Pera'dan Boğaziçi'ne uzanan bir lezzet yolculuğu: Baylan Pastanesi
Kup griyesi, adisababası ve birbirinden nefis tatlı çeşitleri ile Boğaz'ın incisi Baylan pastanesini bugün benimle keşfetmeye var mısınız? 98 yıllık geçmişiyle, Pera'dan Boğaziçi'ne uzanan bir lezzet yolculuğunda Baylan'ın büyülü lezzetlerine ve bir tarihe tanıklık etmiş geçmişine ışık tutmak için bana göre İstanbul'u İstanbul yapan değerlerin başında gelen Baylan Pastanesi'nin yolculuğunda bugün yerlerimizi alıyoruz.
Cumhuriyet ile yaşıt, kurulduğu günden bu yana varlığını devam ettiren Baylan pastanesi; tatlılarıyla, çikolatalarıyla, kremalarıyla kısacası birbirinden nefis lezzetleriyle tamı tamına 98 yıldır, koca bir tarihe tanıklık etme şansını yakalamış tatlı severlerin en gözde mekanı.
Öyle ki takvimler 1950'leri gösterdiğinde Beyoğlu Baylan, Türk edebiyat tarihine dahi damgasını vurmuş; Attila İlhan, Orhan Kemal, Haldun Taner, Cemal Süreya, Behçet Necatigil gibi dönemin ileri gelen edebiyatçıları tarafından mesken tutulmuş, Türk edebiyatında sosyal-realist bir akım olan Baylancılar akımının doğuşuna sebep olmuştur.
Baylan pastanesinin tarihi
1923 yılında Baylan pastanesinin lezzet serüvenini başlatan ilk isim olan Filip Lenas, Arnavutluk ve Yunanistan arasında kalan Epir bölgesinden İstanbul'a göç ettiğinde takvimler 1919'u gösteriyordu. Filip Lenas, ilk günden itibaren İstanbul'a ünlü bir pastacı olma hayaliyle gelmiş ve bu hayalini gerçekleştirmek için ilk adımını attı ve dönemin ünlü çikolata imalathanelerinden biri olan Mulatier'de çalışmaya başladı.
Burada çikolata ve tatlıya dair birçok inceliği öğrendikten sonra da Beyoğlu Deva Çıkmazı'nda Baylan'ın o günkü ismiyle Loryan'ın ilk şubesini açtı. Çok kısa bir süre sonra ise, Loryan pastanesi Luvr Apartmanı'nın ikinci katına taşındı ve Beyoğlu'ndaki serüvenine burada devam etti. Takvimler 1934'ü gösterdiğinde ise Loryan pastanesi bugün bilinen ismiyle Baylan pastanesi olarak isim değişikliğine gitti.
Baylan'ın köklü değişimi ise Filip Lenas'ın oğlu, Harry Lenas'ı Avrupa tarzı pastacılık eğitimi alması için Viyana'da bir pastacılık okulu olan Zuckerbarker Schule'da eğitim almaya göndermesiyle başladı. Harry Lenas, ülkeye döndüğünde Türkiye'nin ilk akademisyen pasta şefi unvanıyla ve kendi reçetesi olan kup griye tarifi ile kısa sürede Baylan'ı başka bir konuma taşımayı başardı. Zaman içinde ise Beyoğlu'nun kötüleşen şartları, Karaköy'de bulunduğu binanın restorasyon çalışmaları vs. gibi sebeplerle tüm şubeleri kapanan Baylan, 2009 yılında Altınkılıç ailesine devredildikten sonra 2010'da Bebek'te boğaz manzaralı bir mekanda faaliyete başlar. Ve günümüzde yalnızca Bebek ve Kadıköy şubelerinde hizmet verir. 1923 yılında başlayarak, günümüze değin gelmeyi başarmış bu lezzet serüveninin nice yıllar sürmesi ve en güzel kutlamalarımıza daima kup griyenin eşlik etmesi temennisiyle...