Uygur Türkleri Çin'in gölgesini ensesinde hissediyor

Çin'in içeride ve dışarıda yakından takip altında tuttuğu Uygur Türkleri.
Çin'in içeride ve dışarıda yakından takip altında tuttuğu Uygur Türkleri.

Siber güvenlik firması Lookout, Uygurları hedef alan Çin destekli bilgisayar korsanları tarafından kullanılan 4 casus yazılım keşfetti. Firma Çin'in 2013'ten beri Uygur Türklerini takip ettiği öne sürerken, Çin'in bu yazılımlar aracılığıyla bir avcının avını takip etmesi gibi Uygurlar nereye, giderlerse gitsinler onları izlediğini kaydetti. Yetkililer, casus yazılımların, sahte uygulama mağazaları ya da "kimlik avı e-postaları" yoluyla yüklendiği uyarısında bulundu. Öte yandan, Uygur Türkleriyle ilgili çarpıcı bir gelişme daha yaşandı. ABD'li gümrük makamları, Çinli bir şirketin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki kamplarda tutulan Uygur Türklerinin saçlarından üretilen ürünlerini ABD'ye ihraç ettiği şüphesiyle 13 tonluk bir sevkiyata el koydu. Yetkililer, söz konusu sevkiyattaki ürünlerin ağırlığının 13 ton, maddi değerinin 800 bin dolar olduğunu açıkladı.

Siber güvenlik firması Lookout, Çin destekli bilgisayar korsanlarının 2013'ten beri Uygur Türklerini takip ettiğini iddia etti.

Lookout'un raporuna göre, firmanın istihbarat ekibi, Çin destekli bilgisayar korsanları tarafından oluşturularak Uygurları hedef alan "SilkBean", "DoubleAgent", "CarbonSteal" ve "GoldenEagle" adında 4 casus yazılım keşfetti.

Çin'de her köşe başına yerleştirilen "güvenlik kameraları".
Çin'de her köşe başına yerleştirilen "güvenlik kameraları".
  • Raporda, Çin destekli bilgisayar korsanlarının 2013'ten beri Uygur Türklerini takip ettiği öne sürülerek, bu durumdan Türkiye ve Kazakistan'ın da aralarında bulunduğu 14 ülkedeki Uygur toplumunun etkilenebileceği belirtildi.

Söz konusu kötü amaçlı yazılımların çoğunlukla Uygur Türklerini hedef aldığı ama diğer Müslüman azınlık grupları ve Tibetlileri de hedefine alabildiğine dikkat çekilen raporda, "Bu gözetim aracı casus yazılımlarının birincil amacı, kişisel kullanıcı verilerini bir komut ve kontrol sunucusuna toplamaktır." ifadesine yer verildi.

 Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan azınlık Hui Müslümanları.
Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan azınlık Hui Müslümanları.

Casus yazılımların "kimlik avı e-postaları" yoluyla yüklendiği uyarısı

Lookout'ta Siber Tehdit İstihbarat Mühendisi olarak çalışan Apurva Kumar, New York Times'a verdiği demeçte, Çin'in bu yazılımlar aracılığıyla bir avcının avını takip etmesi gibi Uygurlar nereye, hangi ülkeye giderlerse gitsinler onları izlediğini kaydetti.

Uygurlar nereye giderse gitsin Çin'in takibinden kurtulamıyor.
Uygurlar nereye giderse gitsin Çin'in takibinden kurtulamıyor.
Yetkililer, casus yazılımların, sahte uygulama mağazaları ya da "kimlik avı e-postaları" yoluyla yüklendiği uyarısında bulundu.

ABD, kamplardaki Uygurların saçlarını ihraç ettiği şüphesiyle Çinli şirketin mallarına el koydu

ABD'li gümrük makamları, Çinli bir şirketin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki "yeniden eğitim merkezi" adı altındaki kamplarda tutulan Uygur Türklerinin saçlarından üretilen ürünlerini ABD'ye ihraç ettiği şüphesiyle 13 tonluk bir sevkiyata el koydu.

13 tonluk sevkiyatın, maddi değerinin 800 bin dolar olduğu açıklandı.
13 tonluk sevkiyatın, maddi değerinin 800 bin dolar olduğu açıklandı.
  • Associated Press (AP) ajansının haberine göre ABD Gümrük ve Sınır Koruma Yetkilileri (CBP), New York'ta Çinli bir şirketin, özerk bölgede kamplarda tutulan insanların saçlarından elde ettiğinden şüphelendikleri bir saç ürünleri sevkiyatını durdurdu.

Yetkililer, söz konusu sevkiyattaki saç örgüleri ve diğer güzellik aksesuarlarının bulunduğu ürünlerin ağırlığının 13 ton, maddi değerinin 800 bin dolar olduğunu açıkladı.

El konulan ürünler arasında saç örgüleri ve diğer güzellik aksesuarları yer alıyor.
El konulan ürünler arasında saç örgüleri ve diğer güzellik aksesuarları yer alıyor.

Sevkiyatın, özerk bölgedeki Hotan vilayetine bağlı Lop ilçesinde faaliyet gösteren Lop County Meixin Hair Product Co. Ltd. tarafından yapıldığı ifade edildi.

CBP Ticaret Ofisi Baş Yönetici Asistanı Brenda Smith, konuya ilişkin "Bu ürünlerin üretimi ciddi bir insan hakları ihlalini teşkil ediyor." dedi.

Smith, ABD ile iş yapan kuruluşların yasa dışı ve insanlık dışı uygulamalarına müsamaha gösterilmeyeceğini söyledi.