Usta oyuncudan şoke eden sözler! ''Bir daha aynı projede yer almayız''

Uğur Yücel
Uğur Yücel

Arabesk, Muhsin Bey ve Eşkıya gibi fenomen filmlerin efsane oyuncusu Uğur Yücel'den şoke eden sözler!

Milliyet'ten Senem Aydın'a konuşan usta oyuncu Uğur Yücel, Şener Şen ile bir daha aynı projede yer almayacağını belirterek, "Biz dostuz ama öyle partner durumu yok. Hatta yan yana geldiğimizde sinema bile konuşmayız neredeyse. Film, anılardan ibaret... Yemekte buluşmak daha iyi" açıklamasında bulundu.

- ‘Arabesk’, ‘Muhsin Bey’ ve ‘Eşkıya’ gibi fenomen filmlerin efsane oyuncususunuz. Bu projelerin hayatınızdaki yeri nedir? 

Seyircilerin övgüsü bitmiyor. Ruhumuz okşanıyor, mahcubiyet duyuyoruz. 

- ‘Eşkıya’, Türk sinemasının yeni çağı olarak gösteriliyor. Buna katılıyor musunuz? 

O projeden sonra uzun süre oyunculuk yapmadım. Kendimi de beğenmem orada. Ama iki ay önce Midilli’de arkadaşlar, Panayudu Köyü’ndeki buzikici Yorgo’nun evinin bahçesinde, duvara bez gerip, ‘Eşkıya’yı oynattılar. Yunanca alt yazılı... Uzun bir masa etrafında 20-25 kişi izlediler. Gösterimden önce bir şeyler söylememi istediler; ‘Bir başka zamanın ilk adımlarıydı’ dedim. Sonra film izlenirken arkalarda bir kalasın üzerinde zırlayıp, ağladım. 


İnsanın gençlik kırılganlığı, öfkesi çok uzağa fırlatıyor kendini. Ne kadar uzak düşmüşüm yaptığımıza o zamanlar... Birden eski bir günahımla karşılaşmış gibi oldum. Beslediğin duygular kırılıveriyor işte. Kırıldığın yerde çözülüyorsun. Esas önemli olan ne kadar gönül koyduğun o işe, çok duygulandım. Hiç duymadığım eleştiriler duydum. Yönetmene, yazara ve özellikle unutamayacakları insan yüzlerine övgüde bulundular. Galiba bir filmden çok başka şeylerle ilgilendiler. Kendilerine yakın bir dünya gördüler. 


- Şener Şen’le sizi aynı projede yeniden izleme şansımız olur mu? 

Olmaz. Biz dostuz ama öyle partner durumu yok. Hatta yan yana geldiğimizde sinema bile konuşmayız neredeyse. Film, anılardan ibaret... Yemekte buluşmak daha iyi. Masada da zaten Şener Abi izlenir. Havasını bulursa... Ama ben onu iyi azdırıyorum, çok gülüyorum. Onlarca defa aynı hikayeyi anlattırırım bir yolunu bulup, masa kopar. 

- Kariyerinin başındaki Uğur Yücel’i görseydiniz, ne derdiniz? 

Genç Uğur’u eve kapatır, bütün geçimini sağlar, yazdırır, film çektirir, sonra da bir yaban kuşu gibi hayata salardım. Sahiden kendimle ilgili tek üzüntüm demeyeyim, bileni gülümsetir bu şiir, ‘Yazık Oldu Süleyman Efendiye!’... Orhan Veli Kanık... ‘Geçiniz efendim geçiniz’i de ekleyeyim. Ben çok şey atladım. Eldeki malzemeyi pek kullanamadım. Örneğin 20’li yaşlarımdaki  sinema düşüncelerimi, öykü ve senaryo hayallerimi gerçekleştiremedim. Ama geçti bizden demek istemiyorum.
- ‘Arabesk’, ‘Muhsin Bey’ ve ‘Eşkıya’ gibi fenomen filmlerin efsane oyuncususunuz. Bu projelerin hayatınızdaki yeri nedir? Seyircilerin övgüsü bitmiyor. Ruhumuz okşanıyor, mahcubiyet duyuyoruz. - ‘Eşkıya’, Türk sinemasının yeni çağı olarak gösteriliyor. Buna katılıyor musunuz? O projeden sonra uzun süre oyunculuk yapmadım. Kendimi de beğenmem orada. Ama iki ay önce Midilli’de arkadaşlar, Panayudu Köyü’ndeki buzikici Yorgo’nun evinin bahçesinde, duvara bez gerip, ‘Eşkıya’yı oynattılar. Yunanca alt yazılı... Uzun bir masa etrafında 20-25 kişi izlediler. Gösterimden önce bir şeyler söylememi istediler; ‘Bir başka zamanın ilk adımlarıydı’ dedim. Sonra film izlenirken arkalarda bir kalasın üzerinde zırlayıp, ağladım. İnsanın gençlik kırılganlığı, öfkesi çok uzağa fırlatıyor kendini. Ne kadar uzak düşmüşüm yaptığımıza o zamanlar... Birden eski bir günahımla karşılaşmış gibi oldum. Beslediğin duygular kırılıveriyor işte. Kırıldığın yerde çözülüyorsun. Esas önemli olan ne kadar gönül koyduğun o işe, çok duygulandım. Hiç duymadığım eleştiriler duydum. Yönetmene, yazara ve özellikle unutamayacakları insan yüzlerine övgüde bulundular. Galiba bir filmden çok başka şeylerle ilgilendiler. Kendilerine yakın bir dünya gördüler. - Şener Şen’le sizi aynı projede yeniden izleme şansımız olur mu? Olmaz. Biz dostuz ama öyle partner durumu yok. Hatta yan yana geldiğimizde sinema bile konuşmayız neredeyse. Film, anılardan ibaret... Yemekte buluşmak daha iyi. Masada da zaten Şener Abi izlenir. Havasını bulursa... Ama ben onu iyi azdırıyorum, çok gülüyorum. Onlarca defa aynı hikayeyi anlattırırım bir yolunu bulup, masa kopar. - Kariyerinin başındaki Uğur Yücel’i görseydiniz, ne derdiniz? Genç Uğur’u eve kapatır, bütün geçimini sağlar, yazdırır, film çektirir, sonra da bir yaban kuşu gibi hayata salardım. Sahiden kendimle ilgili tek üzüntüm demeyeyim, bileni gülümsetir bu şiir, ‘Yazık Oldu Süleyman Efendiye!’... Orhan Veli Kanık... ‘Geçiniz efendim geçiniz’i de ekleyeyim. Ben çok şey atladım. Eldeki malzemeyi pek kullanamadım. Örneğin 20’li yaşlarımdaki sinema düşüncelerimi, öykü ve senaryo hayallerimi gerçekleştiremedim. Ama geçti bizden demek istemiyorum.
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >