İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin yüzde 95'i işkence görüyor

İsrail cezaevlerinde tutuklu bulunan Filistinlilerin büyük çoğunluğunun işkence gördüğü ve yavaş yavaş ölüme terk edildiği bildirildi.
İsrail cezaevlerinde tutuklu bulunan Filistinlilerin büyük çoğunluğunun işkence gördüğü ve yavaş yavaş ölüme terk edildiği bildirildi.

Bu hafta İslam coğrafyasında; İsrail cezaevlerindeki Filistinli mahkumların yüzde 95'inin çeşitli işkencelere maruz kalması, siyonizm karşıtı İsrailli aktivistlerin ülkedeki tehdit ve baskılar sebebiyle yurt dışına göç etmesi, Esed rejiminin hapishanelerinde işkence altında ölen muhaliflere ait fotoğrafların içinde yıllardır haber alamadıkları yakınlarını arayan Suriyeliler, Suudi Arabistan'da bu yıl koronavirüs sebebiyle ülke içinde sınırlı tutulacak haccın kuralları, Hafter milislerinden kurtarılan Libya'nın Terhune kentinden aktarılan üzücü gelişmeler ve 2011'den bu yana Esed rejimine ait hapishanelerde hayatını kaybeden 14 bini aşkın Suriyeli haberleri öne çıktı.

İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin yüzde 95'i işkence görüyor

Birleşmiş Milletler (BM) İşkence Mağdurlarıyla Uluslararası Dayanışma Günü münasebetiyle Filistin Esirler Cemiyeti tarafından yapılan yazılı açıklamada, Filistinli tutukluların "tek kişilik hücrede tecrit edilme, sağlıksız koşullarda tutulma, sistematik baskınlar, tıbbi ihmal sonucu yavaş yavaş ölüme terk edilme" gibi uygulamalara maruz kaldığı belirtildi. Açıklamada, tutukluların 20 saate varan sorgulama seanslarından geçirildiği, uykusuz bırakıldığı, vücuttaki kan akışını durduran yöntemlerle bağlandığı, başlara kirli torbaların takılması, sandalyeye uzun süreli bağlama, dayak, tekme, tokat, aşağılama ve küfürlere maruz kalabildiği vurgulandı. İsrail makamlarının tutukluları aile fertlerini gözaltına almak, tecavüz etmek, evlerini yıkmak ve öldürmekle tehdit ettiği aktarılan açıklamada, tutukluların ayrıca banyo ve tuvaletten mahrum bırakıldığı, haftalarca kıyafet değiştirmelerine izin verilmediği, aşırı sıcak veya soğuğun yanı sıra gürültü ve tehdide maruz bırakıldığının altı çizildi.

Siyonizm karşıtı İsraillilere yaşam hakkı tanınmıyor

Eşi ve 3 yaşındaki çocuğuyla birlikte İsrail'i terk eden Belçika'nın başkenti Brüksel'e yerleşen İsrailli aktivist Eleonore Bronstein, siyonizme karşı çıkanların ve insan hakları için mücadele edenlerin İsrail’de hain ilan edildiğini söyledi. Bronstein, İsrail'de aktivistler damgalanıyor bu kişilerin çocuklarını hedef alan tehditlerde bulunuluyor, sosyal medyada ölüm çağrıları yapılıyor ifadelerini kullandı. Durumun günden güne daha da kötüye gittiğini vurgulayan Bronstein, İsrail'de bize yaşam alanı kalmadı dedi. Bronstein, 3 yaşındaki çocuğuna tuvalet kağıdından tank yaptırdıklarını görünce İsrail’i terk etmek zorunda olduğuna kesin kanaat getirdiğini ifade etti.

Suriyeli aileler, umudunu kestikleri yakınlarını fotoğraflarda arıyor

ABD Kongresinde Aralık 2019'da kabul edilen Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası'nın 17 Haziran'da yürürlüğe girmesiyle daha önce yayımlanan Esed rejiminin hapishanelerinde ölenlere ait olduğu ifade edilen fotoğrafların bulunduğu linkler, son günlerde yüz binlerce kişi tarafından ziyaret edildi. Fransa merkezli Suriyeli Kayıplar ve Fikir Tutukluları Derneğinin Kurucu Üyesi İmaduddin Raşit, internet sitesinde işkenceden ölenlere ait 6 binden fazla fotoğrafın paylaşıldığını belirterek; "hayatlarından umudu kestikleri yakınlarını arayan Suriyeli ailelerden 731 kurbanın yakını bize ulaştı ve bunların yaklaşık 85'i kurbanların isimlerini bizimle paylaştı. Bunların da yaklaşık yarısı bizimle mahkemede birlikte tanıklık etmeye hazır olduğunu beyan etti." ifadesini kullandı.

Suudi Arabistan ülke içinde sınırlı tutulacak haccın kurallarını açıkladı

Suudi Arabistan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bu yıl sadece ülkede yaşayanlarla sınırlı tutulacak hac ibadeti için uygulanacak sıkı kuralları açıkladı.Suudi Sağlık Bakanı Rabia, bu yıl hac ibadetinin son derece sınırlı sayıyla gerçekleştirileceğini, hacı adaylarının 10 binden az olmasının beklendiğini belirtti.Bu yıl alınacak önlemler ve şartlar konusunda halen tartışma sürecinde olduklarını kaydeden Rabia, hac yapacakların 65 yaş altında olması ve kronik rahatsızlığı bulunmaması gerektiğini aktardı. Rabia, hacılara öncesinde Kovid-19 testi yapılacağını ve hac sonrasında 14 gün evlerinde karantinada kalmaları gerektiğini ifade etti. Hac ve Umre Bakanı Muhammed Salih bin Tahir Benten de Kovid-19 önlemleri kapsamında ülkesinin yurt dışından hacı kabul etmeyeceğini belirtti. Devam eden pandemi ve kalabalık ortamlarda virüsün yayılması nedeniyle hac ibadetlerinin sosyal mesafeye uyularak yapılacağı vurgulandı.

Hafter milislerinden kurtarılan Terhune'den korkunç haberler geliyor

Libya ordusunun, doğudaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Hafter milislerinden kurtardığı Terhune'de çok sayıda toplu mezar bulunmasının ardından, Libyalı yetkililerin kazı ve ceset çıkarma çalışmaları sürüyor. Toplu mezarların bulunduğu bölgede ceset bulunmasından şüphelenilen başka alanların da olduğunu belirten Adli Tıp Komitesi Başkanı İlyas Muhammed el-Hamruni, şu ana kadar 11 toplu mezar bulunduğunu ancak bu sayının artabileceği değerlendirmesinde bulundu.Gömülme biçimi, ellerin bağlanması ve bunu belgeleyen fotoğrafların çok korkunç olduğunu vurgulayan Hamruni, kurbanların kesin ölüm nedenlerinin adli tıp sonuçları gelince belli olacağını açıkladı.

72 farklı işkence yönteminin kullanıldığı Suriye'de 14 bini aşkın kişi öldü

Suriye İnsan Hakları Ağı, ülkede 2011'den bu yana çoğu Esed rejimi tarafından olmak üzere 177'si çocuk, 63'ü kadın toplam 14 bin 388 kişinin işkence nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkladı. Rejimin muhaliflerden bu şekilde intikam aldığı vurgulanan raporda 72 yöntemle fiziksel, psikolojik ve cinsel işkenceler uygulandığı bildirildi. Rejim zindanlarının çoğunda ortalama 24 metrekarelik odalarda 50 kişinin kaldığı bildirilirken sağlık şartlarından yoksun rejim hapishanelerinde Kovid-19 salgınının yayılmasından endişe ediliyor. Esed rejiminin sebepsiz alıkoyduğu sivillerden biri olan 56 yaşındaki Muhammed Rahimo, 5,5 yıl boyunca rejimin çeşitli hapishanelerinde suçu olmamasına rağmen tutuldu. Rahimo, "Gece gündüz işlemediğimiz suçu itiraf edene kadar dayak yiyorduk. Cevap vermediğim soru için dayak yiyordum. Su borusu ve elektrik kablosu ile dövüldüm." ifadelerini kullandı.