"Hastaneyi biz bombalamadık"tan Şifa'yı yerle bir eden işgal gücü

Gazze Şeridi'nin en büyük sağlık kompleksi Şifa Hastanesi, Gazze Şeridi'ndeki sağlık sistemi hacminin %30'unu oluşturuyordu. 2 hafta süren kuşatmaları boyunca işgalci İsrail güçleri binaların kullanılamaz hale geldiğinden ve sıfırdan inşaya ihtiyaç duyacağından emin olmak için tüm binaları ya ateşe verdi ya da havaya uçurdu.
Gazze Şeridi'nin en büyük sağlık kompleksi Şifa Hastanesi, Gazze Şeridi'ndeki sağlık sistemi hacminin %30'unu oluşturuyordu. 2 hafta süren kuşatmaları boyunca işgalci İsrail güçleri binaların kullanılamaz hale geldiğinden ve sıfırdan inşaya ihtiyaç duyacağından emin olmak için tüm binaları ya ateşe verdi ya da havaya uçurdu.

İsrail güçleri, kuşatma altına aldığı Gazze Şeridi’nin en büyük sağlık merkezi Şifa Hastanesi’nden dün çekildi. 2 haftadır kuşatma altında bulunan Şifa Hastanesi ve çevresinde 400'den fazla Filistinli öldürüldü, 900'den fazlası alıkonuldu. Görgü tanıkları, İsrail güçlerinin çekilmeden önce Şifa Hastanesi'nin tüm binalarını yaktığını ve tamamen hizmet dışı bıraktığını, hastanenin cerrahi binasının katlarını ve odalarını tamamen yıktığını, geri kalanını yaktığını, ana resepsiyon ve acil durum binasını da yakarak içindeki tüm tıbbi malzemeleri imha ettiğini söyledi.

İsrail ordusu, Gazze kentinin batısında bulunan 7 binden fazla hasta ve yerinden edilmiş Filistinlinin sığındığı Şifa Hastanesi'ne 18 Mart'ın ilk saatlerinde baskın düzenlemiş ve Filistinlilerin sığındığı yerleşkeyi kuşattı.

İsrail ordusu, dün, Gazze Şeridi'nin en büyük sağlık kompleksi Şifa Hastanesi ile çevresinden çekildiğini duyurdu.

Gazze'nin en büyük hastanesi artık hizmet dışı.
Gazze'nin en büyük hastanesi artık hizmet dışı.
  • 2 hafta süren emsalsiz ve kanlı kuşatmanın ardından Gazze'deki hükümet, İsrail güçlerinin Şifa Hastanesi ve çevresinde 400'den fazla Filistinliyi öldürdüğünü, 900'den fazlasını alıkoyduğunu ve 1050 evi yıktığını duyurdu.
Tüm dünyanın gözü önünde, canlı yayında soykırım işleyen İsrail güçleri, savaş suçlarını böyle normalize ediyor: “Tufan istediler kasırga verdik. Şifa artık yok, İsrail Savunma Kuvvetleri Şifa'daki operasyonlarını böylece sonlandırdı.”
Tüm dünyanın gözü önünde, canlı yayında soykırım işleyen İsrail güçleri, savaş suçlarını böyle normalize ediyor: “Tufan istediler kasırga verdik. Şifa artık yok, İsrail Savunma Kuvvetleri Şifa'daki operasyonlarını böylece sonlandırdı.”

Öte yandan, İsrail ordusu, 2 hafta süren baskında 200 Filistinliyi öldürdüğünü, 500'den fazlasını alıkoyduğunu ileri sürdü.

Görgü tanıkları ise, İsrail güçlerinin çekilmeden önce Şifa Hastanesi'nin tüm binalarını yaktığını ve tamamen hizmet dışı bıraktığını, hastanenin cerrahi binasının katlarını ve odalarını tamamen yıktığını, geri kalanını yaktığını, ana resepsiyon ve acil durum binasını da yakarak içindeki tüm tıbbi malzemeleri imha ettiğini belirti.

İşgalci İsrail ordusu, Filistinlilerin Şifa Hastanesi çevresinde kurduğu geçici mezarlığı da yıktı. İsrail ordusunun çekilmesinin ardından hastaneye gelen Filistinliler ise, ölülerin arta kalan naaşlarını topladı.
İşgalci İsrail ordusu, Filistinlilerin Şifa Hastanesi çevresinde kurduğu geçici mezarlığı da yıktı. İsrail ordusunun çekilmesinin ardından hastaneye gelen Filistinliler ise, ölülerin arta kalan naaşlarını topladı.
  • İsrail ordusu, 15 Kasım 2023'te de Gazze Şeridi'nin en büyük hastanesi Şifa Hastanesi'ne tüneller ve cephanelikler bulunduğu iddiasıyla baskın düzenlemiş, hastaneyi hizmet dışı bırakıp ciddi zarar verdikten sonra iddialarını destekleyecek kanıtlar sunamamıştı.

Hamas: Şifa Hastanesi ve çevresinde elleri bağlı diri diri gömülmüş cenazeler bulundu

Hamas, İsrail güçlerinin Şifa Hastanesi'nde işlediği suçlara ilişkin bir açıklama yayınlandı.

Şifa Hastanesi ve çevresinde çok büyük bir yıkımın söz konusu olduğu belirtilen açıklamada, binaların yıkıldığı, ateşe verildiği, çevredeki evlerin içindeki sivillerle vurulduğu ve "korkunç infazlar" gerçekleştirildiği kaydedildi.

İsrail ordusunun, hastane ve çevresini yakıp yıkmasının ardından bölgeye nükleer bomba atılmış gibi büyük bir tahribat meydana geldi.
İsrail ordusunun, hastane ve çevresini yakıp yıkmasının ardından bölgeye nükleer bomba atılmış gibi büyük bir tahribat meydana geldi.
  • Elleri bağlanıp diri diri gömülenler, cesetleri çürüyenler ve tank rayları altında ezilenlerin cenazelerinin bulunduğu aktarılan açıklamada, "Bu korkunç suçlar, İsrail'in ABD yönetiminin tam ve sınırsız desteğiyle Gazze'deki sivillere ve sivil yapıya karşı en iğrenç soykırım savaşlarını yürütmeye devam ettiğini gösteriyor." ifadesine yer verildi.
Hastanenin ön tarafındaki resepsiyon ve acil servis binası, cerrahi bölümüne göre daha kötü durumda. Cephesi onlarca mermi ve yüzlerce kurşunla tamamen yıkılmış, içeriden yanmış, duvarlarının büyük bir kısmı çökmüş ve tüm tıbbi cihaz ve ekipman yok edilmiş.
Hastanenin ön tarafındaki resepsiyon ve acil servis binası, cerrahi bölümüne göre daha kötü durumda. Cephesi onlarca mermi ve yüzlerce kurşunla tamamen yıkılmış, içeriden yanmış, duvarlarının büyük bir kısmı çökmüş ve tüm tıbbi cihaz ve ekipman yok edilmiş.

Yıkımın boyutları ve gerçekleştirilen katliamların, Filistin halkına karşı bir zafer kazanıldığı anlamına gelmediği vurgulanan açıklamada, İsrail'in Filistin halkını göçe zorladığı belirtildi.

Açıklamada, başta Uluslararası Ceza Mahkemesi olmak üzere uluslararası yargı organlarına, "Şifa Hastanesi ve çevresinde işlenen suçlar ile altı aydır gerçekleştirilen tüm suçların soruşturulması için fiili prosedürlerin başlatılması" çağrısında bulundu.

Filistinliler, top mermileri ve ağır makineli tüfek mermileriyle delinmiş, yıkılmış ve ateşe verilerek küle dönmüş binaların oluşturduğu dev moloz tepeleri arasından yürüyerek bölgeye ulaştı.
Filistinliler, top mermileri ve ağır makineli tüfek mermileriyle delinmiş, yıkılmış ve ateşe verilerek küle dönmüş binaların oluşturduğu dev moloz tepeleri arasından yürüyerek bölgeye ulaştı.

Şifa Hastanesi tanıklarının ifadeleri kan dondurucu

İsrail ordusunun iki hafta önce baskın yaptığı Gazze kentindeki Şifa Hastanesi'nde bulunan iki Filistinli, İsrail askerlerinin geride insanî felaket ve büyük bir yıkım bırakarak dün çekilmesinin ardından, baskında işlediği suçları anlattı.

Sağlık çalışanı Luey Ebu Asi, 18 Mart gecesi İsrail güçlerinin hastaneye baskın yaptığı sırada hastane yerleşkesindeki özel ameliyathane binasında çalıştığını söyledi.

İsrail askerlerinin baskınını anlatan Ebu Asi, "Baskından önce özel ameliyathane binası doğrudan hedef alındı, yerinden edilen bazı kişiler şehit oldu, çok sayıda sağlık personeli de yaralandı. Sonrasında hastane girişini bastılar ve tüm binalar tamamen İsrail güçleri tarafından kuşatıldı." dedi.

Tüm binalar yüzlerce mermiyle delik deşik edilmiş, İsrail askerleri binaların zemin katlarını patlayıcılarla tahrip etmiş.
Tüm binalar yüzlerce mermiyle delik deşik edilmiş, İsrail askerleri binaların zemin katlarını patlayıcılarla tahrip etmiş.

"Binaya her yandan kurşun yağıyordu"

Ebu Asi, "İsrail ordusu yerleşkedeki binaları kuşattığında bize çağrıda bulunarak hareket etmememiz ve pencerelere yaklaşmamamız uyarısı yaptı." diye konuştu.

24 saat boyunca hareket etmeden kaldık, binaya her yandan kurşun yağıyordu. Bizimle iletişimi tamamen kestiler, elektriği kestiler. Su ve yiyecek yoktu.

Ebu Asi, "Baskından bir gün sonra yerinden edilmiş kişilerden binayı terk etmelerini istediler, önce erkekler sonra kadınlar ayrıldı. İsrail güçleri, yerinden edilmiş kişilerden onlarcasını alıkoydu, kalanları serbest bırakarak Gazze Şeridi'nin güneyine gitmelerini istedi." şeklinde konuştu.

Gönüllüler, çürüyen ve parçalanan cesetleri yıkılan binaların enkazından çıkardıkları ahşap kalaslar ve kumaş örtülerle taşıyarak dışarıya çıkardı.
Gönüllüler, çürüyen ve parçalanan cesetleri yıkılan binaların enkazından çıkardıkları ahşap kalaslar ve kumaş örtülerle taşıyarak dışarıya çıkardı.

"Çok sayıda yerinden edilmiş Filistinli ve sağlık çalışanı alıkonuldu, birçoğu öldürüldü"

Yerinden edilenlerin ardından İsrail askerlerinin sağlık personeline yöneldiğini aktaran Ebu Asi, şöyle devam etti:

  • "Binadan çıkmamızı istediler. Çok sayıda doktoru alıkoyup soyunmaya zorladılar ve hastane avlusunda onlara işkence ettiler."

Ebu Asi, "Kalan sağlık personeliyle hastalar, ameliyathane binasından acil ve hasta kabul binasına götürüldü. Orada onları 2 gün susuz ve yiyeceksiz bıraktılar, ilaç almalarını veya tıbbi malzeme getirilmesini engellediler." açıklamasında bulundu.

Şifa Hastanesinin en yeni ve en büyük binası olan İhtisas Cerrahi Binası da kullanılamaz hale geldi. Bombalanan binanın birçok katı yıkıldı. Binanın zemin ve birinci katları neredeyse tamamen yıkılırken, yıkılmayan katlar ise İsrail ordusu tarafından ateşe verildi.
Şifa Hastanesinin en yeni ve en büyük binası olan İhtisas Cerrahi Binası da kullanılamaz hale geldi. Bombalanan binanın birçok katı yıkıldı. Binanın zemin ve birinci katları neredeyse tamamen yıkılırken, yıkılmayan katlar ise İsrail ordusu tarafından ateşe verildi.

"İsrail ordusu öldürdü mü, alıkoydu mu bilmediğimiz kayıp insanlar var"

İsrail askerlerinin muamelesine ilişkin Ebu Asi, "Daha sonra bizi ismimizle çağırarak her birimizi sorguya çektiler ve kıyafetlerimizi çıkarmaya zorladılar. Çok sayıda yerinden edilmiş Filistinli ve sağlık çalışanı alıkonuldu, birçoğu öldürüldü. Şu ana kadar İsrail ordusu öldürdü mü, alıkoydu mu bilmediğimiz kayıp insanlar var." şeklinde konuştu.

"5 gün yiyeceksiz, ilaçsız kaldık. Hastalar hareket edemiyordu ve bazıları tamamen felç oldu"

Ebu Asi, İsrail askerlerinin kendisini Emir Nayif binasında diğer hastalar ve sağlık ekipleriyle birlikte alıkoyduğunu, 12 saat sorguya çektiğini, darp ettiğini aktardı.

  • Filistinli sağlık çalışanı, "Emir Nayif binasında 5 gün yiyeceksiz, ilaçsız kaldık. Hastalar hareket edemiyordu ve bazıları tamamen felç oldu. Bazı yaralıların yaraları enfeksiyon kaptı, yaralarında kurtlanmalar görüldü çünkü onlara hiçbir tıbbi bakım sağlayamadık." ifadelerini kullandı.

İsrail güçlerinin kendilerini başka bir binaya götürdüğünü belirten Ebu Asi, "Az miktarda yiyecek ve su gelmeye başladı, İsrail askerleri, bir kişiye verilmesi gereken yemek miktarının 20 kişiye dağıtılmasını istedi. Hastalar acıdan ve açlıktan çığlık atıyorlardı, bazıları hayatını kaybetti." diye konuştu.

Baskından önce Şifa Hastanesinde tedavi gören yaralı Hasan Mahmud el-Mensi, İsrail ordusunun baskınında 2 hafta boyunca çektikleri acı ve yaşadıkları korkuyu anlattı.

Mensi, İsrail güçlerinin gece saatlerinde yoğun ateş ve bombalama devam ettiği sırada hastaneyi bastığını söyledi.

İsrail askerlerinin kendilerini kayda aldıklarını ve sorguya çektiğini aktaran Mensi, hasta kabul ve acil binasından Emir Nayif binasına götürüldüklerinde fotoğraflarının çekildiğini, bazı sağlık çalışanı, hasta ve yerinden edilmiş Filistinlilerin alıkonulduğunu aktardı.

Mensi, dün hastaneden çekilmeden önce İsrail güçlerinin onları iki günün ardından başka bir binaya naklettiğini ifade etti.