Altı kitap 6 öykü

Bozuk adlı ilk kitabı ile Selçuk Baran Öykü ödülünü kazanan Hakkı İnanç’ın ikinci öykü derlemesi Ateş Etme Silahsızım.
Bozuk adlı ilk kitabı ile Selçuk Baran Öykü ödülünü kazanan Hakkı İnanç’ın ikinci öykü derlemesi Ateş Etme Silahsızım.

Hakkı İnanç’ın Ateş Etme Silahsızım'da öykülerin çoğu olağandışı bir atmosfer barındırıyor lakin kurgudaki maharetli dokunuşlar ve karakterlerin sahicilikleri bu olağandışı halleri inandırıcı bir noktaya çekiyor.

Hakkı İnanç’ın ikinci öykü derlemesi Ateş Etme Silahsızım. Bozuk adlı ilk kitabı ile Selçuk Baran Öykü ödülünü kazanan Hakkı İnanç’ın ikinci öykü derlemesi Ateş Etme Silahsızım. Kitabı oluşturan on yedi öykünün ilk bakışta göze çarpan ortak özelliği hikayelerini çabucak anlatma gayreti diyebiliriz.

Bu durum her öykünün çabucak okunmasını sağlıyor. Öykülerin çoğu olağandışı bir atmosfer barındırıyor lakin kurgudaki maharetli dokunuşlar ve karakterlerin sahicilikleri bu olağandışı halleri inandırıcı bir noktaya çekiyor.

Büyülü gerçekçilik meftunu okurlar için bu kitapta değil belki ama sonraki metinlerinde Hakkı İnanç’tan beklentiler bu minvalde olabilir. Bizden söylemesi.

Ateş Etme Silahsızım, Hakkı İnanç, - Kırmızıkedi Yayınevi

  • Ruh çağırma ayinleri, şeytan kovma ritüelleri ve ustaca oluşturulmuş fantastik bir hava ile karşı karşıya okur Büyülü Gezgin kitabında. Sözlü anlatım geleneğine yaslanan diliyle Nikolay Leskov, on dokuzuncu yüzyıl Rus edebiyatında önemli bir yer edinmiş kendine ve dönemin usta kalemlerinden övgü dolu sözler işitmiş. Beş uzun öykünün yer aldığı bu kitapta sonsöz olarak Walter Benjaminin kapsamlı bir yazısına da yer verilmiş. Gerçekçi geleneğin ürettiği edebi metinlerin yanına, Leskov’un resmettiği büyülü Rusya’yı koymak bu seçki ile artık imkan dahilinde, duyurulur.
  • Büyülü Gezgin, Nikolay Leskov, - Everest Yayınları, Çev: Kayhan Yükseler

Kervansaray Luc-Henri Mercié tarafından 2013’te yayına hazırlanmış bir kitap.Dadaizm temsilcilerinden aslen ressam Francis Picabia’nın tek romanı olan Kervansaray Luc-Henri Mercié tarafından 2013’te yayına hazırlanmış bir kitap. Yazıldıktan yarım asır sonra aslına ulaşılan kitabın eksik sayfaları mevcut.

Jacques Baron tarafından eklenen iki yüz dipnot metni daha anlaşılır kılmayı hedeflemiş. Mercié giriş yazısında kitabı bir “antimanifesto” olarak tanımlıyor.

Otobiyografik özellikler barındıran bu roman, dönemine de ışık tutan yapısıyla bilhassa meraklılarının ilgisini çekeceğe benziyor.

Kervansaray, Francis Picabia, - Yapı Kredi Yayınları, Çev: Ayberk Erkay

  • Filibeli Ahmed Hilmi’nin A’mak-ı Hayal kadar bilinmese de bir başka kurmaca metni Öksüz Turgut. Daha önceki yıllarda farklı isimlerle de baskısı yapılmıştı. A’mak-ı Hayal’in yeni latinize edilen kayıp bölümlerinden sonra belki Ahmed Hilmi’nin başka kurmaca metinleri de bulunur kim bilir? Öksüz Turgut isimli genç askerin hikayesi, Niğbolu Kalesi savunma savaşı ve Macar illerine yapılan akıncı ataklarına kadar geniş bir anlatıyla kesişiyor. Bahaeddin Özkişi’nin Köse Kadı ve Uçtaki Adam romanlarını okuyanlar için öncü metin olarak incelenebilir. Romandan ziyade bir uzun hikayeye biçimsel olarak daha yakın duran Öksüz Turgut kesinlikle zeka işi.
  • Öksüz Turgut, Filibeli Ahmed Hilmi, - Kaknüs Yayınları

Sivrisinek Şehirde sizi, değişen anlatıcısıyla katmanlar arası bir takibin içine itiyor.Gürcistan’ın önemli yazarlarından olan Erlom Ahvlediani’in ölmeden iki yıl önce, 2010’da yayımlanan romanı, yapıtları arasında oldukça dikkat çeken bir yere sahip.

Sivrisinek Şehirde sizi, değişen anlatıcısıyla katmanlar arası bir takibin içine itiyor. Kısa bölümler halinde ilerleyen kitabın atıfta bulunduğu metinlerin listesini tespit etmek güç. Kozmokomik Öyküler’deki belirsizliği seven her okur için farklı bir bilinçakışı deneyimi sunuyor.

Kitaptan bir cümleyle bitirecek olursak: “Ölüm yaşam değil, bunu herkes bilir. Kim bunu bilmiyorsa, zamanı gelince öğrenir.”

Sivrisinek Şehirde, Erlom Ahvlediani, - Dedalus Yayınları, Çev: Fahrettin Çiloğlu

  • Mustafa Kutlu anlatageldiği hikayeye devam ediyor bu kitabıyla da. Döngüsel bir yapıyı izleyerek alışık olmadığımız hayatlarla, kişilerle ve olaylarla bir anda kendi zihnimizde ortak hisler kurmamızı sağlıyor. Tirende Bir Keman okurla polemiğe girmiyor. Kendi hikayesini en iyi şekilde anlatmada direniyor. Kaçıncı sayfadan açarsanız açın oradan devam etmenizi istiyor. Karakterler kaderlerini paylaşıyorlar. Kutlu’nun edebiyatının en temel meselelerinden biri bu. Bu yolu başarıyla takip edecek yeni bir kuşak gelir mi? Sanırım bu sorunun karşılığı form olarak “hikaye”nin sınırlarını anlamakla ilgili.
  • Tirende Bir Keman, Mustafa Kutlu, Dergah Yayınları