Joker'in farklı yüzleri

Joker, şimdiden bu yılın Oscar favorisi olarak gösteriliyor.
Joker, şimdiden bu yılın Oscar favorisi olarak gösteriliyor.

Arthur Joker’e dönüşürken sadece genel görünümü değil, hayata bakışı, duyguları, konuşma tarzı, hatta jest ve mimikleri farklılaşıyor.

Uzun zaman önce ekonomik koşullar sinemayı ikiye ayırdı. Ticari filmler ve art-house filmler, başka bir ifadeyle gişe filmleri ve festival filmleri. Pek çok sinemacı bu kategorizasyonu reddetse de üretmeye devam edebilmek için birine veya diğerine dâhil olmak zorunda kalıyor. Farklı damak tatlarına hitap eden filmlerin macerası yapımdan bütçeye, dağıtımdan gösterileceği mecralara, hatta içerikten oyuncu seçimlerine kadar tüm süreçlerde birbirinden farklı yollarda ilerliyor. Türlerse kaçınılmaz olarak kendi klişelerini üretiyor. Sinemacılar da seyirciler de bu tekdüzelikten sıkılmış olsa gerek ki bu kalıpların dışına çıkmaya aday herhangi bir film büyük bir heyecan dalgasıyla karşılanıyor. İşte DC Comics karakterinden uyarlanan ve Warner Bros. tarafından yapılan bir blockbuster’ın, Joker’in Venedik gibi prestijli bir film festivalinden büyük ödülü kapması bu yüzden beklentiyi hayli yükseltmişti.

Çağımızın en iyi aktörlerden biri olduğunu bu filmde yeniden kanıtlayan Joaquin Phoenix her ikisi de uçlarda dolaşan iki farklı karaktere zengin bir performansla hayat veriyor.
Çağımızın en iyi aktörlerden biri olduğunu bu filmde yeniden kanıtlayan Joaquin Phoenix her ikisi de uçlarda dolaşan iki farklı karaktere zengin bir performansla hayat veriyor.

Kurgusal Gotham şehrinde anarşiyi yaymak isteyen, Batman’in ezelî düşmanı Joker genellikle saf kötülüğün temsilcisi olarak tasvir ediliyor. Bununla birlikte karakterin renkli ve çok yönlü detaylarla zenginleştirilmesi, gerek çizgi romanda gerekse sinema uyarlamalarında onu sevilen bir kahramana dönüştürüyor. Hor görülenlerin sesine dönüşen Joker’in verdiği kararlar hiçbir zaman makul veya saygın değil ancak yine de eylemleri yoluna çıktığı insanların akıldışı, karanlık veya toplumun tasvip etmeyeceği bir yanını keşfetmesini sağlıyor. 2019 yapımı Todd Phillips imzalı bu yeni Joker ise karakterin orijinal unsurlarını değiştirmemekle birlikte Arthur Fleck gibi sıradan bir adamın nasıl Joker’e dönüşebileceğini anlamaya çalışıyor.

Birlikte yaşadığı ihtiyar ve hasta annesinin bakımını üstlenen, komedyenlik hayalleri kurduğu hâlde palyaçoluk yaparak hayatını kazanmaya çalışan, ruhsal rahatsızlıklarını kontrol altında tutmaya çalışan ve bir şekilde her fırsatta dışlandığı topluma ayak uydurmayı deneyen orta yaşlı Arthur Fleck birçok yönden zavallı bir karakter olarak çiziliyor. Nihayetinde Arthur da kendisi olarak yaşamaya tahammül edemiyor ve kendini güçlü hissedebileceği yeni bir persona yaratıyor.

  • Arthur’un hayatının çıkmaza girdiği noktada, onu boğan toplumun değer yargılarını umursamayan ve benlik algısı gelişmemiş bir alter, Joker kontrolü ele geçiriyor.

Arthur Joker’e dönüşürken sadece genel görünümü değil, hayata bakışı, duyguları, konuşma tarzı, hatta jest ve mimikleri farklılaşıyor. Çağımızın en iyi aktörlerden biri olduğunu bu filmde yeniden kanıtlayan Joaquin Phoenix her ikisi de uçlarda dolaşan iki farklı karaktere zengin bir performansla hayat veriyor.

Şimdiden bu yılın Oscar favorisi olarak anılan Phoenix hâlihazırda iki ünlü aktör (1989’da Jack Nicholson, 2008’de Heath Ledger) tarafından ikonik performanslarla canlandırılmış olan Joker karakterine yeni bir yorum getirmeyi başarıyor.

Joker’in Venedik gibi prestijli bir film festivalinden büyük ödülü kapması beklentileri hayli yükseltti.
Joker’in Venedik gibi prestijli bir film festivalinden büyük ödülü kapması beklentileri hayli yükseltti.

Joker’in ilk bölümü, suç dehası zannedilen hasta bir adamın yalın ve etkileyici portresini perdeye taşıyor. Ancak özellikle Arthur’un dönüşümü tamamlandıktan sonra film de sıra dışı biçimde yön değiştiriyor. Bireysel ve psikolojik hikâyeyle toplumsal adaletsizlikler arasında kurulan bağlantılar zorlama ve karakterin gelişimi açısından gereksiz görünüyor. Joker yalnız bir adamın trajedisini vadederken, onu halk ayaklanmasının liderine dönüştürüyor.

  • Film bugünlerde çokça popüler olan süper kahraman evrenlerinin parçası olmaktan sıyrılamıyor ve evrendeki diğer karakterlere atıfta bulunmaktan geri durmuyor. Burada ise yine alışıldık iki kutuplu seyirci alışkanlıkları devreye giriyor.

Bir grup seyirci filmden daha fazla aksiyon ve çizgi roman dünyasına daha fazla referans talep ederken, diğer taraf bunlardan arınmış rafine bir portre bulamadığı için hayıflanıyor. Nihayetinde her ikisi tam manasıyla tatmin olmadan salondan ayrılıyor. Bütün bunlara rağmen Joker son yılların en iyi filmlerinden biri olabilir ancak görünen o ki bu bile sektörün kurallarını ters yüz etmeye yetmiyor.

Kasım Vizyonunda Öne Çıkanlar