Hindistan'da şiddet ve Hinduizm propagandası

Hindistan'da, değiştirilen Vatandaşlık Yasası'na karşı  Uttar Pradeş eyaleti de dahil tüm eyaletlerde protestolar aralıklarla devam ediyor.
Hindistan'da, değiştirilen Vatandaşlık Yasası'na karşı Uttar Pradeş eyaleti de dahil tüm eyaletlerde protestolar aralıklarla devam ediyor.

Hindistan'da değiştirilen Vatandaşlık Yasası'na karşı gösteriler sırasında bir medreseyi basan polislerin, öğrencilere, "terörist" diyerek Hinduizm'e ait "Jai Shri Ram (Tanrı Ram’a selam olsun)" dedirtmeye çalıştığı ve şiddet uyguladığı bildirildi. Dün de Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de bir üniversiteye maskeli kişiler tarafından taşlı sopalı saldırı düzenlenmiş, aralarında öğrenci ve akademisyenlerin bulunduğu 40'ın üzerinde kişi yaralanmıştı.

Hindistan'da değiştirilen Vatandaşlık Yasası'na karşı gösteriler sırasında bir medreseyi basan polislerin, öğrencilere, "Jai Shri Ram (Tanrı Ram’a selam olsun)" dedirtmeye çalıştığı ve şiddet uyguladığı bildirildi.

Hint basınındaki haberlere göre, protestolar sırasında Uttar Pradeş eyaletinin Muzaffarnagar şehrindeki bir medreseye baskın düzenleyen polisler, öğrencilere "terörist" diyerek Hinduizm'e ait kutsal sözleri söyletmeye çalıştı.

Hindistan polisi. (arşiv)
Hindistan polisi. (arşiv)

Medresenin 68 yaşındaki sorumlusu Mevlana Asad Rıza Hüseyni, konuya ilişkin açıklamasında, kendisinin de polislerin darp ettiği kişiler arasında olduğunu ifade ederek sol kolunun kırıldığını ve her iki bacağında sargı bulunduğunu belirtti.

Polislerin saldırısı sırasında kendisine çok fazla vurduklarını ve yere düştüğünü anlatan Hüseyni, "Benim üzerime bir başka biri düştü. Yaşayacağımı düşünmedim ancak Allah beni kurtardı. 2013 ayaklanmalarında bile böyle bir şey görmedim." dedi.

Medresedeki öğrenciler, protestolar sırasında yaklaşık 150 üniformalı polisin kuruma girdiğini, güvenlik kameraları ile kapıları kırarak kendilerine lathi copu (Hindistan polisi tarafından kullanılan bambudan yapılan uzun cop) ile vurmaya başladıklarını kaydetti.

Hindistan polisinin göstericilere müdahalede kullandığı lathi copu.
Hindistan polisinin göstericilere müdahalede kullandığı lathi copu.

Polislerin kendilerine terörist dediğini ve "Tanrı Ram'a selam olsun" dedirtmeye çalıştığını ifade eden öğrenciler, içlerinden bazılarında güvenlik görevlilerinin şiddeti sonrası rektal kanama olduğuna yönelik raporlar bulunduğunu aktardı.

Bölgedeki polis yetkilileri, haklarındaki iddiaları reddetti.

Öte yandan, dün de Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de Jawaharlal Nehru Üniversitesi'ne (JNU) maskeli kişiler tarafından taşlı sopalı saldırı düzenlenmiş, aralarında öğrenci ve akademisyenlerin bulunduğu 40'ın üzerinde kişi yaralanmıştı.

Saldırıya uğrayan üniversite öğrencileri.
Saldırıya uğrayan üniversite öğrencileri.

3 öğrencinin durumunun kritik olduğu saldırıya ilişkin JNU Öğrenci Birliği (JNUSU) Başkan Yardımcısı Saket Moon tarafından yapılan açıklamada, saldırganların oda oda gezerek ayrım gözetmeden öğrencilere saldırdığını belirtildi. Moon, güvenlik görevlilerinin gruba müdahale etmediğini vurguladı.

Jawaharlal Nehru Üniversitesi'nde (JNU) maskeli kişiler tarafından düzenlenen taşlı sopalı saldırı sonrası okulun kapısında bekleyen Hindistan polisi.
Jawaharlal Nehru Üniversitesi'nde (JNU) maskeli kişiler tarafından düzenlenen taşlı sopalı saldırı sonrası okulun kapısında bekleyen Hindistan polisi.

Üniversite yönetimi, yaşanan hadisenin ardından kampüsteki emniyeti sağlaması için polisin çağrıldığını açıkladı.

Müslümanlar yasa kapsamının dışında kalıyor

Ülkenin çeşitli eyaletlerinde 31 Aralık 2014'ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlere vatandaşlık verilmesine imkan tanıyan ancak aynı durumdaki Müslümanları bu kapsamın dışında tutan yasa, 9 Aralık'tan bu yana protesto ediliyor.

Vatandaşlık Yasası'ndaki değişikliğe karşı ülke çapında düzenlenen gösterilerde protestocularla polis arasında çıkan çatışmalarda 19'u Uttar Pradeş'te olmak üzere 25 kişi hayatını kaybetmişti.

Yürürlüğe giren kanun kapsamında, özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'da dini baskıdan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ile Hristiyanlar kimliklerini ve Hindistan'da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilecek, aynı pozisyondaki Müslümanlar ise kapsam dışında tutulacak.

Yasa, dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke Hindistan'da 200 milyon Müslüman'ı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan bir adım olarak değerlendiriliyor.