Tavkul’un tüm yönleri bu sergide

Zekâsı, bilgi birikimi, sıra dışı yeteneği ve kişiliğiyle onu tanıyan herkeste hayranlık uyandıran, sevilen, hep neşeli, sakin bir ruhu anlatmaktadır…
Zekâsı, bilgi birikimi, sıra dışı yeteneği ve kişiliğiyle onu tanıyan herkeste hayranlık uyandıran, sevilen, hep neşeli, sakin bir ruhu anlatmaktadır…

Yeni Sanat Vakfı, 2021 yılında vefat eden sanatçı Şafak Tavkul’un eserlerini bir araya getiren Çizebildiğim Kadar sergisini İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde sanatseverlerle buluşturdu. Serginin küratörü olan Erkan Doğanay’la Tavkul’un sanat anlayışını ve eserlerini konuştuk.

Çizebildiğim Kadar sergisinin hikâyesini bize anlatır mısınız? Bu sergi nasıl ortaya çıktı?

15 yaşındayken profesyonel bir altyapı ve hazırlıkla sergiler yapmış, çalışmaları herkesçe takdir edilmiş bir sanatçıydı.
15 yaşındayken profesyonel bir altyapı ve hazırlıkla sergiler yapmış, çalışmaları herkesçe takdir edilmiş bir sanatçıydı.

Çizebildiğim Kadar/Şafak Tavkul’un Hayatı ve Sanatı başlıklı bu proje, 2021 yılında kaybettiğimiz sanatçı Şafak Tavkul’un bütün yaşamını inceleyen, sanatsal bütün üretimlerini kayıt altına alan, çok yönlülüğünü araştırıp dikkate sunan bir çalışmadır. Tavkul’un elli yedi yıllık yaşamında multidisipliner bir yaklaşımla resimden heykele, edebiyattan çizgi romana, sinemadan animasyona, tarihten arkeolojiye, müzikten arşivciliğe varıncaya dek oldukça geniş üretim çeşitliliğine odaklandık. Şafak Tavkul, çocukluk yıllarından itibaren sanatla iç içe yaşadı. Arkeoloji eğitimi alma arzusu onu güzel sanatlar eğitimi almaya yönlendirdi. Ama öncesinde, henüz 15 yaşındayken profesyonel bir altyapı ve hazırlıkla sergiler yapmış, çalışmaları herkesçe takdir edilmiş bir sanatçıydı. Sanatçının tarihsel sürecini ve çok yönlülüğünü dikkate alarak hazırlıklarımıza başladık. Bütün arşivinin envanterini çalıştık ve sanatçıdan geriye kalan yaklaşık 6 bin civarında imajı tarayarak ya da fotoğraflayarak dijital ortama taşıdık. Şafak Tavkul’u tanıyan, sanatsal üretimlerine tanıklık etmiş dostları, sanatçı arkadaşlarının anlatımlarından oluşan yazılı ve görsel kayıtlar toparladık. Sanatçının çeşitli mecralarda yayımlanmış, gösterilmiş belgeselleri, haberleri, röportajları derledik. Elde ettiğimiz bütün verileri proje kapsamında hazırladığımız bir yayına dönüştürdük. Sergi ile birlikte hazırlanan kitap Yeni Sanat Vakfı yayını olarak paylaşılacak.

Sergi sakin bir ruhu anlatıyor

Şafak Tavkul’un vefatından sonra yapılan ilk sergi bu. Peki sanatseverler sergide neleri, sanatçının hangi eserlerini görecek?

Şafak Tavkul’un sanatı öncelikle hayatından daha önemli bir şeyler için durmadan üreten, uğraşan, üretken bir karakteri tanımlıyor bize.
Şafak Tavkul’un sanatı öncelikle hayatından daha önemli bir şeyler için durmadan üreten, uğraşan, üretken bir karakteri tanımlıyor bize.

Aslında bu serginin kurgusal akışı sanatçının eserleri ile birlikte elli yedi yıllık ömrünü gülümseyerek, insanlarla iyi geçinerek yaşamış nazik ve mütevazı bir şahsiyeti, Şafak Tavkul’u anlatmaktadır. Zekâsı, bilgi birikimi, sıra dışı yeteneği ve kişiliğiyle onu tanıyan herkeste hayranlık uyandıran, sevilen, hep neşeli, sakin bir ruhu anlatmaktadır… İlk dönem çizimlerinden son dönem resimlerine dek sanatçının bütün kronolojisi yer almakta. Özellikle resim, heykel, çizgi film, storyboard, illüstrasyon, müzik, tarih, arkeoloji, karikatür, gazetecilik, fotoğraf, sinema, dil ve matematik konularında bilgi birikimini ve yeteneğini bütünleştiren çalışmaları yer almakta…

Bilinmeyen besteleri var

Tavkul’un sanatı bize neler anlatıyor? Sizce nasıl bir miras bıraktı?

Çizebildiğim Kadar/Şafak Tavkul’un Hayatı ve Sanatı başlıklı bu proje, 2021 yılında kaybettiğimiz sanatçı Şafak Tavkul’un bütün yaşamını inceleyen, sanatsal bütün üretimlerini kayıt altına alan, çok yönlülüğünü araştırıp dikkate sunan bir çalışmadır.
Çizebildiğim Kadar/Şafak Tavkul’un Hayatı ve Sanatı başlıklı bu proje, 2021 yılında kaybettiğimiz sanatçı Şafak Tavkul’un bütün yaşamını inceleyen, sanatsal bütün üretimlerini kayıt altına alan, çok yönlülüğünü araştırıp dikkate sunan bir çalışmadır.

Şafak Tavkul’un sanatı öncelikle hayatından daha önemli bir şeyler için durmadan üreten, uğraşan, üretken bir karakteri tanımlıyor bize. Çünkü Tavkul’dan geriye kalan çizim ve not defterleri, birer günlük gibi, sanatçının bütün hayat yolculuğunu en yalın hâliyle gözler önüne seriyor; projeleri, tasarıları, bireysel ya da toplumsal kaygıları, yaşadığı olayları, alacak ve verecekleri dahi not aldığını görüyoruz. Tavkul’un defterlerini incelediğinizde her gün Kafkavari bir şeyler karalamış, çizimler yapmış duyarlı bir sanatçının güncesi ile karşılaşıyorsunuz. Çocukluk yıllarından itibaren kendi köken araştırmasını yapıp, Kafkas kültürünü araştırması, buradan yola çıkarak üretimler yapması önemliydi ve biz de bu yönüne özel bir vurgu yaptık. Ayrıca Türkiye’nin ilk uzun metraj çizgi filminde imzası olan Şafak Tavkul, ilk ve tek storyboard sergisini açan sanatçıdır. O aynı zamanda, Batı enstrümanlarıyla ilahi besteleyen ilk müzisyendir.

Birkaç kemankeş arkadaşıyla Türk okçuluğunu milyonlarca insana tanıtan, sevdiren bir kültür adamıdır.
Birkaç kemankeş arkadaşıyla Türk okçuluğunu milyonlarca insana tanıtan, sevdiren bir kültür adamıdır.

Herkes tarafından bilinen fakat Şafak Tavkul’a ait olduğu bilinmeyen birçok bestesi vardır. Halka kırıldıktan sonra geleneksel Türk okçuluğunu yeniden canlandırmak için yıllarca emek veren ve birkaç kemankeş arkadaşıyla Türk okçuluğunu milyonlarca insana tanıtan, sevdiren bir kültür adamıdır. Bütün yönlerini bu sergi ve kitap çalışması ile tanıtmaya çalıştık. Mekânı cennet olsun.