Hasibe Koç’la seyahat ve seyahat kültürü üzerine bir sohbet gerçekleştirdik. Hasibe Koç “Yolun benim için bir evde oluş hissi taşıdığını fark ettiğimden beri tutkuyla gezmeye devam ediyorum” diyor.
Gezmek, her birimizin hayatında farklı yansımaları olan bir kavram. Yeni yerler görmek, farklı kültürler keşfetmek, bilmediği bir şehrin sokaklarını adımlamak ve hafızasına yeni hikâyeler, deneyimler eklemek isten milyonlarca insan her yıl yollara düşüyor. Henüz 10 günlükken gezmeye başlayan ve o günden bugüne bulduğu her fırsatta rotasını farklı bir şehre, farklı bir kültüre yönelten seyyah ve seyahat kültürüne odaklanan Heybende Ne Var? isimli podcast’in hazırlayıcısı Hasibe Koç’la seyahat ve seyahat kültürü üzerine bir sohbet gerçekleştirdik. Hasibe Koç “Yolun benim için bir evde oluş hissi taşıdığını fark ettiğimden beri tutkuyla gezmeye devam ediyorum” diyor.
Hikâyenin en başına dönmek isterim. Seyahat etmeye nasıl başladınız? Çocukken ailece gezer miydiniz? Gezme kültürünüz oluşmasında ne etkili oldu? Sizde seyahat ne zaman bir tutkuya dönüştü?
Benim için hikâyenin başladığı yer tam olarak burası aslında. Kısaca şöyle bir örnek verebilirim. Kızım Asude 6 aylıkken Abant’a doğru yola çıktığımızda annem bana dönüp şöyle dedi: Biz seni Abant’a 10 günlükken getirmiştik, Asude geç kaldı. 10 günlükken yola çıkmışım ve yolda olmaya duyduğum derin aşk böyle başlamış.
Çocukluğuma dönüp baktığımda en net hatıralarım yollukları hazırlayıp arabaya binişimiz, türküler eşliğinde yol alışımız ve gittiğimiz her şehirde manevi büyükleri ziyaret etme şeklinde devam eden yolculuklarımızdan.
Şimdiye kadar Türkiye’nin yarısını gezdim, bunların büyük çoğunluğunu ailemle yaptığımız geziler oluşturdu. Üniversite ve yabancı dil öğrenmemle birlikte yurtdışı gezileri sayfası da açılmış oldu. Yolda olmak benim için neden bir tutku sorusunu sıklıkla soruyorum kendime. Bebekliğimden beri ailece yaptığımız yolculukların kişisel hafızamdaki yerinden olmalı. Birlikte çıkılan neşeli, türkülü, insanın içini ısıtan uzun yolculukların damağımda bıraktığı bir tat vardı da her rotada o tadın izinden gidiyor gibiyim. Bir nevi mekânsal hafızanın ruhsal durumumu etkilemesi sanırım. Yani yolun benim için bir evde oluş hissi taşıdığını fark ettiğimden beri tutkuyla gezmeye devam ediyorum.
Her yıl milyonlarca insan seyahat ediyor. Kimisi turlarla kimisi bireysel imkânlarla yola düşüyor. Bir turistle bir gezgini/seyyahı ayıran nedir?
Turist deyince aklıma yurtdışına gezmeye giden birisi geliyor. Geziyor, görüyor, belli bir seviyeye kadar deneyim yaşıyor, alışveriş yapıyor ve dönüyor. Seyyah olmak daha aşkın bir tavır bence.
Yeryüzünde Allah’ın ayetlerinin ve onun isminin tecellileri peşinde yürüyüp duran kişi o. Hayret ve tefekkür makamında bir bebek gibi algıları açık; öğrenmeye, deneyimlemeye, keşfetmeye ve yenilikleri çocuksu bir neşeyle karşılamaya hazır. Hayatın telaşesi ve sıradanlıklarına hiçbir ayrıntıyı kurban etmeyen meraklı bir çocuk gibi. Aynı zamanda gittiği yerin kültürünü, inanış biçimini, düşünce dünyasını öğrenmeye, insanlarıyla konuşup sorular sormaya, bu soruların ardından açılan kapılardan girip yeni yollara çıkmaya cesareti olan kişi.
Yeryüzünü gezmemiz öğütleniyor
Siz kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz? Gezgin mi, seyyah mı?
Kur’an-ı Kerim’de muhtelif ayetlerde Allah yeryüzünde gezmemizi onun ayetlerini anmamızı öğütlüyor bize. Yolda olmaya seyyahlığa bu pencereden bakıyorum.
Kullandığımız dilin düşünce dünyamızı ve hayata baktığımız yeri yansıtmadaki etkisini fark ettiğimden beri kendime seyyah diyorum. Hatta son zamanlarda yolculuklarımı tanımlarken yeryüzünde yürüyen bir seyyah olduğumu düşünüyorum. Kur’an-ı Kerim’de muhtelif ayetlerde Allah yeryüzünde gezmemizi onun ayetlerini anmamızı öğütlüyor bize. Yolda olmaya seyyahlığa bu pencereden bakıyorum. Onun yeryüzündeki ayetlerinin, yüce isimlerinin, tecellilerinin izdüşümlerinin peşinde hayretle yürümek, yürümek, yürümek…
Gezi/seyahat sizin için ne ifade ediyor? Neden geziyorsunuz?
Zübde-i âlem olma sırrını hissediyorum, kavrayışım derinleşiyor, mümkünlerim genişliyor. Kainatla dansa duruyor, vecd içinde kendime geliyorum. Aczimi fark ediyorum, şükrüm artıyor, nefes alıyorum.
Ben sabahları uyandığında hayret duygusunun yerinde olup olmadığını kontrol eden birisiyim. Seyahat etmek ise benim için hayret makamında yapılan yolculuk demek. Yani benim hayatı anlamlandırma ve Allah ile olan ilişkimi besleme yolunda tutunduğum dallardan biri. Yeni rotalarda yürürken dünyanın usul usul içimden aktığını hayal ediyorum. Adım attıkça genişliyor dünyam, zübde-i âlem olma sırrını hissediyorum, kavrayışım derinleşiyor, mümkünlerim genişliyor. Kainatla dansa duruyor, vecd içinde kendime geliyorum. Aczimi fark ediyorum, şükrüm artıyor, nefes alıyorum. Önyargılarım kırılıyor, sivri köşelerim törpüleniyor. Yürümek, tanımak, tanış olmak eritiyor duvarlarımı bir bir. Açılıyorum, çiçek açıyorum. Kokulu bir çiçek gibi yürüyorum kâinat üzerinde gerek kendi içime, gerek başka bir ülkeye, gerek bir yabancıya ama en nihayetinde hâlden hâle…
Seyahatlerde sorular sorar cevaplar alırız
Seyahatlerin nasıl katkıları olduğunu düşünüyorsunuz?
Farklı milletlerden, yaşayış ve inanış biçimlerinden insanlarla karşılaşıyorsunuz, sorular soruyorsunuz, cevaplar alıyorsunuz ve her defasında bu şahitlikler sizi derinden sarsıyor.
Seyahatin bana kattıkları noktasında en çok kıymet verdiğim husus yaşadığım o sarsıcı karşılaşmaların beni dönüştürmesi ve olgunlaştırması. Bir yere gittiğinizde sadece yeni yerler görmüyorsunuz çünkü. Farklı milletlerden, yaşayış ve inanış biçimlerinden insanlarla karşılaşıyorsunuz, sorular soruyorsunuz, cevaplar alıyorsunuz ve her defasında bu şahitlikler sizi derinden sarsıyor. Hayatta durduğunuz yeri, yaşayış biçiminizi sorguluyorsunuz. Bu sorgu aşamasının sarsıcı olduğu kadar kimliğimizi inşa sürecinde çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Günün sonunda tüm bu karşılaşmaları kendi süzgecimizden geçirip içimizde doğru bir yere yerleştirebilirsek daha sağlam ve özgüvenli adımlarla hayata devam etmemizi sağlıyor.
Bir yere seyahat etmeden önce nasıl hazırlık yaparsınız?
Otelden ziyade seyyahlara evini açanların evlerinde kalmayı tercih ediyorum. Bu şekilde gittiğim yerin insanları ile tanışma ve onları yakından tanıma fırsatı buluyorum.
Seyahati kurgulamaya başladığım bu kısım beni en çok heyecanlandıran şeylerden. Bilet araştırması yapmakla başlıyorum. Kampanya dönemlerini ya da fırsat biletlerini buluyorum. Sonra kalacak yer seçimi. Mümkün olduğunca merkeze yakın yerleri tercih ediyorum. Otelden ziyade seyyahlara evini açanların evlerinde kalmayı tercih ediyorum. Bu şekilde gittiğim yerin insanları ile tanışma ve onları yakından tanıma fırsatı buluyorum. Daha sonra ülke içinde araç mı kiralayacağız, trenle mi gezeceğiz gibi konulara karar veriyorum. Teknik detaylar hallolduktan sonra çeşitli blogları okuyup, diğer gezginlerin tecrübelerinden yola çıkarak bir rota hazırlıyorum. Gitmeden önce helal yemek bulabileceğimiz yerleri de araştırıp listeme ekliyorum. Ve bol bol dua ediyorum. Allah’ım çıktığım yolda beni iyi insanlarla karşılaştır, gidişimi dönüşümü hayırlı eyle, diye. Daha önceki tecrübelerimde hep bu duanın çiçekleri açmıştı ve onları koklaya koklaya tamamlamıştım yolculuklarımı.
Seyahat etmek maddiyat gerektiren bir şey mi? Yoksa o tutku birçok imkânı beraberinde getiriyor mu? Konfor alanından çakmayan/çıkamayan gezgin olur mu?
4 yılda bu bursun neredeyse tamamını farklı amaçlarla yaptığım seyahatler için kullandım.
Elbette maddiyat gerektirdiği yadsınamaz bir gerçek ama niyetine koyduğun zaman yolların da açıldığına inanıyorum. Arayışın bu yönde olunca hayallerini gerçekleştirmek için ya bir projeye başvuruyorsun ya bir sivil toplum kuruluşunda gönüllü çalışmalara katılıyorsun derken bir şekilde yollar açılıyor. Üniversitede yaptığım seyahatlerin büyük kısmı bu tarz projeler vesilesiyle oldu mesela. Ayrıca devletin LYS’de derece yapan öğrencilere verdiği bir başarı bursu vardı. Diyebilirim ki 4 yılda bu bursun neredeyse tamamını farklı amaçlarla yaptığım seyahatler için kullandım. Bu sayede ikinci bir dil öğrendim, yeni yerler gördüm, farklı milletlerden onlarca arkadaşım oldu, dinimi gayrimüslimlere anlatma imkânı buldum, tek başıma gidemeyeceğim zorlu coğrafyalara gittim vs.
Turla gezmeyi mi bireysel seyahatleri mi seviyorsunuz?
Şimdiye kadar sadece bir kez tur ile gezmeye gittim. Turla gezmenin de avantajları var fakat ben bireysel seyahat etmeyi daha çok seviyorum. Kendim araştırmayı, hazırlık yapmayı, plan yaparken heyecanlanmayı, rota çıkarmayı, nerede yemek yerizin telaşına düşmeyi, deneyim noktalarını bulmayı ve tüm bu hazırlıkları yaparken yaşadığım o tatlı heyecanı çok seviyorum. Tüm bunları yaşayabilmek için de bireysel seyahat diyorum.
Sizde yer eden bir gezi hatıranızı bizimle paylaşır mısınız?
Kuzey Işıkları’nın gökte dans edişini gördüğüm an mesela, unutamıyorum.
Çok fazla var elbette. Kuzey Işıkları’nın gökte dans edişini gördüğüm an mesela, unutamıyorum. Hafızamda öyle canlı ki. Zamanın genişlediği, Allah’ın kudreti ve azameti karşısında dilimde zikirle kendimden geçtiğim bir andı. Fakat bir insan hikâyesi paylaşmak isterim özellikle. Tunus’tan... Zamanında İbn Haldun’a da dâr olmuş Zeytuna Camii’nde, uzun uzun secdeleri olan, orucunu açtığı hurmasını paylaşan gülümsemesini esirgemeyen, devamlı Kur’an’la meşgul olan insanlar; avluda koşturan çocuklar, yem kapma yarışına giren güvercinler gördüm. Camiye her gidişimde insanlarla hasbihâl etmeye çalıştım. Her hasbihâl farklı bir kapı açtı, her hasbihâl Zeytuna’yı benim için unutulmaz kıldı. İlk günlerde namazı bitirmiş otururken bir teyze yanıma yaklaştı elinde Kur’an’ıyla. Güler yüzlü sıcakkanlı biriydi. Konuşmaya başladık derken ne işle meşgul olduğunu sordum. Ben buraya gelir Kur’an okur onu anlamaya ve hıfzetmeye çalışırım, dedi. Bu kadar. Başka da bir şey demedi. Hani Zarifoğlu anlatıyor ya bir dervişe demişler ‘bize bir keramet göster’ diye, o da yerinden kalkmış ve ‘işte yürüyorum’ demiş. Teyzenin cevabı da bu kadar yalın ve bu kadar derindi sanki. Sonra bana bir sayfa Kur’an okudu ve ayrıldık. Belki de hâl ayrılmadık, emin değilim...
Kendi başına gezmek gerek
Ailece gezmek mi? Kendi başınıza o şehrin sokaklarını adımlamak mı?
Ailece ya da arkadaşlarımla gezme ihtiyacı hissediyorsam planları istemsizce ona çevirirken buluyorum kendimi.
İkisinin de tadı başka, ruhumun ihtiyacı nasılsa ona göre geziyorum. Ailece ya da arkadaşlarımla gezme ihtiyacı hissediyorsam planları istemsizce ona çevirirken buluyorum kendimi. Yalnız gezmeye ihtiyacım varsa da planlar o yönde gelişiyor. Fakat grupla bile gitseniz mutlaka kendi başınıza şehrin sokaklarını adımlayabileceğiniz zamanlar oluşturmak çok önemli. Sadece kendinizle başbaşa hiç bilmediğiniz yollarda yürümenin, bir daha hiç görmeyeceğiniz insanların yanından geçip gitmenin, bir daha başka yerde yapamayacağınız sohbetlerin tadına varmanın büyülü ve masalsı yanını hissetmek için bu gerekli.
Favori bir seyyahınız/gezgininiz var mı?
İbn Battuta.
İbn Battuta. Kendi döneminin imkânsızlıklarına rağmen yol tutkusunun peşinde 26 yılda 45 ülkeye seyahat etmiş. Fas’tan çıkıp Timbuktu’dan Pekin’e, Zanzibar’dan Hindistan’a, Sri Lanka’dan Semerkand’a, Anadolu’dan Kudüs’e tam 45 ülke, yüzlerce şehir. Defalarca ölümden dönmüş. Bugünün imkânlarıyla bile 45 ülkeyi gezmek kolay değil. İyi ki 26 yıl sonunda ülkesine dönebilmiş ve muhteşem seyahatnamesini yazmış da onu tanımışız.
Rotanızda hangi ülke ya da şehirler var?
Her an her ülkeyi rotama ekleyebilirim ama şartlar maalesef buna izin vermiyor şu anda. Fakat inşallah Umman ve İsviçre ufukta gözüken yerler. İnşallah sonra da Bolivya ve Peru’ya gitmeye niyetliyim.
Seyahat edenler ve cesaret edemeyenler bir arada
“Heybende Ne Var?” isminde bir podcast kanalınız var ve orada seyahat tutkunlarını ağırlıyorsunuz. Bu proje nasıl ortaya çıktı?
Sanıyorum hem seyahat etmeyi sevenler hem henüz yola çıkmaya cesaret edemeyenler hem de gitmek isteyip gidemeyenler için ortak bir alan açmış oldum.
Aslında seyahat podcasti yapmak uzun zamandır aklımda olan bir fikirdi. Pandemi ile birlikte malum yollar kapandı. Sonra da istediğim kadar seyahat edemediğim bir döneme girdim. Bir gün dedim ki madem gezemiyorum o zaman bunun hakkında konuşacağım, benzer tutkuya sahip insanlarla tanışabileceğim, tecrübelerimizi paylaşabileceğimiz, birbirimizden ilham alabileceğimiz, birbirimize cesaret verebileceğimiz, seyahatin dönüştürücü etkisi üzerine konuşabileceğimiz bir alan açayım kendime. Nitekim öyle de oldu. Hem harika seyyahlarla tanışıyorum hem de dinleyicilerimden harika mesajlar alıyorum. Sanıyorum hem seyahat etmeyi sevenler hem henüz yola çıkmaya cesaret edemeyenler hem de gitmek isteyip gidemeyenler için ortak bir alan açmış oldum.
Peki, neden Heybende Ne Var?
Heybende Ne Var?, çünkü seyahatten asla aynı kişi olarak dönmüyoruz. Gezdiğimiz yerler, kurduğumuz arkadaşlıklar, farklı kültürlerle sarsıcı karşılaşmalar bizi bambaşka birisi hâline getiriyor ve günün sonunda hepimiz heybemizde biriktirdiğimiz deneyimlerle dönüyoruz. Benim de podcastte misafirlerime sorduğum soruların hepsi en nihayetinde Heybende Ne Var? sorusunda vücut buluyor. O nedenle podcastime bu ismi verdim.
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım
ÇEREZ POLİTİKASI
6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunundaki amaçlar ile sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerezler kullanılmaktadır.
Gizliliğe Genel Bakış
Bu web sitesi, sitede gezinirken deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bu çerezler, web sitesinin temel işlevleri için gerekli olduklarından tarayıcınızda depolanan gerekli olanları içerir. Analiz etmemize yardımcı olması için üçüncü taraf çerezleri de kullanırız. ve bu web sitesini nasıl kullandığınızı anlayın. Bu çerezler tarayıcınızda yalnızca sizin izninizle saklanacaktır. Ayrıca bu çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz de vardır. Ancak, bu çerezlerden bazılarını devre dışı bırakmak tarama deneyiminizi olumsuz etkileyebilir.
Gerekli (Her Zaman Etkin)
Çerezin Adı
Çerez Türü
Çerez Saklama Süresi
ARRAffinity
(gzt.com)
Oturum (Session) Çerezi
Azure tarafından kullanıcı isteklerinin aynı instance a erişebilmesi için tuttuğu çerezdir
Oturum boyunca
_gat_UA-3434195-44
(gzt.com)
İşlevsel ve Analitik Çerez
Google Analytics'in analitik veriler tuttuğu çerezdir.
Oturum boyunca
_gid
(gzt.com)
İşlevsel ve Analitik Çerez
Google Analytics'in performans ölçümlerini yapmak için veri tuttuğu çerezdir
1 Gün
_ga
(gzt.com)
Zorunlu Çerez
Google Analytics'in performans ölçümlerini yapmak için veri tuttuğu çerezdir
730 Gün
__gads
Takip Çerezi
Google DoubleClick (DFP)'nin kullanıcıları takip etmek ve yeniden pazarlama yapmak gibi çalışmaları için kullanılan çerezdir
730 Gün
IDE (.doubleclick.net)
Takip Çerezi
Reklam amaçlı kullanıcı davranışlarını takip etmek için kullanılan 3. parti uygulama çerezidir.
390 Gün
_ym_visorc_44958496 (.gzt.com)
İşlevsel ve Analitik Çerez
Yandex Metrica'nın kullanıcı oturumu ile ilgili tuttuğu çerez
Oturum boyunca
sync_cookie_csrf (mc.yandex.ru)
Takip Çerezi
Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan Yandex Metrica çerezidir.
Oturum boyunca
sync_cookie_csrf (mc.webvisor.org)
Takip Çerezi
Kullanıcı davranışlarını ölçmek ve takip etmek için kullanılan Yandex Metrica çerezidir.
Yorumunuzu yazın, tartışmaya katılın!
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım