Gazze'de okullar üçüncü yılında da açılmadı

İsrail işgali, üst üste üç yıldır yaklaşık 785 bin öğrenciyi eğitimden mahrum bıraktı.
İsrail işgali, üst üste üç yıldır yaklaşık 785 bin öğrenciyi eğitimden mahrum bıraktı.

İşgalci İsrail'in saldırıları nedeniyle Gazze'deki 785 bin öğrenci üst üste üçüncü dönem eğitim hakkından mahrum edildi. Eğitim sistemine yönelik sistematik saldırılarla okuma yazma oranı çok yüksek olan Filistin halkının nesiller boyu sürecek şekilde eğitim hakkı baltalanmış oldu. Saldırılarda 13 bin 500 öğrenci, 830 öğretmen ve eğitim personeli ile 193 bilim insanı, akademisyen ve araştırmacı hayatını kaybetti. Gazze Şeridi'ndeki okulların yüzde 95'inden fazlası hasar görmüş durumda, okulların yüzde 90'ından fazlası ise tamamen yıkıldı, yeniden inşa edilmesi veya onarılması gerekiyor.

Dünyanın pek çok ülkesinde yeni eğitim öğretim dönemi başlarken İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana gerçekleştirdiği soykırım nedeniyle Gazze Şeridi'nde üçüncü yılda da öğrenciler eğitimden mahrum kaldı.

Gazze'de okullar ve dersliklerin bazıları İsrail'in iki yılı aşkın süredir sürdürdüğü ağır saldırılar nedeniyle defalarca yerinden edilen Filistinliler için sığınma merkezi olarak kullanılırken bir kısmı da moloz yığınlarına dönüştü.

"İsrail işgali, üst üste üçüncü yıldır yaklaşık 785 bin öğrenciyi eğitimden mahrum bıraktı."

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail Sevabite, İsrail'in sistematik olarak kültür ve eğitim soykırımına maruz kalan 25 bin öğretmen mesleklerini yapamadığını belirterek, gelinen bu durumun İsrail saldırılarının eğitimde oluşturduğu kapsamlı tahribat sonucu olduğunu söyledi.

  • "Gazze Şeridi'ndeki okulların yüzde 95'inden fazlası hasar görmüş durumda, okulların yüzde 90'ından fazlası ise tamamen yıkıldı, yeniden inşa edilmesi veya onarılması gerekiyor."

"İsrail Gazze'de 622 okul binasını doğrudan hedef aldı." diyen Sevabite, bunun bölgedeki okulların yaklaşık yüzde 80'ine tekabül ettiğini söyledi.

Sevabite, "İsrail saldırılarında okul, üniversite ve eğitim kurumlarından 163'ü tamamen, 388'i kısmen yıkıldı." dedi.

Zorla yerinden edilen Filistinlilerin kalması için kullanılan okulların yüzde 70'inin de saldırılarda hasar aldığını aktaran Sevabite, en çok zarar gören okulların ise Gazze'nin kuzeyi ile Refah'ta olduğu; yapıların tamamının hasarlı olduğunu belirtti.

  • "İsrail saldırılarında 13 bin 500 öğrenci, 830 öğretmen ve eğitim personeli ile 193 bilim insanı, akademisyen ve araştırmacı hayatını kaybetti."

Bu durumu "eğitim hakkının sistematik olarak hedef alınması ve nesillerin geleceklerinden mahrum bırakılması" şeklinde değerlendiren Sevabite, ayrıca çatışma zamanlarında eğitim ve korunma hakkını garanti altına alan uluslararası insancıl hukukun, Cenevre Sözleşmeleri'nin ve Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin açık bir ihlali" anlamına geldiğini vurguladı.

Sevabite, Gazze'de yaşananların saldırıların "yan etkisi" değil bizahiti "sivil hayatın temel unsurlarının kasıtlı olarak yok edilmesi" olduğunu vurguladı.

Filistinli yetkili, uluslararası topluma, "bu suçların acilen durdurulması, işgal güçlerinin öğrenciler, öğretmenler ve eğitimin alt yapısı aleyhinde işlediği bu suçlardan dolayı hesap vermesi için harekete geçme" çağrısında bulundu.

"Filistinliler 'eğitim seviyesi yüksek halk' namını kaybederse yazık olur"

Deyr el-Belah'ta, Dar er-Reca ismiyle yetim ve öksüz çocuklar ile eşlerini kaybetmiş kadınlar için kurulan mülteci kampında 2 öğretmen gönüllü olarak İsrail'in eğitim soykırımına meydan okumaya ve çocukların kaybettiği yılları telafi etmeye karar verdi.

Yaklaşık 100 yetim ve öksüz çocuğun barındığı kampta kurdukları çadırda çocuklara eğitim veren Arapça öğretmeni Naka Ebu Rahme, "Normalde çocukların okullarda gördüğü 8-9 dersten en temel üçünü burada yeniden hatırlatıyoruz. Arapça, İngilizce ve matematik. Eğer bu savaş biter de çocuklar yeniden eğitime dönerlerse eğitimlerine normal bir şekilde devam edebilsinler diye bunu yapıyoruz. Soykırımda kaybettikleri geleceklerini geri kazanmalarını umuyoruz." dedi.

Çocukların bu 3 yıl içinde sadece temel bilimleri değil "davranış bilimlerini" de unuttuğunu kaydeden Ebu Rahme, şunları kaydetti:

"Bu projeye başlamadan önce çocukların davranışlarındaki bu eksikliğin yıkıcı bir eksiklik olduğunu fark ettik. Çocukları bu yöndeki bilgisizlikten kurtarmaya çalışıyoruz. Eğitim dediğimiz şey sadece bilgiden ibaret değil bu aynı zamanda insan terbiyesi ve kültür eğitimi.

  • Biz Filistin halkı olarak dünyada eğitim düzeyi en yüksek halkız. Bu namımızı kaybedersek yazık olur. O nedenle bu çocukları, savaş öncesi seviyelerine döndürmemiz gerekiyor. Aynı zamanda boş zamanlarını dolduruyoruz."

Gazze'deki çocukların dünyanın gözü önünde öldürüldüğünü ve tüm haklarından mahrum bırakıldığını söyleyen Ebu Rahme "Dünya ülkelerine sesleniyorum, insan hakları ve çocuk hakları savunuculuğu konusunda dürüst olsunlar." diye konuştu.

"Okulumu ve arkadaşlarımı özlüyorum"

Gazze kentindeki 9 yaşındaki Cevri Muhenna, okul çantasında iki yıldır bir kutu renkli kalem sakladığını söyledi.

Eski okul defterine okula döndüğü güne dair hayallerini resmeden Muhenna, "Okulumu ve arkadaşlarımı özlüyorum. Sınıftaki tahtaya yeniden yazılar yazabilmek istiyorum." dedi.

Muhenna'nın annesi iki yıldır eğitim göremeyen kızını Gazze Eğitim Bakanlığı'nın başlattığı e-öğrenme sistemine kaydettirdiğini ancak, İsrail soykırımı kapsamında devam eden ağır saldırılar, tekrarlanan zorunlu göçler, elektrik kesintileri ve zayıf internet erişimi nedeniyle bu programı takipte zorlandıklarını dile getirdi.

Filistinli anne, "Gazze'de eğitim ulaşılması zor bir hayal oldu. Ailelerin hepsi, çocuklarının geleceğinin zayi olmaması için bir çözüm arıyor." diye konuştu.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, 13 Ağustos'taki açıklamasında, Gazze'de yaklaşık 1 milyon çocuğun derin psikolojik travma yaşadığını ve eğitimden yoksun kaldığını belirtmişti.

Sonu belirsiz bir yol

Gazze Şeridi'nde yaşanan eğitim mahrumiyeti sadece ilkokul öğrencilerini değil aynı zamanda lise ve üniversite öğrencilerini de kapsıyor.

Muhammed Ebu Def (18), "Lise eğitimimi tamamlayıp üniversiteye geçmek üzereydim. Ancak İsrail saldırıları, eğitim hayatımın tamamını yerle yeksan etti." dedi.

İki yıldır lise bitirme sınavlarına giremediklerini kaydeden Ebu Def, bulunduğu durumu, "Sonumuz hâlâ meçhul" sözleriyle aktardı.

Ebu Def, Gazze'de yüz binlerce öğrencinin kendilerini sıralarından, dersliklerinden uzakta bulduğunu dile getirdi.

Filistinli genç, "Eğitim kurumları, İsrail bombardımanının cehenneminden kaçan zorla yerinden edilmiş insanlar için barınaklara sığınma alanlarına dönüştürüldü." dedi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), ağustosta yaptığı açıklamada, İsrail'in okullara saldırılarının, eğitimi uzun yıllar kesintiye uğramasına yol açacağını aktarmıştı.