'Otopsi her şeyi değiştirebilir' GZT ÖZEL | Uzman isim İstanbul’daki zehirlenme sonrası sokaktaki tehlikeleri tek tek açıkladı

Uzman isim İstanbul’daki zehirlenme sonrası sokaktaki tehlikeleri tek tek açıkladı
Uzman isim İstanbul’daki zehirlenme sonrası sokaktaki tehlikeleri tek tek açıkladı

Almanya'dan İstanbul’a tatile geldikten sonra yediklerinden zehirlenen aile Türkiye'nin gündemine yerleşti. 3 can alan zehirlenme vakası ile ilgili Gıda Mühendisi Nurten Sırma'nın görüşlerini aldık. Sırma, son günlerde benzer nitelikte herhangi bir toplu zehirlenme vakası bildirilmediğini hatırlatarak, olayın şüpheli olduğunu vurguladı. Ancak hepimizin aklında aynı soru var: Dışarda yemek yerken nelere dikkat edelim; midye, kokoreç ve kumpir gibi gıdalar ölümcül olabilir mi?

Bir aile faciası ile sonuçlanan zehirlenme vakası ile ilgili Gıda Mühendisi Nurten Sırma, GZT'ye çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Sırma, son günlerde benzer nitelikte herhangi bir toplu zehirlenme vakası bildirilmediğini hatırlatarak, “Bu olay şüpheli. Kesin sonuç ancak otopsi raporu ile ortaya çıkar” dedi.

“Protein kaynaklı besinler en riskli grupta”

Sırma’ya göre gıda zehirlenmelerinde en sık sorun çıkaran besinler, özellikle doğru koşullarda üretilmediğinde protein kaynaklı olanlar:

1. Tavuk ve tavuk ürünleri (Salmonella riski nedeniyle)

2. Kırmızı et ve işlenmiş et ürünleri

3. Deniz ürünleri (özellikle midye, istiridye, deniz tarağı, karides — alerjen ve toksin riski)

"Su bile zehirleyebilir"

Ailenin tükettiği kokoreç, tantuni ve midye gibi besinlerin, gıda güvenliğine uygun üretilmediğinde risk oluşturabileceğini söyleyen Sırma, “Gıda güvenliğine aykırı üretilmiş su bile zehirleyebilir” diyerek her bir gıdanın tek tek değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Zehirlenmelerde 30 dakika ila 72 saat arasına dikkat

Sırma, Türkiye’de gıda zehirlenmelerinin hastanelerdeki tedavi süreçleriyle ilgili de önemli bir eksiklik olduğuna dikkat çekti: “Bu vakalarda genelde bir fenalaşma oluyor, hastaneye gidiliyor, taburcu ediliyor... Sonra yeniden fenalaşma. Burada sorulması gereken: Tedavi prosedürü ne? Gıda zehirlenmesi 30 dakika ile 72 saat arasında belirti verir. Hatta uluslararası kaynaklarda bunun 9 güne kadar çıktığı vakalar var.”

Belirtilerin hafifleyip geçti sanılmasının büyük bir hata olduğunu vurgulayan uzman, taburcu olduktan sonra en az 72 saat kişinin ve çevresinin sağlık durumunun yakından izlenmesi gerektiğini söyledi: “Biraz bile kötü hissederseniz tekrar hastaneye başvurmalısınız. O belirtilerin tamamen geçtiğinden emin olmalısınız.”

“Aile hastaneden yürüyerek çıktı, nasıl bu noktaya gelindi?”

Sırma, olayla ilgili kamuoyunda en çok tartışılan unsura da değindi: “Aile hastaneden yürüyerek çıktı. Bu kadar hızlı kötüleşme hepimizin kafasında soru işareti yarattı. Burada bir ihmaller zinciri mi var? Doğru tedavi uygulandı mı? Bu soruların cevaplanması gerekiyor.”

Ön otopside zehirlenme emaresi bulunmadığı belirtilmişti. Konu ile ilgili Sırma, nihai sonucun 10 gün içinde çıkacağını tahmin ettiğini söyleyerek olayın otopsi raporuyla netleşeceğini söyledi.

Midye ve sokak lezzetleri için özel uyarı

Midyede risk oluşturan bakterinin Vibrio Vulnificus olduğunu belirten gıda mühendisi, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın midye çıkarılabilecek koordinatları belirlediğini, doğru işletmelerin bu kurallara uygun hareket ettiğini vurguladı.

Ancak izinsiz seyyar satıcılara karşı uyardı: “Geceleri sokakta tavuklu pilav satanların hijyen koşulları büyük risk. Bir eldiveni takıyor ama o eldiven parçalanmış, saçına dokunuyor, sonra tekrar yemeğe... Bunlar gıda güvenliği açısından kabul edilemez.”

Kumpir gibi karışık ürünlerin de dikkat gerektirdiğini belirten Sırma, “Kumpir çok karışık bir gıda. Belli bir standardı yok. İçine et ve et ürünleri girer, tavuk girebilir, kısır, turşu vs. Girdiğiniz işletmede küvetlerde sunulan gıdalara bir göz ucuyla bakın. Sulanma var mı? Eğer sulanma varsa saatlerce orada beklemiş demektir. Düzgün soğuklukta da saklayamamış demektir. Bunları tüketmeyin.” dedi.

“Sokak lezzetleri kültürdür ama denetim şart”

Türkiye’de 800 binden fazla gıda işletmesi bulunduğunu, çoğunun fast-food tarzı olduğunu belirten Sırma, gıda sektörüne giren herkesin sorumluluk alması gerektiğini söyledi: “Gıdanın bir okulu var. Bu işi bilen kişiler sahada olmalı. Sokak lezzetleri kültürdür ama bu, denetimsiz gıda satışı demek değildir.”

“Otopsi çok farklı bir sonucu da ortaya çıkarabilir”

Sırma, İstanbul’daki ailede görülen durumun herhangi bir başka kişi veya işletmede rapor edilmediğini hatırlatarak şu çarpıcı açıklamayı yaptı: “Aynı ürünleri tüketip zehirlenme yaşayan başka kimse yok. Bu nedenle otopsiden bambaşka bir sonuç çıkabilir.”

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >