Uzmanlar uyardı: Sıcaklıklar 50 yıl sonra 'yaşanamayacak seviyede' olabilir

Arşiv
Arşiv

Sera gazı emisyonlarındaki artışın dünya genelinde devam etmesiyle görülmemiş bir krizle karşı karşıya kalınacağı öngörülüyor. 50 yıl sonra sıcaklıklar insanlığın üçte biri için yaşanamayacak seviyede olacak.

Sera gazı emisyonlarının azaltılmaması durumunda, 50 yıl sonra sıcaklıkların insanlığın üçte biri için "yaşanamayacak seviyede" olacağı tahmin ediliyor.

Çin, ABD ve Avrupa'daki bilim insanları tarafından hazırlanan ve Ulusal Bilimler Akademisi'nin dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, dünya genelinde sera gazı emisyonlarındaki artışın devam etmesi, insanlığı daha önce görülmemiş bir krizle karşı karşıya bırakabilir.

Araştırmaya göre, insan etkisiyle oluşan sera gazı emisyonlarının artışı sonucunda ortalama bir kişinin yaşadığı sıcaklık 2070 yılında 7,5 derece artacak.

İklim koşulları değişecek

Bu durum, 50 yıl sonra dünyadaki tahmini nüfusun yaklaşık yüzde 30'unun, sıcaklığın ortalama 29 derece olduğu bölgelerde yaşaması anlamına geliyor. Söz konusu iklim koşullarına sahip tek yerin küresel kara yüzeyinin yalnızca yüzde 0,8'ini oluşturan Sahra Çölü'nün sıcak bölgeleri olduğu dikkate alındığında, sera gazı emisyonları azaltılmazsa 2070 yılında, gezegenin kara yüzeyinin yüzde 19'u bu iklim koşullarında olacak.

"Değişimin hızı daha yavaş şekilde ortaya çıkabilir"

Araştırmaya göre, sera gazı emisyonlarının hızla azaltılması söz konusu sıcak koşullara maruz kalacak insan sayısını yarıya indirebilir.

Çalışmanın koordinasyonunu sağlayan araştırmacılardan Wageningen Üniversitesi Profesörü Marten Scheffer, araştırmanın sonuçlarının iklim değişikliğinin de yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgınına benzer şekilde dünyayı değiştirebileceğine dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Değişimin hızı daha yavaş şekilde ortaya çıkabilir. Ancak küresel salgından farklı olarak, gezegenin büyük bölümünün hayatta kalmanın zor olduğu seviyelerde ısınması ve tekrar soğuyamaması nedeniyle krizin sonlanmasını sağlayacak bir çözüm bulunamayabilir. Bu durum, yıkıcı nitelikteki doğrudan etkilerinin yanı sıra toplumların oluşabilecek yeni küresel salgınlar gibi krizlerle başa çıkma kapasitesini de azaltıyor. Bunun gerçekleşmesini engelleyebilecek tek çözüm emisyonların hızla azaltılmasıdır."

"İnsani değerlerle ifade edebilmemiz önem arz ediyor"

Exeter Üniversitesi Küresel Sistemler Enstitüsü Direktörü ve İklim Uzmanı Tim Lenton ise küresel ısınmanın engellenmesiyle olası etkilerin büyük ölçüde azaltılabileceğini belirterek, şunları anlattı:

"Senaryolarımız, mevcut seviyenin üzerinde gerçekleşen her bir derecelik ısınmanın, bir milyar insanın sıcaklığın dayanılamayacak seviyenin üzerine çıktığı iklim koşullarında yaşaması anlamına geldiğini gösteriyor. Günümüzde, sera gazı emisyonlarının önüne geçmeyi yalnızca parasal terimlerle değil, insani değerlerle ifade edebilmemiz önem arz ediyor."

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >