Yabancı öğrencilerin gözünden 15 Temmuz

15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Türkiye'de eğitim gören uluslararası öğrenciler o geceye dair yaşadıklarını anlattı.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) "Türkiye Bursları" ile üniversitelerin çeşitli bölümlerinde okuyan yabancı öğrenciler, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde yaşadıklarını ve görüşlerini paylaştı.

Gazi Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünde eğitim gören Ganalı Abdul Hafiz Adam, 15 Temmuz gecesi Asma Köprü Uluslararası Öğrenci Derneğinin yabancı öğrenciler için Çanakkale'de düzenlediği kamptan geri dönüş yolunda olduklarını belirterek "Haberi aldığımızda Ankara'daki büyüklerimiz güvenli olmaması nedeniyle Ankara'ya gelmememizi söylediler ve biz sabah namazı vakti Ankara'ya 100 kilometre mesafeye geldik." dedi.

Adam, 15 Temmuz gecesi yolda yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Otobüste yatarken arkadaşlar beni uyandırdı, darbe olduğunu söylediler. Bunun üzerine benim ağzımdan çıkan ilk soru: 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan nerede arkadaşlar?'. 'Cumhurbaşkanı'nı alamadılar' dediler, bunun üzerine rahatlayarak tekrar uykuya dalmışım. Büyüklerimiz Gana'da da darbelerin yaşandığını ve cumhurbaşkanlarının kaçırılıp hatta öldürüldüğünü anlatırlardı. Bu yüzden ilk sorduğum soru Cumhurbaşkanı'nın sağlığıydı."

Gazi Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencisi Ganalı Abdul Hafiz Adam, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı'nın durumunu merak ettiğini, Recep Tayyip Erdoğan'ın güvende olduğunu öğrendiğinde rahatladığını ifade etti.
Gazi Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencisi Ganalı Abdul Hafiz Adam, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı'nın durumunu merak ettiğini, Recep Tayyip Erdoğan'ın güvende olduğunu öğrendiğinde rahatladığını ifade etti.

Hafiz Adam, Türk halkının o gün kahramanlık gösterdiğini söyleyen "Herkesin sokağa çıkış nedeni farklı da olsa sonuçta herkes vatan ve millet sevgisinden dolayı sokaklara döküldü. Türklerin vatan sevgisi Türkleri bir araya getirecek en büyük bağdır. Başka bir ülkede insanlar sokağa çıkmazdı." ifadelerini kullandı.

Ali Alshagel, darbe haberlerini görünce yaklaşık 1 milyon Suriyeli sığınmacının aklına geldiğini ve birilerinin Türkiye'nin de böyle olmasını istedikleri düşüncesine kapıldığını ifade etti.
Ali Alshagel, darbe haberlerini görünce yaklaşık 1 milyon Suriyeli sığınmacının aklına geldiğini ve birilerinin Türkiye'nin de böyle olmasını istedikleri düşüncesine kapıldığını ifade etti.

"Vatan birliği ve halk birliğinin ne olduğunu o gece gördüm"

Gazi Üniversitesinde finans alanında yüksek lisans eğitimini sürdüren Suriyeli Ali Alshagel, o gece İstanbul'da akraba ziyaretinde olduklarını, ilk uçak ve bomba seslerini duyduklarında şaşırdıklarını ve Facebook'u açınca darbe girişiminin haberini gördüklerini belirtti.

Ali Alshagel, darbe haberlerini görünce yaklaşık 1 milyon Suriyeli sığınmacının aklına geldiğini ve birilerinin Türkiye'nin de böyle olmasını istedikleri düşüncesine kapıldığını ifade etti.

O gece yaşadığı duyguları anlatan Suriyeli Alshagel, şunları söyledi:

"O gece önemli bir şey öğrendim. Vatan birliği ve halk birliğinin ne olduğunu o gece gördüm. Söylediğim gibi, gerçekten yaşanılmaz bir geceydi çünkü ben Halep'ten geliyorum, orada daha kötüsünü gördüm, uçak, bomba ve kurşunun ne demek olduğunu çok iyi biliyorum, bu yüzden o gece çok korktum. Savaş, darbe ve darbeci istemiyorum, seçim var, sandık var, hürriyet var, demokrasi var, onlara gidin ama uçağı, kurşunu, silahı bırakın Allah aşkına."

Gazi Üniversitesi İnşaat Muhendisliği bölümünde okuyan Yemenli Anas Alhajri o geceye ilişkin

"Gerçekten Türkler vatanını seviyor"

Gazi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünde okuyan Yemenli Anas Alhajri, o gece yurtta olduğunu ve birden uçak sesi duyduklarını, çok şaşırdıklarını ve bazı arkadaşlarının gösteri olduğunu söylemelerine karşın o saatte gösteri olduğuna inanmadığını belirterek televizyon ve Facebook'tan darbe girişimi haberini öğrendiklerini anlattı.

Tüm gece uyuyamadığını belirten Alhajri, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını şöyle dile getirdi:

"O gece Türkiye için korktuk ve çok üzüldük. Türkiye ikinci vatanım oldu çünkü burada okuyorum, burada yaşıyorum ve Türk arkadaşlarım var. Darbeden sonra dışarıya çıktık ama korkarak çünkü her an saldırı olabilir diye düşündük. Türk halkı bence o gece en iyisini yaptı çünkü çıkmasaydı ne olacağını bilemezdik, çıktılar ve darbeye hayır dediler. Televizyonda, İstanbul'da bir adam gördüm, simit satıyordu ve arkasında 'simit sattık, vatanı satmadık' yazıyordu. Gerçekten Türkler vatanını seviyor."

"Bu millet her zaman uyanıktır"

Hacettepe Üniversitesi Türkoloji bölümünde okuyan Hindistanlı Quabiz Muhammed, 15 Temmuz gecesi kütüphaneden çıktığını ve eve geldiğinde arkadaşlarından darbe girişimini duyduğunu ifade etti.

"Darbe" kelimesini ilk defa o gece duyduğunu kaydeden Muhammed, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Diğer Hindistanlı arkadaşlarımla demokrasi mitinglerine katıldık. Bir ülke için darbe üzücü bir şeydir. İnsan olarak böyle bir şeyi sevmeyiz çünkü barışı seven insanlarız ve aynı zamanda da Müslümanız. Bizim dinimiz barıştır, o yüzden savaş, cinayet, şiddet gibi şeyler yoktur. 15 Temmuz'da, aslında Türkiye dünyaya çok güzel bir mesaj verdi. Türk tarihine baktığımızda Selçuklu, Osmanlı ve Atatürk zamanında bu ülke hep hak için savaştı. Dünya belli bir dönem belki 'Türkiye uyumuştur ya da gaflettedir' diye algıladı ama 15 Temmuz gecesi dünyaya böyle bir mesaj verdi; bu ülke ister yüz sene geçsin, ister bin sene geçsin, bu millet her zaman uyanıktır."

"O gece Türk halkı cesaretini tekrar ortaya koydu, demokrasini korumak için sokağa çıktı"

Ankara Üniversitesinde Tarih bölümünde doktora eğitimi gören Gürcistanlı Tamar Beridze de darbe girişimini kendi ülkesinde televizyonda haberlerden öğrendiğini ve duyunca kendisini çok kötü hissettiğini kaydetti.

"O anda darbeyi sanki kendi ülkemde olmuş gibi hissettim, o yüzden hemen giyinip Türkiye'ye gelmek istedim." diyen Beridze, darbe girişimi nedeniyle sınırların kapatıldığını belirterek "Gürcistan hükümetinin Türkiye'yi desteklemek amacıyla düzenlediği demokrasi nöbetlerine katıldım. Türkiye'ye dönüşümde Emniyet Müdürlüğü ve Meclisi gezdim, saldırıların yerlerini görünce içimden keşke bunları olmasaydı dedim. Darbe girişimi esnasında Türkiye'de olsaydım tabii ki beni kimse durduramazdı çünkü bizim memleketimizde de 90'lı yıllarda böyle şeyler yaşadık. O yıllarda Rusya'nın diktatörlüğüne karşı durmak için sokağa çıktık, o zamanlarda da çok kişi hayatını kaybetti. Türkiye'nin eskiden beri cesareti vardır ve o gece de Türk halk cesaretini tekrar ortaya koydu, demokrasisini korumak için sokağa çıktı."

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >