Suadiye’de Deli Deli, Roma'da All’Antico Vinaio

​Suadiye’de Deli Deli, Roma'da All’Antico Vinaio
​Suadiye’de Deli Deli, Roma'da All’Antico Vinaio

Roma'da All’Antico Vinaio’sunda başlayan sandviç tutkusu, Suadiye’de Deli Deli’nin ekşi mayalı yorumuyla buluşuyor. İki farklı şehir, iki farklı tempo; ortak payda ise aynı şey: iyi ekmek, iyi şarküteri ve tek ısırıkta anlatılan bir kültür.

İÇİNDEKİLER

Suadiye’de Deli Deli’nin kapısından içeri girerken aldığım his, bana Roma’da All’Antico Vinaio’nun önünde beklediğim uzun kuyruğu hatırlatıyor. İki mekan arasında binlerce kilometre var ama ikisinin de sandviç konusuna bakışı benzer: Ekmek sadece taşıyıcı değil, başrol.

All’Antico Vinaio focaccia ekmeğini öyle bir ustalıkla kullanıyor ki malzemenin ağırlığını taşıyor, aynı zamanda aromasıyla oyuna dahil oluyor. Deli Deli’de ise ekşi maya bu rolü üstleniyor. Uzun mayalanma süreciyle elde edilen ekmek, şarküteriyi ve sosları öne çıkarıyor ama onları bastırmıyor.

Roma’da bir sandviç, sokakta ayakta yeniyor; hızlı ama gösterişli. Suadiye’de ise aynı özenli bakış açısı daha sakin bir ritimle sunuluyor. Burada sandviç, bir sohbetin eşlikçisi; orada ise kalabalık bir meydanın enerjisiyle birleşen bir ayaküstü şölen.

All’Antico Vinaio’nun sandviçleri kalabalığı, dinamizmi ve cömertliğiyle akılda kalıyor. Deli Deli’ninkiler ise dengesi, sadeliği ve ‘fazla lafa gerek yok, malzeme konuşsun’ tavrıyla. İkisi de sandviçin sadece ekmek arası bir öğün değil, bir kültür taşıyıcısı olduğunu hatırlatıyor.

Suadiye’nin kalbinde, Roma'nın göbeğinde… Biri Akdeniz’in doğusunda, diğeri batısında. Ama ortak nokta şu: İyi ekmek, iyi şarküteri ve samimi bir ruh varsa, sandviç evrensel bir dil konuşuyor.