Mescid-i Aksâ'da bir el yazması eserler şifâhânesi

Mescid-i Aksâ’daki Eşrefiye Medresesi’nde faaliyet gösteren Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi, her konu ve türden nadir tarihî el yazmalarını onarıyor.
Mescid-i Aksâ’daki Eşrefiye Medresesi’nde faaliyet gösteren Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi, her konu ve türden nadir tarihî el yazmalarını onarıyor.

Mescid-i Aksâ’daki Eşrefiye Medresesi’nde faaliyet gösteren Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi, her konu ve türden nadir tarihî el yazmalarını onarıyor.

İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksâ'da uzun yıllar boyunca toplanan tarihî el yazması eserler, Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi'nde Filistinli uzmanlar tarafından restore ediliyor.

  • Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi, Aksâ'daki İslâmî, bilimsel ve beşerî gibi muhtelif konuları içeren el yazmalarını ve kültürel mirası koruma hedefiyle 2008'de Ürdün Vakıflar, İslâmî İşler ve Mukaddesat Bakanlığı'na bağlı olarak kuruldu.

Mescid-i Aksâ'daki merkezde onarılan eserler arasında Kur'ân-ı Kerîm nüshaları, çeşitli belgeler, İslâm dünyasının büyük âlimlerinden İmam Gazzâli'ye ait dünyaca ünlü "İhyâü-Ulûmi'd-dîn" kitabı ve daha nice eser yer alıyor.

Restore edilen eserler arasında, Kur'ân-ı Kerîm nüshaları, Gazzâli'nin İhyâü-Ulûmi'd-dîn eserine kadar pek çok el yazması bulunuyor.
Restore edilen eserler arasında, Kur'ân-ı Kerîm nüshaları, Gazzâli'nin İhyâü-Ulûmi'd-dîn eserine kadar pek çok el yazması bulunuyor.

El yazmaları; tarih, edebiyat, sosyal bilimler, teoloji ve diğer birçok alandaki araştırmalar için temel kaynak

Geçmişi gelecek nesillerle buluşturmak için el yazmalarını korumaları gerektiğini belirten Kudüs'teki Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi Başkanı Semr Nemr, merkezin bu konuda eğitim ve araştırmalar düzeyinde ciddi rol üstlendiğinin altını çizdi.

El yazmaları ve belgelerin tarih, edebiyat, sosyal bilimler, teoloji ve diğer birçok alandaki araştırmalar için temel kaynaklar olduğunu vurgulayan Nemr, bu kaynakların doğru yöntemlerle muhafaza edilerek araştırmacıların ve öğrencilerin hizmetine sunulabileceğini belirterek şunları kaydetti:

  • "El yazmaları ve belgeler, tarihin yanı sıra kültüre ve insanlığa tanıklık ediyor. Bu eserlere sahip çıkmakla hem önceki milletlerin mirasına hem de çeşitli kültürleri korumaya katkı sunuluyor. Aynı zamanda gelecek nesiller bu mirastan yararlanarak çağlar boyunca uygarlığın ve bilginin gelişimini anlama fırsatı bulacak."
Restorasyon çalışmaları, tarihî El-Eşrefiye Medresesi'nde gerçekleştiriliyor
Restorasyon çalışmaları, tarihî El-Eşrefiye Medresesi'nde gerçekleştiriliyor

Restorasyon çalışmaları, El-Eşrefiye Medresesi'nde gerçekleştiriliyor

Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezi, Mescid-i Aksâ'nın batı bölümünde yer alan El-Eşrefiye Medresesi binasında faaliyet gösteriyor.

  • Mescid-i Aksâ'daki Kıble Mescidi ve Kubbetü's Sahra'dan sonra üçüncü önemli yapı olarak öne çıkan Eşrefiye Medresesi, Memlûkler döneminde 1470'te inşa edilmiş.
Merkezdeki uzmanlar, Mescid-i Aksâ'da muhafaza edilen, zamanla bazı tahribatlara uğramış kıymetli el yazmalarını itinayla restore ediyor.
Merkezdeki uzmanlar, Mescid-i Aksâ'da muhafaza edilen, zamanla bazı tahribatlara uğramış kıymetli el yazmalarını itinayla restore ediyor.

Nemr, iki katlı Eşrefiye Medresesi ile ilgili şu bilgileri verdi:

"Medrese, Hasan ez-Zahiri tarafından Melik Zahir Hoşkadem'e hediye olarak inşa edildi ancak inşaatı bitmeden önce Hoşkadem vefat etti. Bunun üzerine Zahiri, Eşrefiye Medresesi'ni, 1475'te Sultan Eşref Kayıtbay'a hediye etti. Kayıtbay da Eşrefiye Medresesi'ne âlimler gönderdi ancak kendisi 1480'de Kudüs'e geldiğinde binayı beğenmediği için yıktırma ve yeniden inşa etme talimatı verdi."

El yazmaları onarımında uzman 14 kişi çalışıyor

Medresenin alt katını merkez olarak kullandıklarını, üst katın ise kız çocuklarının dinî eğitimi için ayrıldığını aktaran Nemr, şu an merkezde el yazması eserlerin onarımında uzman 14 kişinin görev yaptığını söyledi.

Onardıkları eserleri birçok yönüyle koruduklarına dikkati çeken Nemr, "El yazmalarını koruma, arşivleme, fotoğrafını çekerek dijital ortama taşıma, hasar görmüş sayfaları ve deri kaplamalarının onarıma işlemleri yapıyoruz. Eski baskı belgelerin de onarımını yapıyoruz." dedi.

2008'de Ürdün Vakıflar, İslâmî İşler ve Mukaddesat Bakanlığı'na bağlı olarak kurulan merkez, aynı zamanda, Ürdün Haşimi Krallık Divanı ve UNESCO ile iş birliği yaparak kapasitesini genişletiyor.
2008'de Ürdün Vakıflar, İslâmî İşler ve Mukaddesat Bakanlığı'na bağlı olarak kurulan merkez, aynı zamanda, Ürdün Haşimi Krallık Divanı ve UNESCO ile iş birliği yaparak kapasitesini genişletiyor.
  • Merkezde bugüne kadar yüzlerce eski belge ve onlarca kitabın onarımının tamamlandığını aktaran Nemr, bu çalışmalarla hem Mescid-i Aksâ'daki hem de Kudüslülere ait eski belgeleri korumaya katkı sunduklarını ifade etti.

Merkezde onarımı tamamlanarak arşive alınan çoğu belgenin Kudüs Vakıflar Dairesi'ne ait olduğunu vurgulayan Nemr, "Mescid-i Aksâ'daki el yazmalarının çoğu Arapça eserler; aralarında Osmanlıca yazılmış bazı eserler de var." dedi.

El yazmalarının restorasyonu, günler veya aylar sürebiliyor

Merkezde el yazması eserlerin özel tekniklerle restorasyonun yapıldığı bilgisini veren Nemr, onarım süresinin eserin hacminin yanı sıra tahribat durumuna göre değiştiğini söyledi.

Filistinli yetkili, ayrıca, çalışan personel ve malzemenin de restorasyon süresinde etkili olduğunu belirterek, "Basit bir el yazması eserin restorasyonu birkaç gün sürebilirken, büyük hacim ve çok tahribata uğramış bir eserin tamamen onarımı haftalarca hatta aylarca sürebilir." dedi.

Restore işleminin çeşitli aşamalardan geçen uzun bir süreç olduğunu dile getiren Nemr, onarımın ardından eserlerin özel bir yerde muhafaza edildiğini aktardı.

Mescid-i Aksâ'daki el yazmalarının çoğu Arapça olmakla birlikte aralarında, Osmanlıca yazılmış bazı eserler de mevcut.
Mescid-i Aksâ'daki el yazmalarının çoğu Arapça olmakla birlikte aralarında, Osmanlıca yazılmış bazı eserler de mevcut.

Merkez, UNESCO ve Ürdün'le iş birliği içinde

Yazma Eserleri Koruma ve Onarım Merkezinin, Filistin topraklarında bu işi profesyonellikle yapan tek yer olduğunu dile getiren Nemr, merkezin bu alanda uzman kişileri barındırdığını ayrıca el yazması mirası önemseyen yerel kurumların da başvuru adresi olduğunu söyledi.

Nemr, Kudüs'teki İslami Vakıflar Dairesi'nin merkezi kurmasından bu yana merkezin tüm imkanlarını artırmaya, kapasitesini geliştirmeye çalıştığını, bu yönde Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ve Ürdün Haşimi Krallık Divanı ile iş birliği yaptığı bilgisini verdi.

  • Merkezde yalnızca restorasyon işlemi yapılmadığını, bu işle ilgilenen kişi sayısını artırmayı, yeteneklerini geliştirmeyi de amaçladıklarını kaydeden Nemr, merkezin eski el yazması eserleri, arşivleri, belgeleri korumakla ilgilenenlere danışmanlık ve eğitim hizmetleri sunduğunu belirtti.

Gelecekte onarılan el yazması eserlerin elektronik ortamda yayınlanabileceğini ifade eden Nemr, "Bu zamana dek Mescid-i Aksâ'daki el yazması eserler elektronik ortamda yayımlanmadı. Ancak yakında bunun için bir internet sitesi kurma planı var." diye konuştu.