eve yürüyorum baktım bir aksiyon bağrış çağrış meğer dizi çekiyorlarmış hırçın menekşe izledim 5 dakika sarmadı pek şimdi baktım da kısa sürmüş zaten dizi." Yazar: zubufff
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >